“Gündemimiz Türkiye'nin hükümetsiz kalmaması”

Başbakan Ahmet Davutoğlu, özel bir televizyon kanalında yayınlanan programda gündeme dair açıklamalarda bulundu. Parti olarak ilk gündemlerinin ülkenin hükümetsiz kalmaması olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Biz il kongrelerini yaptık. Ama bizim ilk gündemimiz Türkiye'nin hükümetsiz kalmaması, bir hükümet kurma çabasıdır. Eğer parti meselesi onun önüne geçerse, milletin iradesine de milletin kaderine de saygısızlık anlamına gelir. Şu an ülkemizin geleceğiyle ilgili atmamız gereken adımları atalım. AK Parti kongreleri her zaman demokrasi şenliği içinde, kardeşlik duygusu içinde seyretmiştir. Kongremizi o coşku içinde, bu süreçler tamamlanınca inşallah yaparız. Ama aday çıkar mı çıkmaz mı, herkesin aday olma hakkı var, demokratik bir kongre, herkes siyasette her türlü iradeyi kullanabilir. Bu konuda herhangi bir sınırlama getirme hakkım da yok, yetkim de yok. Ama önemli olan AK Parti'nin her kongreden daha güçlü bir şekilde çıkmasıdır. Benim Genel Başkan olarak da görevim bunu sağlamaktır. Seçimden sonraki yaptığımız anketlerde düzenli bir yükseliş trendi görüyoruz. Sonuçlar, yüzde 41'in epey üzerinde çıkıyor. Bunu zikrettiğimizde şuna da yorarlar; 'AK Parti erken seçime gitmek için gerekçe oluşturuyor.' Böyle bir şey de yapmayız. Önemli olan halkın nabzını tutmaktır” ifadelerini kullandı.

       Matematiksel olarak AK Parti-CHP ve AK Parti-MHP koalisyonlarının mümkün göründüğünü ifade eden Davutoğlu, “Herkes birbirine kartlarını, gönlünü açacak ki orta yolu bulalım. Bir taraf pasif, bir taraf özne, bir tarafın nesne olduğu bir koalisyon görüşmesi olmaz. Siyasi partilerin açıklamaları var. Ben onlar adına konuşmam. Hiçbir zaman başka bir siyasi aktör üzerine konuşmam. Ama milletin onlara verdiği mesaj şu: ‘Uzlaşın ve bir hükümet kurun.’ Milleti dinlerlerse bizimle koalisyon yapmaya hazır olmaları lazım. Ya da birbirleriyle yapmaya hazır olmalılar. Ama birbirleriyle yapamayacakları Meclis Başkanlığı seçiminde ortaya çıktı. O süreç koalisyonla alakalı değil ama o süreç esnasında yaşanılan tartışmalar da Sayın Bahçeli’nin HDP’ye olan açık tavrı, matematiksel olarak üçlü bir koalisyonun ya da ikili bir koalisyonu destekleyen üçüncü bir parti yapısıyla oluşan koalisyonun mümkün kılmadı. Ortada matematiksel olarak yapılabilecek ya AK Parti CHP koalisyonu var ya da AK Parti MHP koalisyonu var. Diğer alternatifleri sağ olsunlar yaptıkları açıklamalarla, bizim görüşmemize gerek kalmaksızın tükettiler” değerlendirmelerinde bulundu.

"KİM KARŞILIK SİYASETİ YAPIYORSA ONA KARŞI ÇIKALIM"

Başbakan Davutoğlu son olarak, "Koalisyon müzakerelerine başlarken şunları demeyi arzu ederdim; olabilirse bu atmosfer beni memnun eder. Gelin hep beraber yüksek temsille yeni bir Anayasa, Türkiye'nin ufkunu açacak ortak bir perspektif çizelim. Bunu tartışmak isterdik. Malesef diğer partiler böyle bir ortak kader bilinciyle davranmak yerine AK Parti'yi dışlayan bir blok kurmaya kalktılar. Koalisyon müzakerelerine şimdiden çağrıda bulunuyorum; yüzde 95 temsil mükemmel bir temsilse hep beraber, eteğimizdeki taşları, zihnimizdeki kalıpları, inşa edilmeye çalışılan blokları kıralım oturup hep beraber, 'bu ülkenin geleceğiyle ilgili nasıl daha iyi bir Anayasa yazarız, nasıl etkin bir yönetim kurarız; nasıl insan haklarını, özgürlüklerini derinleştiririz, herkesin onur duyacağı siyasi ortamı, ekonomik ortamı sağlarız' bunu konuşalım. Onun için Madımak olayının yıl dönümünde, bütün o provakasyonların arkasındaki faktörleri değerlendirmenin vaktidir. Bu tabloyu doğru okuyalım kim karşılık siyaseti yapıyorsa ona karşı çıkalım. Onun için HDP'ye bu çağrıda bulunuyorum. Madem bir başarı sağladınız geldiniz, çıkın gür bir sesle 'artık bu topraklarda silah istemiyoruz' deyin. 'Karşıyız' deyin" değerlendirmesinde bulundu. (İHA/ANKARA)

Haber Merkezi