Mazeret yok marifet var

İzmir’de vatandaşlara seslenen Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce, “24 Haziran’a kadar tatile gitmek yok. Sakın ha! Kızım doğum yaptı, babam hastalandı, sakın. Mazeret yok, marifet var” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 27.05.2018 14:15
  • Güncelleme Tarihi : 27.05.2018 14:15
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Mazeret yok marifet var haberinin görseli

HALİL YAYLAK

Seçim çalışmaları kapsamında İzmir’e gelen Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce, Adnan Menderes Havalimanı’nda coşkuyla karşılandı. Eşi Ülkü İnce Seçim otobüsün önünde yolda bekleyen vatandaşları selamlayan Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce’nin önüne karanfil ve güller döküldü. Gaziemir Belediye Başkanı Halil İbrahim Şenol, “Hepimizin Cumhurbaşkanı Sayın Muharrem İnce Güzel İzmir’imize hoşgeldiniz” yazılı pankartı köprüye asarak İnce’yi selamladı. İzmirlilere teşekkür eden İnce’nin miting için ilk durağı Menderes oldu. Kent meydanında vatandaşlara seslenen İnce birbirinden önemli mesajlar verdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerini hedef alan İnce alanda yuhalama olunca, “Yuh olmaz, onu sandıkta yeneceğim” diyerek kalabalığı susturdu.

GENÇLERE VE EMEKLİLERE SESLENDİ

Miting alanında Mendereslilere seslenen İnce, “Gençleri iyi yetiştirip, marka üreteceğiz. Gençler beni iyi dinleyin. Her yıl 10 bin gencimizi yurt dışına göndereceğiz. Okul öncesi eğitimden başlayarak eğitimi sonuna kadar parasız yapacağız. Size söz veriyorum, gençleri öğrencilerim, çocuklarım, sizi tarikat yurtlarına muhtaç etmeyeceğim. Emekliler, 1990’larda milli gelirin yüzde 37’si bordrolulara aitti bugün yüzde 17’si… Hollanda’da en düşükle en yüksek arasında 2 kat fark var. Türkiye’de 9 kat var. Bunu indireceğiz. Ramazan ve Kurban Bayramı’nda biner lira verecekler. Olmaz. Enflasyon iki sene sonra onu yer. Ayaküstü olmaz. Kanun lazım. Cumhurbaşkanı olduğumda emeklilerle ilgili kanun çıkaracağız. Kanun şu; emekliler Ramazan ve Kurban bayramında bin lira değil o anki asgari ücret kaç paraysa onu alacaklar” dedi.

TATİLE GİTMEK, HASTALANMAK YOK

Sadece CHP’lilerin değil 81 milyonun cumhurbaşkanı olacağını ifade eden İnce, “Barışacağız. Büyüyeceğiz. Adil bölüşeceğiz. ‘3B’yi 3Y ile getireceğiz. Yönümüz Avrupa Birliği olacak. Yöntemimiz demokrasi olacak. AK Parti’ye giden kardeşlerime sesleniyorum. Bunlar camiyi yıkar diyor. Bu çok zoruma gidiyor. AK Partili kardeşlerime soruyorum; bundan rahatsız olmuyorlar mı? Neredeyse gelmeyin kardeşim bizim camimize diyecek. Bir daha CHP zihniyeti, cami yıkar derse onu meydanlarda perişan edeceğim. Meydanlarda konuşacağımız ekonomi. Yüreğin yetiyorsa danışmanlarını al, prompterlerini al ekonomi tartışalım. Her gittiğim yerde ekonomi, eğitim konuşacağım. Gençleri geleceğe hazırlayacağız. Bizdeki eksiklikler sizde olmayacak. Bir dayatma yapmayacağız. Sizlerden istediğim şu; 24 Haziran’a kadar tatile gitmek yok. Sakın ha! Kızım doğum yaptı, babam hastalandı, sakın. Mazeret yok, marifet var. 24 Haziran’a kadar hastalanmak yok” ifadelerini kullandı.

ÖDEMİŞ’TE STADYUM ÇIKIŞI

Menderes’in ardından Ödemiş’e geçen İnce, yolda Bayındır’daki çiçek üreticisi kadınlarla bir araya geldi. İnce, fotoğraf karesinde olmayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu, “Aziz Ağabey sen de gel” diyerek çağırdı. Çiçekçi kadınlardan biri, söze girip, “Biz Aziz başkanımızdan çok razıyız. Bize çok yardım etti. Sizden de yardım istiyorum” dedi. Çiçekçi kadınlar, İnce’ye saksıda çiçek de hediye etti. Daha sonra Ödemiş’te vatandaşa seslenen İnce, ekonomi üzerinden net mesajlar verdi. İnce burada ayrıca AK Parti iktidarları döneminde hayata geçirilen stadyumlara değindi. İnce, “AKP döneminde 265 stadyum yapıldı. Stadyum gerekli mi? Gerekli. Ama stadyum mu gerekli fabrika mı? Fabrika gerekli. Peki 265 stadyumu niye yaptı? Atatürk ismini silmek için yaptı. O 265 stadyumun çoğu Atatürk stadyumuydu. Adlarını değiştirdi. Yandaşlarına rant sağladı. Çocuklarımız işsiz kaldı. Stadyum haftada 2 saat çalışıyor. 30 günde 8 saat çalışıyor, fabrika 24 saat çalışıyor” dedi.

“O FAKIBABA, MİLLET FAKİR BABA”

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’ya yönelik eleştirilerde bulunan İnce, “Tarım Bakanı’nın adı, Fakıbaba; milletin adı, fakir baba. O saman ithal edecek; ben yerli ırkları geliştireceğim, köylüyü destekleyeceğim. O, ‘Domates satalım’ diyecek, ben diyeceğim ki ‘Tarıma dayalı sanayi kurmamız lazım yani marka üretmemiz lazım’. Domates değil ya salça ya da ketçap satacağız. Bizim Mercedes’imiz yok, BMW’miz yok. Marka üreteceğim. Markası olmayan, arkada olur. Sizi iyi yetiştireceğiz; Fransız’dan, Alman’dan daha iyi yetiştireceğiz. Çağınızı bileceksiniz” diye konuştu. İnce, öğrencilere 19 Mayıs ve 29 Ekim günlerinde burs sözünü tekrarlayarak, “Verimli topraklarla yoksulluk kaderimiz olamaz. Bu yoksulluğu yırtıp, atacağız. Bunu gençlerle birlikte yapacağız” dedi.

“GÜNEY KORE OLURUZ”

Türkiye’nin sonunun ya Güney Kore ya da Venezuela gibi olacağını ileri süren Muharrem İnce, “Yıl 1980; Türkiye’nin milli geliri 2 bin dolar, Güney Kore’nin de 2 bin dolar. Asya krizi oluyor, Kore iflas ediyor. Devlet 5 büyük şirketi çağırıyor. ‘Rekabet etmeyeceksiniz, dünyayla rekabet edeceksiniz’ diyor. 5 şirketin şimdiki ihracatı 250 milyar dolar. Şimdi milli gelir 30 bin dolar. Türkiye’de ise 7 bin dolara düştü. Bir de Venezuela var. 300 milyar varil petrol üretiyor ama devlette tek adam var. Petrolün gelirini halka aktarayım, halk üretmesin; diyor. Halk üretmemiş ve sonunda üretmeyen ekonomi çöküyor. Şu anda en büyük petrol üreticisi Venezuela, tuvalet kağıdı alamıyor. Aklımızı başımıza alırsak Güney Kore oluruz ama bedava yaşamaya çalışırsak tuvalet kağıdı bulamayız. Karar sizin” diye konuştu.