Sayfa Yükleniyor...
Başbakan Ahmet Davutoğlu, 11 Eylül gösterdi ki eğer bütünsel ve kapsayıcı bir güvenlik yoksa dünyada kimse güvende değildir. Son olarak Paristeki saldırılar, 11 Eylül güvenlik depreminin artçı şoklarının sürdüğünü gösterdi. Önümüzde bir güvenlik sorunu var dedi
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) tarafından düzenlenen ve Türkiye Başkanlığındaki G20 gündemi konferansı kapsamındaki verilen akşam yemeğine katıldı. Burada katılımcılara hitap eden Davutoğlu, İstanbul dünya ekonomisini ve siyasetini konuşmak için doğru yer. İstanbul modernite öncesinde, geçmişte dünyanın geleneksel ekonomik yapıların merkezi olmuştu. Asyadan Avrupaya ve Afrikaya uzanılan İpek Yolunun son durağı olarak ekonominin, ticaretin ve bütün diğer kültürel etkileşimlerin merkezi olmuştur. Pek çok tarihi istatistiğe göre İstanbul 17. yüzyılda dünyanın en büyük şehriydi. İstanbulu Pekin ve Kahire takip ediyordu. İkisi Osmanlı sınırlarındaydı. Ekonomik faaliyet de Akdeniz çevresindeydi. İstanbul Sanayi Devriminden sonra da önemli bir şehir olmayı sürdürdü. İstanbul bugün de çok dinamik bir dönüşüm sürecinde. İstanbulu dünyanın ekonomi ve finans merkezlerinden biri yapmak istiyoruz. Dünyanın en büyük havalimanını inşa ediyoruz, yılda 150 milyon yolcu kapasitesi olacak. Geçen yıl Asya ile Avrupayı Boğazın altından birleştirdik dedi.
Teknolojide büyük bir dönüşüm yaşandığını ifade eden Davutoğlu, Uluslararası bağlamda son 25 yılda, Sovyetler Birliğinin çöküşünden sonra ve soğuk savaşın sona ermesinin ardından iyimserlik hakimdi. Liberalizm, ekonomik büyüme ve demokrasi temelli
O günden bugüne teknolojide büyük bir dönüşüm yaşandı ama dünya sistemindeki uluslararası yapılar bakımından çeşitli sorunlar var diye konuştu.
Dünyada son 25 yılda yaşanan siyasi olaylara değinen Başbakan Davutoğlu, Son 25 yılda 4 büyük deprem yaşadık. İlk deprem SSCBnin 1990daki çöküşünden sonra yaşanan jeopolitik depremdi. Balkanlar, Doğu Avrupa, Orta Avrupa, Karadeniz, Kafkasya ve Orta Asya dönüşüm geçirdi. AB ve NATOnun izlediği iyi strateji sayesinde Orta Avrupa ve Doğu Avrupada pozitif bir dönüşüm gerçekleşti. Ancak Balkanlarda çeşitli sorunlar yaşandı ve bunlar hala Bosna-Hersekte ve Kosovada gördüğümüz gibi geçerli. 20 yıl sonra hiç kimse Ukrayna gibi istikrarlı bir ülkenin bugün yaşadığı krizi yaşayacağını beklemiyordu. Bu bize jeopolitik kaymanın ve onun artçı şoklarının devam ettiğini gösteriyor dedi.
ARTÇI ŞOKLAR SÜRÜYOR
11 Eylül saldırısını örnek gösteren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: İkinci deprem 2001de yaşanan 11 Eylül saldırısıydı. 11 Eylül bir güvenlik şoku yarattı. Büyük şehirlerde yaşanan ve terörü uzakta zannedenler için. 11 Eylül gösterdi ki eğer bütünsel ve kapsayıcı bir güvenlik yoksa dünyada kimse güvende değildir. Son olarak Paristeki saldırılar, 11 Eylül güvenlik depreminin artçı şoklarının sürdüğünü gösterdi. Önümüzde bir güvenlik sorunu var. (İHA/İSTANBUL)
Haber Merkezi