Yeni CHP yönetiminin Soyer’de bağlayıcılığı yok

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 38. Olağan Kurultayı’nda 13 yıllık Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun aldığı 664 oya karşılık ikinci turda 812 oy alan CHP Grup Başkanı Özgür Özel, CHP’nin yeni Genel Başkanı seçildi. CHP’nin Ankara Spor Salonu’nda gerçekleşen kurultayda bin 366 kurultay delegesi değişimciler olarak Özel’i desteklerken, genel merkezciler kanadı ise Kılıçdaroğlu’na destek verdi. İzmir’de ise başta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer olmak üzere 27 ilçe belediye başkanı Kılıçdaroğlu’na desteklerini açıklamışlardı. Buna karşılık olarak Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda ve Güzelbahçe Belediye Başkanı Özdem Mustafa İnce Özel’i desteklediklerini belirtmişlerdi. CHP’de genel başkanın değişmesiyle birlikte genel merkezciler olarak bilinen Kılıçdaroğlu kanadını destekleyen isimlerin yerel seçimlere kısa bir süre kala akıbetleri ise merak konusu oldu. Yerel seçimler hakkında tartışmak için henüz erken olduğunu fakat Özel’i destekleyen başkanların kuşkusuz bir ağırlığının olacağını ifade eden Siyaset Bilimci Gülgün Erdoğan Tosun, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı konusunda daha önce Kemal Kılıçdaroğlu’nun yapmış olduğu açıklamanın yeni CHP yönetimi açısından bir bağlayıcılığı bulunmamaktadır. Sadece Soyer adaylığında değil, görevdeki tüm belediye başkanları açısından yürüttükleri hizmetlerden yurttaşların duydukları memnuniyet ve CHP’nin yeni üst yönetiminin alacağı kararlar yeniden aday gösterilmeleri sürecinde belirleyici olacaktır” dedi.

PM’NİN ALACAĞI KARAR ÖNEMLİ

Yerel seçimler öncesinde il ve ilçe başkan adaylarını konuşmak için henüz erken olduğunu fakat İzmir Büyükşehir Belediye başkanlığı konusunda daha önce Kemal Kılıçdaroğlu’nun yapmış olduğu açıklamanın yeni CHP yönetimi açısından bir bağlayıcılığı bulunmadığını belirten Tosun, “Yeni Genel Başkan Özel’e destek veren başkanların kuşkusuz bir ağırlığı olacaktır. Ancak aday belirleme sürecinde mevcut belediye başkanları açısından genel başkana yakınlık-uzaklık kriteri dışında yürütmüş oldukları görevlerde başarılı olup olmadıkları, halkın teveccühüne ve desteğine sahip olup olmadıkları konusu belirleyici olacaktır. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı konusunda daha önce Kemal Kılıçdaroğlu’nun yapmış olduğu açıklamanın yeni CHP yönetimi açısından bir bağlayıcılığı bulunmamaktadır. Çünkü PM tamamen değişmiştir, yeni MYK henüz oluşmamıştır ve Özel’in kurultay sürecinde ön seçimle ilgili vaatleri açıktır. Bu koşullar altında sadece Soyer açısından değil, görevdeki tüm belediye başkanları açısından yürüttükleri hizmetlerden yurttaşların duydukları memnuniyet, CHP’nin yeni üst yönetiminin PM’nin alacağı kararlar yeniden aday gösterilmeleri sürecinde belirleyici olacaktır” diye konuştu.

YEREL SEÇİMLERDE İŞ BİRLİĞİ OLABİLİR

CHP’de genel başkanın değişmesinin ardından akıllara ilk gelen sorulardan biri de şüphesiz yaklaşan yerel seçimler öncesi ittifakların tekrardan kurulabileceği oluyor. Yerel seçimlerde ittifaklardan ziyade iş birlikleri yapılabileceğini söyleyerek İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in değişime yönelik söylemlerini hatırlatan Tosun, “Kuşkusuz CHP’de yönetimin değişmiş olması diğer muhalefet partileri arasında iş birliğinin önünü açabilir. Yakın geçmişte İYİ Parti Lideri Akşener’in CHP yönetiminde bir değişiklik olması halinde iş birliği seçeneklerinin tekrar düşünülebileceği yönündeki açıklamaları iki parti arasında iş birliği olasılığını yükseltmektedir” dedi.

BÖKE’YE GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI

Konuşmasının devamında kulislerde konuşulan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı adaylığına CHP İzmir eski Milletvekili Selin Sayek Böke’nin gösterilme ihtimalini değerlendiren Tosun, şu ifadeleri kullandı: “Benim şahsi kanaatim İzmir’den PM’ye seçilen Böke’nin İzmir Büyükşehir Belediye başkanlığından ziyade genel başkan yardımcılığı düzeyinde görev alacağı yönündedir. İzmir’den seçilen PM’nin diğer üyelerinin de gönlünde bu göreve talip olma yönünde bir isteğin yattığını tahmin etmek zor olmayacaktır.”

38. KURULTAY DEMOKRASİ ÖRNEĞİ OLDU

38. kurultayın 100 yaşını deviren CHP’nin kurumsal bir parti olarak, üyelerinin seçtiği delege tabanıyla liderini değiştirebilen ve parti içi demokrasi süreçleri açısından diğer partilere örnek teşkil edecek bir özelliğe sahip bir parti olduğunu gösterdiğini belirten Tosun, “1972’den sonra, partinin ikinci yüzyılının ilk kurultayının lider değişiminin delegeler eliyle gerçekleştirildiği bir kurultay olması da dikkate değerdir. 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinden bu yana partiye oy veren-vermeyen seçmenlerin dillendirdiği ‘değişim’ talebinin kurultay delegeleri tarafından duyulmuş olması ve gereğinin yapılmış olması da önemlidir” dedi.

UMUTSUZLUĞU UMUDA ÇEVİRDİ

Özel’in kurultay sürecini çok iyi yönetmesiyle birçok delegenin oy verme anında bile fikirlerinin değiştiğini söyleyen Tosun, “Yerel seçimlere kadar partinin başında Kemal Kılıçdaroğlu’nun kalacağı yönündeki beklentiler ağır basıyordu. Hatta kurultay salonundan edindiğim izlenimlere göre Kılıçdaroğlu’nun 100-140 oy farkla yeniden genel başkan seçileceğini bekleyen parti kurmayları vardı. Dolayısıyla baktığınız merceğe göre görüntü değişkendi. Bununla birlikte Özgür Özel’in genel başkan adaylığı konuşmasının izleyicilerde ve delegelerde yarattığı heyecan ve coşkunun salondaki havayı bir anda değiştirdiğini söyleyebilirim. CHP’deki lider değişikliği seçmenlere ve parti tabanına kurultay salonundan başlayarak dalga dalga yeni bir umut ve canlılık kattı. Lider değişikliği 14-28 Mayıs seçimlerinden beri seçmende hakim olan umutsuzluğu umuda çevirebildiği ölçüde partinin yerel seçim performansı bundan olumlu olarak etkilenecektir” diye belirtti.

MUHALİF GÖRÜŞLERİN TAŞINMASI ÖNEMLİ

Parti Meclisi’ne anahtar listede bulunmayan kişilerin girmiş olmasının ilerleyen süreçlerde bir tıkanmaya sebep olmayacağını aksine parti içi demokrasiyi güçlendiren bir görünüm verdiğini ifade eden Tosun, “Özel geçtiğimiz cuma akşamı yayınladığı bir video ile delegelere hitap ederek, partiyi iktidar yapabilecek, ikinciliklere razı olmayacağı bir süreci başlatmak istediğini ve delegelerin vereceği kararla bu hedeflerin önünü açabileceğini belirtmişti. Kurultay sürecinde PM konusunda birden fazla anahtar liste ortalıkta dolaşmıştı. Bazıları sahte uydurulmuş listelerdi. Pazar günü saat 19.00’a kadar uzatılan başvuru sürecinin ardından yeni Genel Başkan Özel tarafından oluşturulmuş bir anahtar liste kamuoyuyla paylaşıldı. Sona eren oylama sonuçlarına göre Parti Meclisi’ne Özel’in hazırlamış olduğu anahtar listede bulunmayan Müslim Sarı, Deniz Yavuz Yılmaz, Ali Haydar Hakverdi ve Orhan Sarıbal girdi. Bu durumda anahtar listeyi delen PM üye sayısı oldukça düşüktür. PM’ye anahtar listede bulunmayan kişilerin girmiş olması ilerleyen süreçlerde PM’de bir tıkanmaya sebep olmayacak düzeyde olup, parti içi demokrasiyi güçlendiren bir görünüm vermesi, PM’ye muhalif görüşlerin taşınması açısından olumlu bir durum olarak değerlendirilebilir” şeklinde konuştu.

İZMİR’DEN 6 İSİM A TAKIMINDA

Yeni seçilen PM’de İzmir’den 4 isim yer aldı. Bu isimler arasında CHP İzmir Milletvekili Deniz Yücel, CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, CHP İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen ve CHP İzmir eski Milletvekili Selin Sayek Böke oldu. CHP’nin yeni dönem YDK’sına ise İzmir’den CHP Karabağlar İlçe Başkan Vekili Ekincan Aksoy ve CHP İzmir İl eski Yöneticisi Özkan Tice seçildi. Özel’in anahtar listesinde yer alan Sinan Adıyaman, Erdal Aksünger, Hacer Taş Gültepe ve Altınay Görmüş PM’ye giremeyen isimler arasında.

BU HABER DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Soyer duyurdu: İzmir’in markası sınırları aştı

Haber Merkezi