- Tarihte Bugün
- 06.09.2025 00:28
Tarihte bugün neler yaşandı? Zaferler, felaketler, ünlü doğumlar ve sürpriz ölümler… 6 Eylül’ün en çarpıcı olaylarını keşfedin!
Türkiye ve dünyada 6 Eylül tarihinde neler yaşandı, tarihte bugün kim doğdu, kim öldü, tarihte bugün yaşanan önemli olaylar neler gibi soruların cevaplarını sizler için derledik.
394 - Doğu Roma ile Batı Roma arasındaki Frigidus Muharebesi sona erdi.
1422 - II. Murad, İstanbul Kuşatması'nı sona erdirdi.
1901 - ABD'nin 25. Başkanı olan William McKinley, Leon Czolgosz adlı bir anarşist tarafından Buffalo, New York'ta suikasta uğradı. McKinley, 14 Eylül'de öldü ve yerine yardımcısı Theodore Roosevelt geçti.
1914 - I. Dünya Savaşı: I. Marne Muharebesi başladı ve Alman Ordusu'nun, Fransız-İngiliz Ordusu'na yenilgisiyle sonuçlandı.
1915 - Bulgaristan, İttifak Devletleri'yle antlaşma imzaladı ve I. Dünya Savaşı'na dahil oldu.
1922 - Türk Kurtuluş Savaşı-(Balıkesir'in Kurtuluşu): Türk Ordusu, Yunan İşgali altındaki Balıkesir, Bilecik ve İnegöl'e girdi.
1930 - Arjantin'in radikal Başkanı Hipolito İrigoyen, askerî darbeyle devrildi.
1939 - Erzurum'a ilk tren girdi.
1939 - Nazi Almanyası tüm Yahudi vatandaşların, "Sarı Yahudi Yıldızı" taşımasını zorunlu kıldı.
1955 - İstanbul'da 6-7 Eylül Olayları: Selanik'te Atatürk'ün doğduğu evin bombalandığı yolundaki yanlış haber gerekçe gösterilerek başlatılan ve iki gün süren İstanbul ve İzmir'deki gösteriler, Rumlara yönelik bir tahrip ve yağma hareketine dönüştü. İstanbul ve İzmir'de sıkıyönetim ilan edildi.
1960 - Türk Millî Güreş Takımı, Roma Olimpiyatları'nda serbest güreşte 4 altın, 2 gümüş madalya aldı.
1962 - Iğdır'da deprem. 5 bin ev yıkıldı, 25 bin kişi evsiz kaldı.
1968 - Esvatini bağımsızlığını ilan etti.
1975 - Lice depremi: Diyarbakır Lice'de meydana gelen depremde 2385 kişi öldü.
1977 - Yumurtalık'tan dış ülkelere ilk petrol sevkiyatı başladı.
1980 - 12 Eylül Darbesi'ne giden süreç: Millî Selamet Partisi, Konya'da Kudüs Mitingi düzenledi. Mitingde İstiklal Marşı yuhalandı, Arapça pankartlarla yürüyüş yapıldı, şeriat sloganları atıldı.
1980 - Sovyetler Birliği, Kore Havayolları'na ait 007 sefer sayılı Boeing 747 tipi uçağını düşürdü, 249 kişi öldü.
1986 - İstanbul'daki Neve Şalom Sinagogu'na düzenlenen terörist saldırıda 21 kişi öldü, 4 kişi yaralandı.
1987 - Cumhuriyet tarihinin 3. referandumunda, 1982 Anayasası'na eski politikacılar için konulan yasağın, kaldırılıp kaldırılmaması oylandı. YSK, kesin sonuçları yüzde 50,16 evet, yüzde 49,84 hayır olarak açıkladı.
1991 - Sovyetler Birliği'nden ayrılan Estonya, Letonya ve Litvanya resmen tanındı.
2008 - Mısır'ın başkenti Kahire'nin yakınlarında "Muqattam tepeleri"nden kopan kayalar evlerin üzerine düştü; 18 kişi öldü, 22 kişi yaralandı. Aynı bölgede 1993 yılında da kayalar yuvarlanmış ve 30 kişi ölmüştü.
2022 - Rus-Ukrayna Savaşı Ukrayna, Kharkiv karşı saldırısına başladı, Rus kuvvetlerini şaşırttı ve önümüzdeki hafta içinde Oskil Nehri'nin batısındaki Kharkiv Oblastı'nın tamamını yeniden ele geçirerek 3.000 kilometrekarelik araziyi geri aldı.
John Dalton (1766 – 1844), modern kimyanın temellerini atan İngiliz kimyacı, fizikçi ve meteorologdur. Dalton, özellikle atom teorisi ile tanınır; maddelerin en küçük yapı taşı olarak atom fikrini sistematik şekilde ortaya koyarak bilim tarihine damga vurmuştur. Dalton aynı zamanda renk körlüğü üzerine yaptığı çalışmalarla da bilinir. Hatta bu nedenle renk körlüğü tıp literatüründe “Daltonizm” olarak anılmaktadır. Fizik ve kimyanın yanı sıra meteorolojiye ilgi duyan Dalton, yaşamı boyunca yüzlerce hava durumu gözlemi yapmış ve bunları kaydetmiştir. Hayatı boyunca mütevazı bir öğretmen olarak da çalışan Dalton, bilim dünyasında “modern kimyanın kurucularından biri” olarak kabul edilir.
Abdülkadir el-Cezayirî (1808 – 1883), Cezayir’in Fransız işgaline karşı verdiği bağımsızlık mücadelesinin sembol liderlerinden biridir. 19. yüzyılda, sömürgeciliğe karşı hem askeri hem de siyasi alanda direniş göstermiştir. İslam alimi bir aileden gelen Abdülkadir, derin dini bilgisi ve karizmatik liderliği ile öne çıktı. 1830’lardan itibaren Fransızlara karşı gerilla taktikleriyle büyük başarılar elde etti, fakat uzun süren direnişin ardından teslim olmak zorunda kaldı. Daha sonra Şam’a sürgüne gönderilen Abdülkadir, burada barış ve dinler arası diyalog savunucusu olarak yaşamını sürdürdü. Hem bir askerî lider, hem de bir düşünür ve filozof olarak İslam dünyasında saygın bir yer edinmiştir.
John James Richard Macleod (1876 – 1935), İskoçyalı fizyolog ve tıp bilim insanıdır. Özellikle insülinin keşfi ve diyabet tedavisindeki katkılarıyla tanınır. 1923 yılında, Frederick Banting ile birlikte Nobel Fizyoloji veya Tıp Ödülü’nü kazanmıştır. Macleod’un çalışmaları, modern tıp tarihinde çığır açıcı nitelikte olmuş ve diyabet hastalarının yaşamını kökten değiştirmiştir. Aynı zamanda başarılı bir akademisyen olan Macleod, çeşitli üniversitelerde fizyoloji profesörlüğü yapmış ve birçok öğrenci yetiştirmiştir. Onun çalışmaları sayesinde insülin, diyabetin ölümcül bir hastalıktan kontrol edilebilir bir duruma gelmesini sağlamıştır.
Roger Waters (1943 – …), İngiliz müzisyen, söz yazarı ve bestecidir. Dünyaca ünlü Pink Floyd grubunun kurucu üyelerinden biri olan Waters, grubun en etkili dönemlerinde bas gitarist, vokalist ve söz yazarı olarak ön planda yer aldı. Özellikle “The Dark Side of the Moon”, “Wish You Were Here” ve “The Wall” albümleriyle müzik tarihine damga vurdu. Waters, şarkı sözlerinde toplumsal eleştiri, savaş karşıtlığı ve insan hakları gibi temaları sıkça işledi. Pink Floyd’dan ayrıldıktan sonra da solo kariyerinde başarılı projelere imza attı. Müziğin yanı sıra aktivist kimliğiyle de bilinen Waters, politik çıkışları ve sahne performanslarıyla hâlâ dünya çapında ses getiren bir sanatçıdır.
II. PETAR KİMDİR?
II. Petar (1923 – 1970), Yugoslavya Krallığı’nın son kralıdır. Henüz çocuk yaşta tahta çıkmak zorunda kalmış, ancak II. Dünya Savaşı sırasında ülke Nazi işgali altına girince İngiltere’ye sürgüne gitmiştir. Savaşın ardından Yugoslavya’da monarşi kaldırılmış ve Josip Broz Tito önderliğinde sosyalist Yugoslavya dönemi başlamıştır. II. Petar, hayatının büyük bölümünü sürgünde, özellikle Amerika ve İngiltere’de geçirmiştir. Siyasi olarak ülkesine dönme şansı bulamayan Petar, 1970 yılında ABD’de hayatını kaybetmiştir. Tarihte “tahtını kaybeden son Yugoslav kralı” olarak yer edinmiştir.
Dolores O’Riordan (1971 – 2018), İrlandalı şarkıcı, söz yazarı ve müzisyendir. Dünya çapında büyük bir başarıya ulaşan The Cranberries grubunun solistiydi. Özellikle “Zombie”, “Linger” ve “Dreams” gibi şarkılarla 1990’lara damgasını vurdu. Kendine özgü vokali, güçlü sahne performansı ve duygusal yorumlarıyla milyonlarca hayran kazandı. O’Riordan, hem rock hem de alternatif müzik sahnesinde kalıcı bir etki bıraktı. Trajik ölümü, müzik dünyasında büyük bir şok yarattı. İrlanda’nın yetiştirdiği en önemli sanatçılardan biri olarak anılmaktadır.
Melih Kibar (1951 – 2005), Türk besteci ve müzik adamıdır. Özellikle pop müzik ve sinema için yaptığı unutulmaz bestelerle tanınır. Çocuk yaşta piyano eğitimi almaya başlayan Kibar, Boğaziçi Üniversitesi’nde kimya mühendisliği eğitimi görse de müziğe olan tutkusunu sürdürdü. Çalışmalarında Candan Erçetin, Sezen Aksu ve Ajda Pekkan gibi sanatçılarla iş birliği yaptı. “Hababam Sınıfı” filminin müziği, “İçimdeki Fırtına” ve “Hançer” gibi şarkılar onun unutulmaz eserleri arasındadır. Melih Kibar, aynı zamanda Eurovision için hazırlanan bazı Türkiye temsilci şarkılarında da imzası olan bir besteciydi. Mütevazı kişiliğiyle de bilinen sanatçı, Türk müzik tarihine derin izler bırakmıştır.
Türker Arslan (1939 – 2020), Türk hukukçu ve akademisyendir. Anayasa Mahkemesi’nin eski üyelerinden olan Arslan, Türkiye’nin anayasa hukuku alanında önemli isimlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Akademik yaşamında birçok öğrenci yetiştirmiş, hukuk teorisi ve anayasal düzen üzerine çalışmalarıyla öne çıkmıştır. Görev yaptığı dönemde, Türkiye’deki hukuk düzeni ve anayasa uygulamalarına yön veren kararların alınmasında etkili olmuştur. Vefatıyla birlikte, hukuk camiasında derin bir üzüntü yaratmıştır.
Serhat Talay (1975 – …), Türk tiyatro, sinema ve dizi oyuncusudur. Özellikle tiyatro sahnesinde sergilediği performanslarla tanınan Talay, son yıllarda popüler televizyon dizilerinde de rol almıştır. Doğallığı ve güçlü oyunculuğuyla dikkat çeken Talay, hem dramatik hem de komedi türlerinde başarılı işler çıkarmıştır. Türkiye’nin farklı tiyatro topluluklarında sahne alan Talay, televizyon izleyicisinin karşısına da çeşitli karakterlerle çıkmış, geniş bir hayran kitlesi edinmiştir.
Özgür Özberk (1974 – …), Türk oyuncu ve yönetmendir. Sinema ve televizyon dizilerinde rol alan Özberk, özellikle 2000’li yıllardan itibaren Türk sinema sektöründe etkin olmuştur. Kimi zaman kamera arkasında yönetmen olarak da görev yapmış, çeşitli bağımsız film projelerinde imzası bulunmuştur. Sanat hayatını daha çok sinema üzerine yoğunlaştıran Özberk, aynı zamanda Türk tiyatrosuna da katkılar sunmuştur.
Özgün Aydın (1982 – …), Türk tiyatro, sinema ve dizi oyuncusudur. 2000’li yıllardan itibaren tiyatro sahnelerinde boy gösteren Aydın, daha sonra televizyon projeleriyle de tanınmaya başlamıştır. Özellikle mizahi rollerde sergilediği doğal oyunculuğuyla geniş bir kitleye ulaşmıştır. Eğlenceli ve samimi tarzıyla izleyicinin beğenisini kazanan Aydın, tiyatro sahnesine bağlılığını sürdürürken ekran projelerinde de aktif olarak yer almaktadır.
Doğu Demirkol (1988 – …), Türk komedyen, oyuncu ve stand-up sanatçısıdır. Üniversite yıllarında başladığı sahne performanslarıyla kısa sürede dikkat çekmiş, özellikle sosyal medyadaki paylaşımlarıyla geniş kitlelere ulaşmıştır. Cem Yılmaz’ın dikkatini çekerek “Ahlat Ağacı” filminde rol almasıyla sinema kariyerine de adım atmıştır. Mizah anlayışında absürt espriler ve toplumsal gözlemler öne çıkar. Demirkol, günümüzde hem sahne stand-up gösterileri hem de televizyon projeleriyle Türkiye’nin en popüler komedyenleri arasında yer almaktadır.
Elif Doğan (1994 – …), Türk oyuncudur. İstanbul Üniversitesi’nde eğitim gören Doğan, özellikle gençlik ve romantik komedi türündeki dizilerdeki performansıyla tanınmıştır. Televizyon dünyasına adım attıktan sonra kısa sürede dikkat çeken Doğan, aynı zamanda sinema filmlerinde de rol almıştır. Samimi oyunculuğu ve enerjik sahne duruşuyla genç kuşak izleyicilerin beğenisini kazanmıştır. Oyunculuk kariyerinde sürekli kendini geliştiren Doğan, Türk televizyon ve sinema dünyasının yükselen isimleri arasında yer almaktadır.
Yelü Abaoji (872 – 926), Çin tarihinin kuzey bozkırlarında yükselen güçlü bir devletin kurucusu olarak tanınır. Khitan (Hitay) halkının önde gelen liderlerinden biri olan Abaoji, askeri dehası ve siyasi öngörüsü sayesinde 907 yılında Liao Hanedanı’nı kurarak bölgedeki hanlıkları birleştirdi. Çin imparatorluk geleneğini örnek alan Abaoji, kendi halkının göçebe kültürünü de korumaya çalıştı. Bu sentez, Liao Devleti’ni hem göçebe toplulukların hem de yerleşik halkların gözünde güçlü bir aktör hâline getirdi. Yönetiminde hem Türk-Moğol gelenekleri hem de Çin bürokratik sistemi bir arada uygulanıyordu. Yelü Abaoji, ölümünden sonra ardılları sayesinde kurduğu hanedanı Doğu Asya siyasetinde asırlar boyunca etkin kıldı.
Phoebus Aaron Theodor Levene (1869 – 1940), biyokimya alanında çığır açıcı çalışmalara imza atan Rus asıllı Amerikalı bilim insanıdır. Özellikle nükleik asitlerin yapısını keşfetmesiyle tanınır. DNA ve RNA’nın şeker-fosfat omurgasına sahip olduğunu ilk ortaya koyan Levene, her nükleotidin bir baz, bir şeker ve bir fosfattan oluştuğunu bilim dünyasına kanıtladı. Modern genetik ve moleküler biyolojinin temelleri onun araştırmaları sayesinde atıldı. Yale Üniversitesi’nde uzun yıllar görev yapan Levene, hayatı boyunca 700’den fazla bilimsel makale yayımladı. Her ne kadar DNA’nın yapısına dair son söz James Watson ve Francis Crick tarafından söylense de, onların teorilerini mümkün kılan öncü adımları atan isim Phoebus Levene oldu.
Hendrik Frensch Verwoerd (1901 – 1966), Güney Afrika tarihine “apartheid rejiminin mimarı” olarak geçen siyasetçidir. Güney Afrika Başbakanı olarak 1958’den 1966’daki suikastına kadar görev yaptı. Verwoerd, beyaz azınlığın siyah çoğunluk üzerinde mutlak hakimiyet kurmasını sağlayan ırkçı yasaların sistematik hale getirilmesinde başrol oynadı. Eğitimden iş yaşamına kadar her alanda siyahların haklarını kısıtlayan politikaları nedeniyle büyük tepki topladı. Onun döneminde apartheid resmileşti ve Güney Afrika, uluslararası toplum tarafından izolasyona uğramaya başladı. 1966’da parlamentoda bir suikast sonucu öldürülen Verwoerd, ülkesi için oldukça tartışmalı bir miras bıraktı: kimileri onu “beyaz milliyetçi lider” olarak överken, dünya genelinde çoğunlukla baskıcı ve ırkçı bir diktatör olarak anılmaktadır.
Arthur Friedenreich (1892 – 1969), Brezilya futbol tarihinin ilk büyük yıldızlarından biri ve modern futbolun öncülerindendir. Alman bir baba ile Afro-Brezilyalı bir annenin çocuğu olarak São Paulo’da dünyaya geldi. O dönemde ırk ayrımcılığına rağmen futbol sahalarında sergilediği yetenekleriyle kısa sürede adını duyurdu. Kariyeri boyunca 1.200’den fazla gol attığı iddia edilen Friedenreich, “O Tigre” (Kaplan) lakabıyla tanındı. Pelé’den önce Brezilya futbolunun en büyük efsanesi kabul edilen Friedenreich, ülkesinin futbola olan tutkusunun simgesi oldu. Özellikle top tekniği, ince bilek hareketleri ve golcülüğü ile bugünkü “samba futbolu” anlayışının temel taşlarını döşeyen oyunculardan biri olarak tarihe geçti.
Kate Millett (1934 – 2017), ikinci dalga feminizmin en önemli düşünürlerinden, yazar ve aktivisttir. 1970 yılında yayımladığı “Cinsel Politika” adlı eseriyle feminist hareketin teorik altyapısını güçlendirdi. Bu kitap, ataerkil sistemin toplumsal, kültürel ve politik alandaki etkilerini derinlemesine analiz ederek büyük yankı uyandırdı. Millett aynı zamanda LGBTİ+ hakları konusunda da öncü bir figürdü; açık lezbiyen kimliğiyle muhafazakâr Amerika’da cesur bir duruş sergiledi. Sanat eleştirmeni olarak da üretken olan Millett, kadınların hem politikada hem sanatta görünür olmasını savundu. Hayatı boyunca tartışmalı bir figür olarak kalan Kate Millett, feminizmin uluslararası ölçekte radikalleşmesinde önemli bir rol oynamıştır.
Lütfi Ali Asker Zadeh (1921 – 2017), dünyaca ünlü Azerbaycan asıllı Amerikalı matematikçi, bilgisayar bilimci ve elektrik mühendisi olarak tanınır. En çok “bulanık mantık” (fuzzy logic) teorisini geliştirmesiyle bilinir. Bu teori, kesin doğrular ve yanlışlar yerine belirsizlik ve olasılık üzerine kurulu bir düşünme yöntemini bilim dünyasına kazandırmıştır. Bulanık mantık; yapay zekâ, kontrol mühendisliği, otomasyon ve robotik gibi alanlarda devrim niteliğinde uygulamalara yol açtı. Zadeh, hayatının büyük bölümünü ABD’de geçirdi ve Berkeley’deki Kaliforniya Üniversitesi’nde ders verdi. Onun geliştirdiği yaklaşım, makine öğrenmesinden günlük hayatımızdaki çamaşır makinelerine kadar pek çok alanda uygulanmaktadır.
Robert Gabriel Mugabe (1924 – 2019), Zimbabve’nin bağımsızlık mücadelesinin simge liderlerinden biri ve ülkenin ilk başbakanı ile devlet başkanıdır. 1980’de beyaz azınlık yönetimine son vererek iktidara gelen Mugabe, başlangıçta Afrika’nın özgürlük kahramanı olarak görüldü. Ancak uzun yıllar süren iktidarı, giderek otoriterleşti ve ekonomik krizlere yol açtı. Toprak reformu politikaları, özellikle beyaz çiftçilerin arazilerinin zorla kamulaştırılması, tarım sektöründe büyük çöküş yarattı. İnsan hakları ihlalleri ve yolsuzluklarla anılan Mugabe, sonunda 2017’de ordu destekli bir müdahale ile görevden alındı. Afrika siyasetinde hem bağımsızlık sembolü hem de otoriter yönetimin örneklerinden biri olarak tarihe geçti.
Eşref Şefik Atabey (1903 – 1989), Türk spor basınının duayenlerinden biri olarak anılır. Gazeteciliğe Cumhuriyet gazetesinde başlayan Şefik, özellikle futbol ve güreş başta olmak üzere pek çok branşta yazılar kaleme aldı. Sporun Türkiye’de yaygınlaşmasında, halkın ilgisinin artmasında büyük payı vardır. Renkli üslubu, heyecanlı anlatımı ve kendine özgü diliyle okurların sevgisini kazandı. Sadece gazetecilik değil, radyo spikerliği de yaptı ve dönemin en bilinen spor anlatıcılarından biri oldu. Onun sesi, Türk spor tarihinin pek çok unutulmaz anına eşlik etmiştir.
Cevat Kurtuluş (1922 – 1992), Türk tiyatro ve sinemasının sevilen oyuncularından biridir. Özellikle güldürü karakterleriyle hafızalarda yer etmiştir. Uzun yıllar tiyatro sahnelerinde görev alan Kurtuluş, 1950’lerden itibaren Yeşilçam filmlerinde sıkça boy göstermeye başladı. Samimi ve sıcak oyunculuğuyla halkın sevgisini kazanan sanatçı, genellikle yardımcı rollerde görünmesine rağmen filmlerin unutulmaz simalarından biri olmayı başardı. Renkli kişiliği ve doğallığıyla, Türk sinemasının altın dönemine damga vuran yüzlerden biridir.
İsmet Badem (1946 – 2018), Türk basketbolunun simge isimlerinden biri, oyuncu, yorumcu ve spor yazarıdır. 1960’lı yıllarda Galatasaray ve Fenerbahçe gibi kulüplerde basketbol oynadı. Milli takım formasını da giyerek uzun yıllar parkelerde mücadele etti. Aktif sporculuk kariyerinin ardından spor basınına yönelen Badem, özellikle basketbol yorumculuğunda kendine özgü üslubuyla tanındı. Sıcak, samimi ve esprili tavırlarıyla televizyon ekranlarında basketbolu sevdiren bir figür oldu. Hayatı boyunca spora tutkuyla bağlı kalan İsmet Badem, 2018’de geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Arkasında Türk basketboluna dair unutulmaz bir miras bıraktı.
Balıkesir'in Kurtuluş Günü
Svaziland'ın Bağımsızlık Günü
Kaynak : HABER MERKEZİ