Aktiffelsefe derneğin sloganı

EMİNE YALÇIN

Tüm faaliyetlerini üyeleri tarafından gönüllülük ilkesi ile gerçekleştiren Yeni Yüksektepe Kültür Derneği, kurulduğu 1989 yılından beri ‘daha iyi, güzel ve adil bir dünya’ vizyonu ile dünyayı bulduğundan daha iyi bırakmak için çalışmalar yapıyor.

Yeni Yüksektepe Kültür Derneği Aktif Felsefe Güzelyalı Temsilcisi Nur Karen Bektaş, Yüksektepe’nin amaçlarını şu şekilde sıraladı: “Tüm insanlığın zihinlerini meşgul eden, toplumlara hedef olmuş ve insanları birleştiren ortak değerlerdir. Geçmişte ve günümüzde bu ortak değerleri kendine amaç edinmiş felsefi hareketlerin ruhunu kendinde taşımaktadır.”

FELSEFEYİ DAHA ANLAŞILIR KILIYORUZ

Yeni Yüksektepe Kültür Derneği Aktif Felsefe Güzelyalı Temsilcisi Nur Karen Bektaş, 2015 yılının mart ayından bu yana çalışmalar yaptıklarını belirterek, İzmir içinde Güzelyalı temsilciliği haricinde Alsancak, Bornova, Buca ve Karşıyaka’da şubelerin olduğunu söyledi. Türkiye’de 12 ilde toplam 19 şubelerinin de olduğunu ifade eden Bektaş, Aktiffelsefe ve GEA’nın, Yeni Yüksektepe Kültür Derneği’nin logoları olduğunu ifade etti. Bektaş, “Yüksektepe ismi her çağdaki insana ait olan en yüksek değerleri temsil ediyor. Yüksektepe erdemleri hayatında aktif hale getirmiş bir insanı sembolize eder. Genel olarak insanlar felsefe alanına giren konuları sıkıcı bulur. Aktif felsefede felsefeyi daha anlaşılır kılmak için kullandığımız bir slogan” diye konuştu.

FELSEFE MERAKLA BAŞLAR

Faaliyet alanlarını felsefe, kültür ve gönüllük şeklinde 3 başlık altında topladıklarını anlatan Bektaş, “Felsefe adı altında doğu ve batı filozoflarına göre ‘insan nedir?’ konu başlığıyla birlikte yaklaşık 5 ay süren bir felsefe programımız var. Bu program herkese açık bir program. Her insan az veya çok nereden geldiğini, nereye gittiğini, kim olduğunu kendisine sorar. ‘Nasıl mutlu olabilirim’, ‘Yaşamamın bir anlamı var mı?’ gibi soruların yanıtlarını aramak hakikati ve bilgeliği aramaktır. Felsefe aynı zamanda psikolojiyi de içinde barındırıyor. Felsefe merakla başlıyor. Kişi belki de farkında olmadan felsefe çalışıyor. Daha iyi, güzel ve adil bir dünya ve yaşam için hayata daha fazla geçirilebilir bir felsefeye ihtiyaç duyarız. Bizde öğrendiklerimizin yaşamımızı iyileştirmesini sağlamak için düşüncelerimizle davranışlarımız arasındaki farklılığı gidermek için toplumsal ödevlerimizle kişisel isteklerimizi uyumlu hale getirmek için felsefi teorileri pratikle birleştiriyor ve tamamlıyoruz” şeklinde konuştu.

BU YIL Kİ ALT BAŞLIĞIMIZ ‘BAHAR’

Bektaş, kültür alanında da çeşitli konularda kişileri bilgilendirmek adına seminer verdiklerini belirterek, Geleneksel Türkiye Fotoğraf Yarışması’nı 26 yıldır düzenli olarak sürdürdüklerini ve pek çok fotoğraf severlerin desteklediği söyledi. Bektaş, “Geleneksel Türkiye bizim ana başlığımız. Alt başlık ise her yıl değişiyor. Mesela bu yıl alt başlığımız ‘bahar’ olacak. Yine her yıl düzenli olarak yaptığımız karikatür festivali var. Konserler, şiir dinletileri ve kültürel geziler gibi sanatsal faaliyetleri kültür başlığı altında sayabiliriz” ifadelerini kullandı.

GEA BİR KISALTMA DEĞİL

Gönüllük konusunda da sosyal kampanyaları yürüttüklerini anlatan Bektaş, konu ile ilgili bir ekiplerinin olduğunu bu ekibin adının da GEA olduğunu söyledi. GEA’nın arama-kurtarma ekoloji ve sosyal kampanyalar grubu olduğunu da sözlerine ekleyen Bektaş, “GEA bir kısaltma değil. GEA’da 26 yıldan bu yana faaliyetlerini sürdürüyor. Biz istiyoruz ki doğayı bir hammadde olarak görmeyelim. Doğanın kendine ait olan yaşamını görmezden gelmeyelim. Bizde elimizden geldiğince çalışmalar yapıyoruz. Fidan dikiyoruz. Çevre temizliği yapıyoruz. GEA’nın arama kurtarma kolu da ciddi bir şekilde ilerlemeye devam ediyor. Şuanda Türkiye’de 170 kişilik hazır bulunan bir ekibimiz var. GEA’ya gönüllü olarak katılmak isteyen bir kişi öncelikle 2 ay süren bir temel eğitim alıyor. Sonrasında eğitimler ve tatbikatlar devam ediyor. Kişinin deneyimi arttıkça GEA’da ihtiyaç olduğu noktada bulunabilir.

İLHAM KAYNAĞIMIZ AYNI

Bektaş, GEA Arama Kurtarma Ekibinin deprem tatbikat alanı inşaatı yararına yapılacak konser için hazırlıkların tüm hızıyla devam ettiğini belirterek, Dünyanın dört bir köşesinde en zorlu enkazlara en kısa zamanda ulaşmaya ve enkaz altında kalmış felaketzedeleri hayata döndürmeye çabaladığını ifade etti. Bektaş, “Uluslararası platformda asıl dikkat çeken ise gönüllülerden oluşan ekibin dünyanın her bölgesine en kısa zamanda ulaşması. GEA, 21 yıldır ulusal ve uluslararası doğal felaketlerde gönüllü olarak çalışıyor. GEA Genel Koordinatörü Sosyolog Umut Dinçşahin’e neden Anjelika Akbar diye sorduğumuzda aldığımız cevap şöyle oldu: ‘GEA gönüllüleri olarak dünyanın değişik ülkelerinde yaptığımız kurtarma çalışmalarında ve insani yardım çalışmalarında derin bir içsel tecrübe yaşıyoruz.  Sanatın derin ilhamı hassas ruhların tecrübelerini ifade etmede çok kıymetli. Anjelika Akbar’ın müziği yaşam ve ölümle sürekli karşı karşıya kalan bizler için yaşamın anlamı ve içerikle gerçek bir buluşma. Müziği hem naif ve bir o kadar da güçlü afetlerde ve zor zamanlarda Anjelika Akbar’ın sanatsal ilhamı mücadele etme konusunda bize destek oluyor. Kendisine katkılarından dolayı teşekkürlerimizi iletiyoruz.’ GEA Eğitim Koordinasyon Operasyon Merkezi’nde ulusal ve uluslararası eğitim ve tatbikatlar yapılacak. Bu konser için bilet alan herkes ekibin ilhamına ortak olacak. Hatta belki kurtarılmayı bekleyen bir cana daha ulaşacak. Bu görkemli konsere tüm dostlarımızı bekliyoruz” dedi.

28 Mart Pazartesi ‘Doğu ve Batı felsefelerine göre insan nedir?’ konulu temel felsefe ve psikoloji seminer programının tanıtımı tüm Ege’deki şubelerde olacak.

ANJELIKA AKBAR KİMDİR?

400’den fazla bestesi bulunan Anjelika Akbar 2,5 yaşında nota biliyor ve piyano çalabiliyordu. 4 yaşında Moskova Çaikovsky Devlet Konservatuvarı öğretim üyelerinin dikkatini çekti ve konservatuar bünyesindeki harika çocukların okuduğu okula kabul edildi. 

Albümleri:

1993 yılında Türk Vatandaşlığına geçen Anjelika Akbar’ın 10 tane albüm çalışması vardır.

1999 Kendi prelütlerinden oluşan ilk albümü ‘Su’

2002 Vivaldi ‘Dört Mevsim’ keman konçertolarının dünyada ilk kez solo piyano uyarlaması. Sony Music International etiketiyle çıktı ve Sony Classical kataloğuna girerek, bu katalogdaki ilk Türk Klasik Müzik albümü oldu.

2002 ‘Bir’den Bir’e

2003 Bach’ın eserlerini Doğu enstrümanları ile harmanladığı ‘Bach A L’Oriantale’

2005 ‘Bir Yudum Su’

2009 ‘Raindrops by Anjelika’

2010 ‘İçimdeki Türkiyem’

2011 Şubat ‘Likafoni’

2011 Kasım ‘Beni Unutma Orijinal Film Müzikleri’