“Ben başardım diğer kadınlar da başarabilir”

Ege Bölgesi’nin ilk güzellik merkezlerinden olan Net’s Club’ın kurucusu Kadın Girişimci Hatice Nur Uzgenç ile meslek yaşamını, başarı hikayesini ve sektörü konuştuk. Kadının güçlü kimliğine vurgu yapan Uzgenç, meslekteki başarısını dernek çatısı altında başarılı olmak isteyen gençlere aktarıyor


  • Oluşturulma Tarihi : 27.05.2016 09:00
  • Güncelleme Tarihi : 27.05.2016 09:00
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
“Ben başardım diğer kadınlar da başarabilir”

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN

Kadın Girişimci Hatice Nur Uzgenç tarafından 20 yıl önce güzellik merkezi olarak kurulan Net’s Club; 20’nci yılı geride bırakırken, güzellik, medikal estetik ve kariyer eğitim hizmetleri alanında büyümesini sürdürüyor. Net’s Club’ta; lazer epilasyon, zayıflama, vücut ve cilt bakımı ve ozon terapi gibi farklı tedaviler veriliyor. Net’s Club’ın 1997’de Manisa’da estetisyenlik, güzellik uzmanlığı, masaj gibi meslek eğitimi veren bir mekan olarak açıldığını ve her yıl iş hacmini hızla arttırdığına değinen Uzgenç, “O zamanlar böyle kozmotoloji ve teknoloji bu kadar böyle gelişmiş değildi. O dönemlerde güzellik salonu olarak hizmet veriliyordu. Katlı pazarlama sistemi ile ben ne ürün alayım kendime nasıl doğru davranayım diye bu işe girdim. Bütün sistem ile ilgilendim. Ürün satmak yerine sistemi anlamaya çalıştım. Bütün seminerlere katıldım. İyi bir başarı elde ettim. Yaptığım işi daha profesyonel olarak yapmak istedim. İstanbul’da cihazları almayı düşündüğüm yerleri gördüm ve oralarda uzun soluklu staj yaptım. Bu işlere girerken kenarda bir birikmişim ya da beni destekleyen birileri olmadı. Hepsi ne gereği var şeklinde yaklaşıyorlardı. Vazgeçmedim. Her şey insanın önüne altın tepsi ile sunulmuyor. Eğer gerçekten karar veriyor ve onun oluşmasını istiyorsan hiçbir şeyden vaz geçmemelisin. Ülkeme ve insanlara faydalı bir insan olmayı tercih ettim ve bu yolda emin adımlarla ilerledim” diye konuştu.

TÜRKİYE’DE İKİNCİYİZ

İlk işyerini açtığında 75 metrekare dükkanda hizmet verdiğini dile getiren Uzgenç, “Yeterlilik süreçlerini tamamlayarak Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı kursumu da buna paralel olarak açtım. Daha sonra işyerimi iki katına çıkartarak 150 metrekarelik alanda hizmet vermeye başladım. Bunlar anlatırken kolay gibi oluyor ama bu süreçler uzun zaman alıyor. Daha sonra kızımın eğitimi dolayısıyla İzmir’de yer açmayı düşündüm. Güzellik merkezi adı altında yerler açılmasına izin verildiği andan itibaren Sağlık Bakanlığı’na bağlı kuruluşlarda sertifikasyon eğitimi almış hekimlerin de bu yerlerin başında olması koşulu getirildi. Ama bu eğitimi veren kuruluş yoktu. Biz bunun üzerine yoğunlaştık. Bunun neticesinde bu eğitimi Türkiye’de veren ikinci kuruluş olduk. Yaklaşık 400-450 civarında hekimi buradan mezun ettik. Bu da bizim Türkiye’de bilinirliliğimizi arttırdı” dedi.

İZMİR’DEKİ İLK GÜZELLİK MERKEZİ VE POLİKLİNİĞİ

        

Kendilerine gelen taleplere göre hareket ettiklerini bunun sonucunda Tire’de şube açtıklarına değinen Uzgenç, “Bayraklı ve en son Buca gibi yerlerde açtığımız şubeler ile büyümemizi sürdürdük. Yaklaşık 20 yıldır bu iş ile ilgileniyoruz. Şu anda şube sayımız 6 değil 60 olabilirdi ama biz başarıyla bizimle yürüyecek arkadaşlarımıza iyi kılavuzluk etmek istedik. Onun için temkinli olduk. Binlerce güzellik uzmanı öğrenci yetiştirdik. Şu an 80 bin üyesi olan güzellik polikliniğine sahibiz. İzmir’deki ilk güzellik merkezi ve ilk poliklinik unvanlarını başarıyla aldık. Önemli olan bu işi yaparak ayakta kalmaktı. Büyüyerek ayakta kalmayı başardık. İlk başladığımda bir tek ben vardım. Şu anda 60 çalışanım ile insanlara hizmet veriyoruz. İnsanlara istihdam sağlamamın yanında asıl işe başlama sebebim ile ilgili olarak çocuklarıma iyi bir eğitim vermekti. İkisi birden okullarını bitirdi” şeklinde konuştu.

KURUMSALLIĞI KRİTER OLARAK ALDIK

Başarılarını etkileyen faktörlerin başında kurumsal olma çabalarının olduğunu belirten Özgenç, “Bundan 10 yıl önce İSO 2009 kalite standartlarını kurumumuza yerleştirdik. Benim yetmediğim yerlerde danışman alma ihtiyacım olduğunu fark ettim. 7 tane kendi alanlarında uzman olan danışmanlar ile çalışıyorum. Hizmet içi eğitimlere de ayrıca önem veriyorum. Başarı grafiğimizin yüksek olmasının en büyük nedenlerinin başında eğitime verdiğimiz önem geliyor. Biz kendi sektörümüzde sektörle ilgili bütün eğitimleri verirken hizmet içi eğitimlerimizi de aynı oranda gerçekleştiriyoruz” dedi.

SEKTÖRÜN PERSONEL İHTİYACINI KARŞILIYORUZ

Sektördeki rekabeti eğitim ve yatırım sistemi üzerine kurduklarının altını çizen Uzgenç, “Kesinlikle ve kesinlikle karalamaya karşıyız. Öğrencilere katkımızı devam ettiriyoruz. Birçok arkadaşımız bir yer açacağı zaman ya da personel ihtiyacı olduğu zaman tercih ettikleri ilk yer biz oluyoruz” dedi.

SEKTÖRDE DENETİM BOŞLUĞU VAR

Uzgenç, sektörde denetim boşluklarının çok fazla olduğunun altını çizerek, “Ne yazık ki sektörümüzü olumsuz etkileyen durumlarla karşılaşıyoruz. Bir yerde kötü bir iş yapılırsa hepimiz bundan payımızı alıyoruz. Yoksa sektöre ilgi ve müşteri ilgisi oldukça fazla. Ama olumsuz bir işlem ile karşılaşıldığında çoğu insan bu sektöre temkinli yaklaşıyor. Genellikle yaşanılan sorunlar, salon hizmeti verilen yerlerde poliklinik hizmeti verilmesi ile ortaya çıkıyor” dedi.

AFRİKA’DA ŞUBE AÇMAMIZI İSİTYORLAR

Yaz döneminde rutin olarak hizmet almaya gelen hastalarının olduğuna değinen Uzgenç, “Bunun için özel bir çaba ve reklamımız olmadı. Zaten sağlık kuruluşu adı altında olduğumuz için reklam kısıtlamaları da ileri düzeydedir. En güzel reklamımızı bizim müşterilerimiz yapıyor. Müşteri memnuniyeti oranımız yüzde 80’inin altında değildir. Amacımız zaten müşteriyi yüzde yüz memnun etmektir. Örneğin Afrika’dan gelip burada tedavi görenler bile Afrika’da şube açmamızı istiyorlar. Tercih edilme oranımız bu yüzden çok üst düzeyde seyrediyor” şeklinde konuştu.

EĞİTİME ÇOK ÖNEM VERİYORUZ

Eğitim konusunun asla ve asla bitmeyeceğine vurgu yapan Uzgenç, “Teknoloji o kadar hızlı ilerliyor ki bizzat ben kendim AR-GE çalışmalarını yürütüyorum. Uluslararası ya da Türkiye içindeki bütün kongrelere katılıyorum. Oradaki gelişmeleri çok iyi takip ediyoruz. Özellikle ödüllü cihazları takip ediyoruz. Yatırım gücümüz hep en iyisini almak üstünedir. Başarısı kanıtlanmış ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından onaylanmış cihazları kullanıyoruz. Türkiye’de teknoloji iyi takip ediliyor. İzmir’de de bu fuar ve kongreler başarılı şekilde devam ediyor. Ben bütün öğrencilerime şunu söylüyorum; bildiğiniz bir şey bile olsa sizinle ilgili aktarılan bir şey varsa gidin bunun nasıl aktarıldığını görün diyorum. Bu yüzden eğitim şart” ifadelerini kullandı.

SORUMLULUK HİSSETTİĞİM İÇİN DERNEK KURDUM

Uzgenç, rutin çalışma hayatının dışında aynı zamanda dernek çalışmalarına da önem verdiğine değinerek, “Teknik açıdan her işin eğitimini mükemmel olarak verip o işin yapılmasını sağlayabilirsiniz. Ama biz aynı zamanda burada bir iş kadını da hazırlamak zorunda olduğumuzu düşünüyoruz. Dolayısıyla burada görevlerimiz daha çok artıyor. Bizim işimizde hizmet sektörü olduğu için kendini geliştirebilen insanlar yaratmak zorundayız. Kendi öğrencilerimize iyi eğitim vermek amacıyla bunu daha da fazla insana ulaşıp katkı sağlamak amacıyla derneğimizi kurduk. Toplumsal görevimiz gereği başarmış insanlar olarak başaramamış insanlara katkı sağlamak durumundaydık. Bu sorumluluğu hissettiğim için bu derneği kurduk” diye konuştu.

KADIN ETRAFINA GÜÇ VERİR

Hem sektörde bir girişimciliği hem de kadınların girişimciliğini ön plana çıkarıp kadınların toplumda ve iş hayatında daha iyi yerlerde olmasını istediklerini belirten Uzgenç, “Dernek vasıtasıyla insanlara yardım etmeyi düşündük. Bu maksatla Güçlü Kadının Derneği (GÜÇKADER)’i kurduk. Güçlü Kadınlar Derneği ismini bulmadan önce günlerce ve haftalarca çok düşündüm. Kadının doğası gereği güçlü olduğunu bildiğim için bu ismi derneğe vermeyi uygun gördüm. Derneğimizde sloganımız kadınlara balık vermek değil balık tutmayı öğretmektir. Bu sebepten ötürü kadını üreten biri haline getirdiğinizde çok güzel şeyler ortaya çıkıyor. Kadın etrafındaki herkese güç veriyor” dedi.

Haber Merkezi