Sayfa Yükleniyor...
Aktar ürünlerinin gerçek olup olmadığını anlamanın tüketici için imkansız olduğunu belirten Hekim Baharat İşletmecisi Abdulhakim Badur dürüst bir aktar bulmanın sağlıklı tüketimin püf noktası olduğunu söyledi
NİLGÜN TAZE
2007 yılında kurulan ancak uzun yıllardır baba mesleği olarak aktarlık yaptıklarını ifade eden Hekim Baharat İşletmecisi Abdulhakim Badur, küçük yaşlardan itibaren hangi bitkinin ne işe yaradığını öğrendiğini ve bu nedenle kendisine Hekim sıfatı verildiğini söyleyerek, Kış aylarında malum olduğu üzere en çok grip, nezle gibi kış hastalıklarına yönelik bitkilerimizi insanların hizmetine sunuyoruz. Yaz aylarında ise bayanların ilgi alanı olan zayıflama, cilt, saç, selilüt ve bölgesel incelme gibi daha çok estetiğe yönelik bitkisel ürünlerimiz talep görüyor. Bunun dışında böbreklerinden yada başka bir organından ciddi anlamda rahatsızlık geçirmiş kişilerde alternatif tıp olarak bize başvuruyor. Hastalığına göre belirli ölçülerde hazırlamış olduğumuz karışımı yine kullanılması gereken zamanlarını belirleyerek hastalarımıza veriyoruz. Durumu çok kötü iken iyileşmiş çok sayıda hastamız var. bu hastalarımız kendi gördükleri şifayı kendileri gibi hastalarla paylaşıyorlar ve bazen doktorların bile çözüm üretemediği noktalarda bitki karışımlarımız çare olabiliyor dedi.
BİR KURTULUŞ HİKAYESİ
Çok yakın bir zamanda ellerinin üstünde oyuklar oluşmuş bir kadının doktorlar tarafından elinin kesilmesi gerektiği söylendiğini ancak hazırladıkları bitki karışımlarının oyukları iyileştirerek elinin kurtulmasına vesile olduklarını belirten Badur, Bizi tercih eden bini aşkın müşterimiz var. Bunların arasında ameliyattan çıkanlar, ameliyat olmadan önce alternatif tıp olan bitkiler yoluyla iyileşmeye çalışanlar yada hiçbir sağlık problemleri olmadığı halde sağlıklı yaşamaya devam edebilmek için vücutlarının bağışıklık sistemlerini yüksek tutmaya çalışanlar var. Doktorun belirlediği ameliyat tarihine kadar bitkisel yollarla iyileşmeye çalışanlar ise en çok talep gördüğümüz kişiler. Özellikle hemoroidi olanlara ballı karışımlar ve kremler hazırlıyoruz. Elazığ gibi çeşitli illerden bize karışım almaya gelenler var. Bitkileri bilerek hazırlayanların hayat verdiğini gören insanlar bizlere doğal olarak gelmeye devam ediyorlar açıklamasını yaptı.
BİLİNÇ HERŞEYDİR
Her sağlıklı insanın her bitkiyi istediği zaman tüketmemesi gerektiğini belirten Batur, bitkilerin miktarlarının ve hangi bitkinin hangi bitkiyle karıştırılması gerektiğinin iyi belirlenmesi gerektiğini ifade eden Badur, Örneğin Kurtpençesi ak ve karaciğerlerle ilgili bir bitki olduğu için sağlıklı insanlar içemez. Bazı bitkiler dolaşım sistemini ciddi derecede hızlandırdığı için tansiyon hastalarının kullanmaması gerekir. Yine şekeri olan hastalar colanın ham maddesi olan meyan kökünü içinde bol miktarda şeker bulunduğu için tüketemezler. Bu tür yanlış kullanımlar hastalığı iyileştirmek yerine tam tersi daha da kötü hale getirirler. Bilinçli bireyler mutlaka kendilerine hangi bitkinin hangi hastalığa ne kadar kullanılması gerektiği ile ilgili belirli bir bilgi seviyesine ulaşmış aktarlar bulmalılar. Ben kesinlikle rast gele kullanımlarda bulunulmamasını tavsiye ediyorum ifadelerini kullandı.
İNANMAK HAYAT KURTARIR
İyileşmede inanmanın büyük faktörü olduğunu ifade eden Batur, öncelikle iyileşebilmek için iyileşmeyi istemenin ve kişinin iyileşeceğine inanması gerektiğini söyledi. İnanmanın bir nevi sunulan ilacı kabul etmek anlamına da geldiğini belirten Batur, Benim annem dizlerinden rahatsızlandığı için doktora götürdük. Direkt ameliyat dediler. Ben kendi ellerimle hemen bir karışım yaptım ve anneme gerektiği gibi uyguladım. Bir ay sonra başka bir doktora götürdüğümüzde ameliyata gerek olmadığını her ne kullanıyorsak devam etmemiz gerektiğini söyledi. Annem şuan eskisi gibi ağır acılar çekmiyor ve üçüncü kata rahatlıkla inip çıkabiliyor. Eskiden ilaçlar henüz üretilmeye başlamadan önce sonuçta içeriğinde kimyasallar olmayan bitkiler kullanılıyordu. Avrupada bugün ilaçtan çok bitki kullanılıyor. Bizim ülkemiz insanları paracı olduğu için hala doğallığa dönüş yapamıyorlar şeklinde konuştu.
BİTKİLER BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ KORUR
Hastalıkların psikolojik bir yönü olduğunu her şeye çabuk sinirlenen hoşgörüsünü kaybetmiş insanların daha çok hastalıklara yakındıklarını söyleyen Batur, hayatın gerçeklerine gösterilen tepki biçimlerinin daha yumuşak hale getirilmesi gerektiğini belirterek, İnsanın bağışıklık sistemi yaz aylarına kıyasla kış aylarında daha çok düşüyor. Bağışıklık sistemimizi güçlü tutabilecek en etkili bitkiler arasında ekinazya ve ginseng gelir. Balık yağı omega 3-6-9 içerdiği için özellikle çocuklarda çok etkilidir. Brokolis dediğimiz arı ürünü de oldukça etkilidir. Bunlar süper bir bağışıklık sistemi güçlendiricilerdir. Şekeri olmayanlar için kuru üzüm, fındık, ceviz, badem tam bir antioksidandır dedi.
İŞİNİZ KALİTENİZİ YANSITIR
Birçok bitkinin piyasada sahte olarak hazırlandığının gerçek olduğunu ve tüketicinin ne kadar bilinçli hareket etmek istese de bunun neredeyse imkansız düzeyinde olduğunu ifade eden Batur, Günümüzde gerçek ile sahteyi ayırt edebilmek tüketici için mümkün değil. Bir ayırım yapabilmek için tüketicinin gerçek olanı iyi tanıması gerekiyor. Ancak satıcı ayırt edebilir. Aktarlarda satılan bazı yağlar satıcı tarafından kar marjını yüksek tutabilmek için ucuza alınıp yüksek fiyatlara satılabilir. Üreticiler kendi ürünlerini satabilmek için birçok şey yapabiliyorlar. Doğru bilgi ancak doğru aktardan alınabilir. Aktarda size tabiki dürüst bir insansa size bildiği kadarını söyler. Örneğin bize geçenlerde ceviz geldi. Baktım acıydı ancak o zamana kadar da bir kısmı satılmış oldu. Müşterilerden bunlar acı diyerek getirenler oldu ve ben geri aldım. Satıcıyı arayarak cevizlerinin acı olduğunu, gelip ürününü alması gerektiğini söyledim. Sonuçta her işin kalitesi kendi kişinin kalitesinde yatar ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi