Güzelleşirken sağlığınızdan olmayın!

Güzel ve bakımlı olmak konusunda püf noktalara değinen Kalıcı Makyaj ve Güzellik Uzmanı Sevil Petrini, özellikle kalıcı makyaj ve dudak dolgusu konusunda dikkatli olunması gerektiğini söyledi


  • Oluşturulma Tarihi : 06.11.2016 08:34
  • Güncelleme Tarihi : 06.11.2016 08:34
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Güzelleşirken sağlığınızdan olmayın!

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN - ÖZEL HABER

Devir değişse de zaman değişse de insanların güzel olma ve güzel kalma arzusu değişmiyor. Günümüzde güzel ve bakımlı kalmak adına kadınlar gibi erkekler de birçok güzellik merkezinin yolunu tutuyor. Ancak güzellik merkezlerinin sayısı ve kalitesi ise kafalarda soru işareti yaratıyor.

Birçok insan neredeyse her köşe başında açılan güzellik merkezlerine karşı mesafeli yaklaşıyor. Bu doğrultuda Karşıyaka’da üç yıl önce KOSGEB desteği ile Splendida Güzellik Evi’ni faaliyete geçiren Kalıcı Makyaj ve Güzellik Uzmanı Sevil Petrini ile güzel ve bakımlı olmaya çalışırken aynı zamanda nelere dikkat etmemiz gerektiğini konuştuk.

Petrini, kendisine güzellik merkezini açmadan önce bir güzellik merkezine gidiyor musunuz dedikleri zaman kafasında bir soru işareti ile gittiğine değinerek, “Merkezimize gelen konuklarımız genellikle önyargı ile geliyor. Bu bizi ister istemez üzüyor. Daha önce gitmiş oldukları ya da yaşamış oldukları kötü tecrübelerden dolayı bu önyargıyı kırmak bizim için biraz zaman alıyor. Ancak o önyargıyı kırdıktan sonra biz onlara bir şey önermiyoruz. Onlar gelip bize fikirlerini sunuyor ve bizde onlara destek oluyoruz. Güzellik ve estetik konusunda çok fazla danışanımız var. Danışanlarımızın mümkün olduğunca dış yapısını ve doğallığını bozmadan en doğru yöntemi birlikte araştırıyoruz. Her şeyden önce doğallık bizim için önemli. Burada bütçeye de önem veriyoruz. Bütçenin çok ucuz ve çok pahalı olmamasına da dikkat ediyoruz. Çünkü bu sektörde büyük rakamlar ödendiğini de biliyorum. Rakamları belirlerken de tabi ki de çok yüksek bir kar marjı belirlememeye çalışıyorum. Sen o fiyatı verir misin o bakımı yaptırır mısın diye danışanlarımıza soruyorum. Bu da onların çok hoşuna gidiyor. Aradaki farkı çok çabuk görebiliyorlar. Kişiler, çok iyi araştırmadan ve deneme seansı yaptırmadan güzellik merkezlerinde herhangi bir işlem yaptırmasınlar” diye konuştu.

“SÜREKLİ GELİŞİM HALİNDEYİZ”

Merkezini açmadan önce Ege Bölgesi’nde güzellik uzmanlarına eğitim verdiğinin altını çizen Petrini, “Ege Bölgesi’ndeki birçok merkeze de gidip birebir eğitim verdim. Aldığım eğitimi de yurtdışından özellikle alanında uzman hocalar tarafından aldım. Daha sonrasında ise merkezlerdeki eksiklikleri görünce bu işi neden ben kendim yapmayayım diye düşündüm. Evlendikten sonra da kendi merkezimi açmak istedim. Dolayısıyla Karşıyaka’da butik, herkesin gelebileceği, bütçesine uygun bir merkez oluşmasının gerekliliğini hissettiğim için 2013 yılından beri KOSGEB desteği ile 3 senedir burada faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Sürekli gelişim halindeyiz. Yenileniyoruz ve yenilikleri de takip ediyoruz. En son İtalya’dan bioshape cihazımızı aldık. Bu cihazı aldıktan sonra daha çok bölgesel incelme, sıkılaşma ve doğum sonrası toparlanma gibi işlemler de çok başarılı olduğumuzu görünce gelen konuklarımızın memnuniyeti ile bu cihazın başarısını da görmüş olduk” dedi.

KALICI MAKYAJA DİKKAT

Kalıcı makyaj konusunda özellikle büyük bir savaş içerisinde olduğunu dile getiren Petrini, “Çünkü bu konu ile ilgili eğitimi olmayan kişilerin de ‘Kalıcı makyaj yapıyorum’ deyip kişilere çeşitli işlemler yapıp onları zor durumda bıraktığını görüyorum. Bu konudaki farkı insanlara çok anlatmaya çalışıyorum. Kalıcı makyajda, yüze uygun olan şekiller ve kullanılan pigmentin kalitesi önemlidir. Kullandığımız ürünleri Avrupa’dan ve yurtdışından getirtiyoruz. Piyasada kullanılan birçok ürün kanserojen madde içerdiği için kişiye zarar verebiliyor. Kullanılan üründe pigment bilgisinin olması gerekir. Ulaşabildiğim kişilere bu durumu anlatmaya çalışıyorum” şeklinde konuştu.

“KALICI MAKYAJDA UYGULANAN SİSTEMİ SAÇA UYGULUYORUZ”

Petrini, merkezlerinde saç simülasyonu sitemi ile saç konusunda sıkıntı yaşayan kadınlara ve erkeklere yardımcı olduklarını belirterek, “Saça kıl efekti vererek bu işlemi yapıyoruz. Kalıcı makyajda uygulanan sistemi saça uyguluyoruz. Saç ekiminde kişinin kendi saçlarının kökü kullanılırken, kimi insanlarda bu durum yetersiz kalabiliyor. Biz saç simülasyonu ile bu durumu tamamlıyoruz. Başarı görememiş kişilere tamamlayıcı yöntem sunuyoruz. Bu konuda da doktorlar ile koordineli çalışıyoruz. Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta kullanılan boyanın kalitesidir. Ucuz malzeme kullanılan yerlerde bu işlem yapıldığı takdirde maviye dönüşme sonucunda yapay bir görüntü oluşabilir. Kişiler merkezimize gelmeden önce araştırma yaptıklarında bu konunun ne kadar önemli olduğunu görebilirler. Araştırma yapmadan işlem yapmamalarını tavsiye ediyoruz” ifadelerini kullandı.

“KENDİNİZE YAKIŞANI YAPTIRIN”

Özellikle dudak dolgusunda gençlerde çok fazla abartı olduğuna dikkat çeken Petrini, “Gençlere çok fazla doğallıklarını bozmamalarını öneriyorum. Moda diye bir şey var ancak modada sürekli değişiyor. Gençlere modadan ziyade kendilerine yakışanı yaptırmalarını öneriyorum. Sağlık konusunda da onlara zarar vermeyecek işlemleri yaptırtmak gerekiyor. Burada da alanında başarılı olan doktorlar ile çalışıyoruz. Özellikle doğum sonrası fazlalıklarına sarkmalarda ve çatlamalarda bilgili kişilere danışmaları gerekiyor. Bizde onlara seve seve yardımcı oluyoruz” dedi.

 

“TEKNOLOJİYİ TAKİP EDİYORUZ”

Güzellik ve bakım ile ilgili durağanlıktan söz edilemeyeceği gibi sürekli gelişmelerin takip edilmesi gerektiğinin altını çizen Petrini, “Zayıflama, istenmeyen tüylerin sonlanması, sıkılaşma ve anti aging ile ilgili daha başarılı cihazlar çıktığı zaman bunlar merkezlere sunuluyor. Cihazların rakamları çok yüksek ve bu rakamları siz o fiyatlara aldığınızda bir yıl sonra Uzak Doğu’dan kopyasını çıkartabiliyorlar. Bunları da merkezlere Avrupa’dan alınmış gibi gösteriyorlar. Bu konuda da dikkatli olunması gerekir. Merkezlerin sertifikalarına bakıp birkaç seans ücretsiz bakım talep edilebilir. Ruhsatsız çalışan merkezleri kapatmak için ise belediye yetişmeye çalışıyor. Kullandığımız malzemeleri genelde yurt içinden distribütörler vasıtasıyla sağlarken, Uzak Doğu her sektörde olduğu gibi bu sektörde de etkisini hissettiriyor. Burada dikkat edilmesi gereken ürünlerin kalitesidir. Biz genelde İtalya, Hollanda ve ABD’den ürünlerimizi getirtiyoruz. Maliyeti bize daha fazla oluyor ama sonrasında yaşanabilecek sıkıntıların önüne geçtiğimize inandığımız için biz bu yolu tercih ediyoruz” şeklinde konuştu.

“AVRUPA’DA GÜZELLİK MERKEZİ AÇMAK DAHA ZOR”

Güzellik merkezi konusunda Avrupa’daki sistem ile Türkiye’deki sistemin çok farklı olduğuna değinen Petrini, “Avrupa’da güzellik merkezi ve salonu açmak Türkiye’ye göre daha zor. O konuda hassasiyetleri var. Belirli bir nüfusun olduğu yerde sadece bir tane merkez açılmasına izin veriliyor. Dolayısıyla orada randevu sistemi ile çalışılıyor. Hastalar gittikleri zaman çok kaliteli bir hizmetle karşılaşıyorlar. Ödemiş oldukları rakamın karşılığını mutlaka alıyorlar. Ülkemizde ise bu işin eğitimini almayan kişiler de merkez açabiliyor. Üniversite okumaktan vazgeçen ve eşinden ayrılmış hanımları veya evde oturan hanımların da çok rahatlıkla yatırım yapabileceği bir sektörüz. Maalesef bu tip sorunlarla da uğraşıyoruz. Avrupa’da hijyene çok önem veriliyor. Ustalık belgesinin resmi yollardan alınmış olmasına dikkat ediliyor. Bu konuda ciddi inceleme yapılıyor. Biz burada diğer merkezlere göre fark yaratarak yolumuza devam ediyoruz. Artık kuaförlerde dahi epilasyon işlemi yapılabiliyor. Biz bunlara merdivenaltı işletme diyoruz. Burada sadece ticari getiri düşünülerek hareket ediliyor. Çok fazla kuaför arkadaşımı bu konuda bilgilendirerek geri adım atmalarını sağladım. İşimiz görüldüğü gibi hiçte kolay değil. Hastanın geldiğinde sonuç alması için yeri geliyor aylarca uğraşıyoruz. Yaklaşık 12 senedir bu sektördeyim ve eğitimimin yeterli olmadığını düşündüğüm alanlar ile ilgili hocalarımla Avrupa’da ve Türkiye’de yenilikleri takip ederek kendimi geliştirmeye çalışıyorum” diye konuştu.

“HASTALARA DESTEK OLMAK İSTİYORUM”

Meme kanseri ve cilt kanseri ile mücadele eden hastalara ücretsiz işlem yapmak istediğini vurgulayan Petrini, “Ancak bu konuda kime ulaşacağımı bilemiyorum. Kişilere daha çok sosyal medyadan ulaşmaya çalışıyorum. Bu haber ile de inşallah daha fazla kişiye ulaşma şansımız olur. Şu anda buradaki amacım kendi işyerimde istihdam sağlamaktır. Öncelikle kendi işimde başarılı olmayı hedefliyorum. Bunun yanında sağlık ile ilgili sorun yaşayan kişilere ulaşıp onları da mutlu edebilirsek bu beni manevi yönden de mutlu eder. Amacım bu projeyi sürekli sürdürebilmektir” ifadelerini kullandı.

YAŞLILARA CİLT BAKIMI HİZMETİ

Petrini, bir diğer düşündüğü proje ile de yaşlı bakım ve huzurevlerinde kalan yaşlılara yönelik bir hizmet yapmak istediğine değinerek, “Çünkü bazen yaşlı insanlara gerektiği kadar değer veremediğimizi düşünüyorum. Çevremdeki gençleri gözlemlediğim zaman çok fazla yoğun olduklarını dile getirip büyüklerine zaman ayıramadıklarını görüyorum. Biz merkez olarak belli periyotlarda onlara yardım etmek istiyoruz. Bir gün de olsa onların pedikür ve manikür bakımları ile ilgilenmek istiyoruz. Bununla ilgili daha resmi bir girişimim olmadı. İstanbul’da aynı projeyi uygulayan merkezden yola çıkarak bende İzmir’de aynısını yapmak istiyorum” dedi.

“ÖNCE GÜZELLEŞECEKLER SONRA KAN VERECEKLER”

Son olarak başından geçen kötü bir tecrübe dolayısıyla kan bağışı ile ilgili olarak da farkındalık yaratmak istediğini dile getiren Petrini, “Gerçekten bazı şeyleri yaşamadan bir şeylerin farkına maalesef varamıyorsunuz. Yeğenimin sağlık sorunu ile ilgili organ bağışına ihtiyacımız vardı. Neyse ki gerekli organı annesinden aldık. Ancak o dönemde kana çok ihtiyacımız olmuştu. O dönemde bunun farkına vardım. Bu tarz sosyal sorumluluk gerektiren projelere de herkesin destek vermesi gerektiğini düşünüyorum. Burada öncelikle konuklarımızı güzelleştirdikten sonra kan bağışı yapmayı planlıyoruz. Bazen farkında olmadan unuttuğumuz şeyleri hatırlamamız gerekiyor. Böylelikle farkındalığı daha da artırıp kan bağışı yapmak isteyenleri teşvik edebiliriz” şeklinde konuştu.

Haber Merkezi