Nezaketin sporu: JUDO

Türkiye Judo Federasyonu Genel Koordinatörü Yavuz Yolcu judo sporunda temizlik, nezaket, selamlaşma gibi felsefi ilkelerin bulunduğunu belirterek hedeflerinin Tokyo Olimpiyatları olduğunu söyledi


  • Oluşturulma Tarihi : 27.07.2016 07:07
  • Güncelleme Tarihi : 27.07.2016 07:07
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Nezaketin sporu: JUDO

NİLGÜN TAZE-ÖZEL HABER

1966 yılında tek başına federe olan Türkiye Judo Federasyonu ilk olarak Türkiye’ye 1950’li yıllarda  silahlı kuvvetler aracılığıyla gelmiş ve ilk çalışmaları Ankara ve İstanbul’da başlamıştır. Olimpik bir branj olan judo 1962 yılında Güreş Federasyonu’nun bünyesinde Ankara’da kurularak 1964 yılında Tokyo Olimpiyat Oyunlarına kadar uzanan bir sürece açılır.

Türkiye’de ve dünyada çok popüler olarak hızlı bir şekilde yaygınlaşan judonun 1966 yılında güreşten ayrıldığını ve İsmail Hakkı Isıgöllü Başkanlığı’nda ilk Türkiye şampiyonasını 1967’de gerçekleştirdiği bilgisini veren Türkiye Judo Federasyonu Genel Koordinatörü Yavuz Yolcu, “1969-1979 yılları arasında Judo ve Taekwando, 1980-1990 arasında ise Judo ve Karate Federasyonu olarak faaliyetlerini yürüten federasyonumuz 1990 yılından itibaren Judo Federasyonu adı altında hizmet vermeye başladı.  1993 yılına dek atama ile göreve gelen federasyon başkanları bu tarihte çıkan yönetmeliğe göre seçimle görev almaya başlayarak ilk seçimlerde Natık Canca Judo Federasyonu Başkanı seçilmiştir” dedi.

NEZAKETİN SPORU

1997 yılından itibaren Judo Federasyonu’nun bünyesinde sırasıyla wushu, aikido ve kurash branjlarının yer alarak wushu ve aikidonun 2006 yılında kendilerinden ayrıldığını söyleyen Yolcu,federasyonlarının 2011 yılına kadar Judo ve Kurash Federasyonu olarak faaliyetlerini sürdürdüğünü belirtti. Yolcu, “2011 yılında son olarak kurash branşı federasyonumuz bünyesinden ayrılmış olup bu tarihten itibaren Türkiye Judo Federasyonu olarak faaliyetlerimizi sürdürdük. Halen çalışmalarını Ankara merkez ofisinde sürdüren Judo Federasyonu kuruluşundan günümüze, çalışmalarını ve büyümesini devam ettirerek, kurumsallaşmasını tamamlamış ve 80 ilde alt yapısını oluşturarak büyük bir federasyon haline gelmiştir. Judonun kelime anlamında Ju: kibar- nazik, Do:yol (kötünün dışındaki en doğru yol) öğretisi: “nezaket yolu”dur. Judo, Jiu Jutsu’dan geliştirilmiş ve temel ilkeleri 1882’de Dr. Jigaro Kano tarafından oluşturulmuş Japonya kökenli savunma sanatı ve olimpik bir spordur” ifadelerini kullandı.

JUDONUN KALBİ: SELAMLAŞMA

Judoya başlayan sporculara öncelikle judogiyi giyme ve kemer bağlama, beraberinde dojo ve minder kuralları, temizlik ve disiplin, ayakta ve yerde selamlamaların öğretildiğini ifade eden yolcu, judoda selamlamaların saygı bakımından çok önemli olduğuna dikkat çekerek, “Dojo’da sporcular mindere çıkarken selam verir, antrenmana başlarken sırasıyla bayrağa ardından hocaya ve çalışmalar esnasında rakibe selam verir. Antrenman bitişinde sırasıyla önce hocaya sonra bayrağa minderden çıkarken mindere selam verir. Dojo her zaman çok temiz olmalı ve judoka mutlaka zaman kurallarına uymalıdır. Bunları öğrenen sporculara, devamında judonun olmazsa olmazı düşüşler öğretilir. Takibinde tutuşlar ve denge bozmalar, tekniğe girme yöntemleri öğretilir ve tüm bunların sonunda sporcular ayakta ve yerde kemer sıralamasına göre teknikleri öğrenmeye başlarlar” açıklamasını yaptı.

KÜÇÜK ADIMLARDAN DEV ADIMLARA

Sporcuların yavaş yavaş antrenman içerisinde müsabaka yapmaya, il içinde küçük müsabakalara katılmaya ve ilerleyen dönemlerde bölge turnuvalarına ve Türkiye şampiyonalarına katılmaya başladıklarını belirten Yolcu, “Beyaz kemerden spora başlayan sporcular her altı ayda bir sınava girerek sırasıyla beyaz, beyaz sarı, sarı turuncu, yeşil, mavi, kahverengi kemerlere sahip olurlar. Kahverengi kemerde bekleme süresi bir yıldır. Kahverengi kemere sahip sporcular 15 yaşında ustalık kemeri olan siyah kemer 1. dan sahibi olurlar. Uluslararası organizasyonların ülkemizde daha sık gerçekleştirilmesi yoluyla judo müsabakalarının televizyon ve internet üzerinden canlı yayınlanması, görsel ve yazılı basın organlarında daha fazla yer almasına neden olmuş ve geniş kitlelere yayılarak büyük ilgi odağı haline gelmiştir”

EMİN ADIMLARLA BÜYÜYORUZ

Hülya Şenyurt’un 1992 yılında Barcelona’da tüm branşlarda kadınlarda ilk madalya olan olimpiyat 3.’lüğü ve 2000 yılında Sidney’de Hüseyin Özkan’ın şampiyon olmasının bu spora ilgiyi daha da artırdığını söyleyen Yolcu, “Her yıl ülkemizde yapılan 100 bin dolar ödüllü Samsun Grand Prix, Antalya Ümitler Avrupa kupası, Antalya’da Uluslararası Olimpik Kamp Judoya ilgiyi üst seviyelere çıkarmıştır. Yine 5 adet Türkiye şampiyonası, 4 adet etaplı lig müsabakaları, 6 bölgede minik ve yıldızlarda 2 müsabaka, yıldızlarda 4 etaplı bölgesel lig, üniversiteler, liseler, ilköğretim, görme engelliler, işitme engelliler dalında Türkiye şampiyonalarının yapılması judo sporunun hızlı bir şekilde büyümesini ve yayılmasını sağlamıştır. Dünya ülkeleriyle kıyaslandığında yaptığımız planlı çalışmalarımızla kuruluşundan bu yana her gün daha çok büyümüş, emin adımlarla dünyada daha güçlü konuma gelerek olimpiyat, dünya ve Avrupa Şampiyonları çıkarmıştır.

FELSEFE SPORU JUDO

2016 Rio olimpiyatlarına 4 sporcuyla katılmaya hak kazanıp, madalya beklenen branjlar arasına girdikleri bilgisini veren Yolcu şunları söyledi: “Judo felsefesi olan bir spor dalıdır. Judo sporunu yapacak sporcuların mutlaka judonun felsefesi uygun hareket etmesi gerekmektedir. Bunlar, saygı, temizlik, disiplin, ahlak, hoşgörü, mütevazilik, yardımseverlik gibi özelliklerdir. Judo ruhu ve beden eğitimini birlikte sağlayan, kendine güven hissini son derece geliştiren, moral ve motivasyonu yükselten, derin düşünme, kendiliğinden doğru hareket etme, saygı ve sevgiyi her şeyin üstünde gören olimpik bir spor dalıdır. Judoda eğitmen olabilmek için, önce siyah kemer sahibi olmak gerekir. Daha sonra Judo Federasyonu’nun açtığı 2-3 haftalık kurslar başarıyla tamamlayıp antrenörlük belgesine sahip olmak gerekiyor. Tüm çalışanlar için illerimizde akşam 18:00’den  sonra antrenman yapabilecekleri salon ve antrenörlerimiz mevcuttur. Yine hafta sonları cumartesi ve pazar günleri antrenman yapabilirler.”

HEDEF TOKYO OLİMPİYATLARI

Judo sporunu öğrenebilmek için ücret ödemeye gerek olmadığını, il müdürlüklerinde kursların ücretsiz olarak verildiğini söyleyen Yolcu, “Ayrıca Judo Federasyonumuz tüm illerimize, kulüplerimize, judo minderi ve judo elbisesi yardımında bulunmaktadır. Judo Federasyonumuz 2016 Rio Olimpiyat Oyunları için yoğun bir çalışma içerisindedir. Gerek kadın sporcularımız, gerekse erkek sporcularımız milli takım kamplarımızda son çalışmalarını yapmaktadırlar. Sporcularımız Rio Olimpiyat Oyunları’nda alınacak madalyaların hem Türkiye’mize, hem judo sporuna katkılarını bilerek yollarına devam etmektedirler. Yine 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları için çalışmalarımız devam etmektedir. Ayrıca Genç Judocularımız Prag ve Berlin Avrupa kupalarında yarışacaklardır. Son müsabakalarını tamamladıktan sonra eylül ayında Avrupa Şampiyonası’nda kürsüye çıkacaklarına inanıyorum” dedi.

YAVUZ YOLCU KİMDİR?

2014 IJF Academy (Uluslararası Judo Federasyonu) antrenör diploması

2010-2016 Judo Federasyonu Görevlendirme

2011 Eyof Trabzon Gençlik Oyunları Judo Koordinatörü

2008-2016 Büyük ve Genç Takım Milli Takım Teknik Direktörü. Akdeniz oyunları, Avrupa Şampiyonaları ve Dünya Şampiyonları’nda alınan çeşitli dereceler. 1. 2. 3.'lük.

2010-2012 Görme Engelliler Federasyonu Teknik Direktör, Teknik kurul Üyesi. Londra Olimpiyatları’nda teknik direktör olarak alınan 2.'lik ve 3.'lük madalyaları.

2008-2016 Judo Federasyonu Milli Takım Teknik direktörü –Teknik kurul Üyesi

2000-2016 Ankara Gençlik Spor İl Müdürlüğü Kadrolu Antrenör (2010 tarihinden beri judo federasyonunda görevlendirme)

2000 Japonya Antrenör Eğitimi-Teknik Direktörlük Belgesi.

1992-2000 Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen, kadrolu.

1978-1992 10 Yıl Türkiye Şampiyonlukları

1985-1990 Balkan Şampiyonu 1985 yılı 1.'lik, 1990 yılı 1.'lik.

1988 Seul Olimpiyatları sporcu olarak

1984-1992 Judo Milli Takımında 100 Defa Millilik, Akdeniz Oyunları, Avrupa Şampiyonaları, Dünya Şampiyonaları ve Seul Olimpiyat oyunlarında sporcu olarak yarışmak, çeşitli uluslararası şampiyonalarda alınan dereceler.(1.'lik, 2.'lik ve 3.'lükler) Gazi Üniversitesi Alman Dili mezunu olan Yolcu evli 2 çocuk babası. 

Haber Merkezi