Sayfa Yükleniyor...
DENİZ ARSLAN
İki gün önce Deniz Bey bugün ne? diye Facebook arkadaşlarımdan birinden bir mesaj aldım.
29 Kasım dedim.
Neden kutluyoruz 29 Kasımı peki? diye sordu.
Düşündüm. İzmir 9 Eylülde kurtulmuştu. Sonrasında kurtulan başka bir yer var mı acaba? diye düşündüm.
Alaçatının İstanbulluların işgalinden Kurtuluş günü dedim dalga geçerek.
Bugün Dünya Tıbbi Sekreterler Günü Deniz Bey. Sizden bugün için bir kutlama beklerdim diye asık surat işareti ile beraber bir cevap geldi.
Öyle mi? Valla 20 yıllık doktorum hiç böyle bir günü duymamıştım. Ne zamandan beri kutlanıyor? dedim.
Bu yıl ikinci defa kutlandı diye cevap verdi.
Eee o zaman duymamış olmam normal dedim. Hadi sevgililer günü, anneler, babalar günü, öğretmenler gününü, hemşireler gününü yıllar sonra da olsa öğrendik de Tıbbi Sekreterler Gününü daha önce hiç duymamıştım.
Nerden çıkmış bu Tıbbi Sekreterler Günü? diye sordum.
Sizin tıp bayramı nereden çıktı diye soruyor muyuz? Elbet gerekli görülmüş ki kutlanıyor. Hem herkesin bir günü var da bizim niye olmasın? dedi kızarak.
Yok yani sen beni yanlış anladın. Neden gününüz var? demedim. Yani nereden çıkmış ki bugün? Mesela Tıp Bayramı ilk tıp fakültesinin 14 Mart 1827de açılması ile beraber modern tıp eğitiminin başladığı tarih olması sebebiyle kutlanıyor. Sizin neden 29 Kasım? diye sordum.
Öğrendim neden bugün kutlandığını dedi.
Merakla bekledim.
Çok yataklı ve ameliyatların sık sık yapıldığı bir servis varmış. Oradaki tıbbi sekreter kız dosyaların arasında kaybolmuş adeta. Tamamladığı, eksiği kalmayan dosyaları, diğerleri ile karışmasın diye hemen yanındaki dolabın üstüne koyuyormuş. O dosyalar birike birike birden kızın üstüne devrilmiş. Kimse de farkına varmamış. Kızcağız da dosyaların arasında boğulmuş. Olayda iki yıl önce 29 Kasımda olmuş. Bu nedenle bugün artık Tıbbi Sekreterler Günü olarak kutlanıyor dedi.
Yapma yaa. Çok üzüldüm. Türkiyede mi olmuş bu olay? dedim.
Böyle bir olay yok. Şimdi ben uydurdum. Ama dosyaların arasında kaybolsak da siz farkına varmayacaksınız. Bizi ekibin bir parçası olarak görmüyorsunuz. O taşı atmak istedim dedi.
Hiç olur mu öyle bir şey. Hepimiz makinanın bir dişlisiyiz. Siz olmasanız bunca kağıt, yazışma işini kim yapar. Üstelik sizler en çok hastayla muhatap olan kişilersiniz. Siz olmasanız pek çok iş aksar. Taş atmakta da haklısın. Bu sene geçti ama gelecek sene mutlaka bir kutlama yaparız dedim.
Valla gelecek seneye burada olur muyum bilemem. Madem günümüzü kutlamadınız bari bir yazı yazın bizim için dedi.
Yazarım. Ne yazayım mesela? dedim.
Mesela mesleğimizin zorluklarını anlatın. Buna rağmen bir iş güvencemizin henüz olmadığını. Kadroya alınmayı beklediğimizi vs dedi.
Bunları yazamam. Şu dönemde hele hiç yazamam. Devlet büyüklerimizin işine karışmak gibi algılanabilir ki bu da seni de beni de zor durumda bırakabilir diye göz kırptım.
Neyse en azından 29 Kasımda bizim Tıbbi Sekreterler Günümüz olduğunu yazın. Zamanla yerleşir. O günde de bizde sorunlarımıza dikkat çekeriz dedi.
Haklısın dedim ve yazdım.
Bu yazı vesilesi ile hastanelerin sessiz kahramanları Tıbbi sekreter arkadaşlarımın gününü kutlarım.