Açık Büfe ve Her Şey Dahil: Vatandaş Hariç


  • Oluşturulma Tarihi : 02.09.2016 07:08
  • Güncelleme Tarihi :
Açık Büfe ve Her Şey Dahil: Vatandaş Hariç yazının resmi

Tatil yörelerinde pek çok otelin uyguladığı ‘Açık büfe ve her şey dahil’ sistemi son derece saçma bir sistem gibi geldi bana.

Özellikle yabancılar sabah 10’dan itibaren barın önünde sıraya girip içmeye başlıyorlar. Bu içme seremonisi gece saat 23.00’a kadar sürüyor. Tam olarak nereli olduğunu bilmediğim ama Rusça konuşan, ayakta durduğunda bir fıçı görünümünde duran bir iri yarı yarma, bir günde birkaç fıçıyı mideye indirmiştir sanırım.

‘Alkol alıp sıcak havaya çıkmayın, öldürür’ diyor doktorlar.

Yalan! Vallahi yalan.

Öyle olmuş olsa her gün bir sürü ölen olurdu. Çünkü o sıcakların altında kadar çok içiyor ki bu insanlar bu teorinin doğru oluyor olması mümkün değil.

Çok şükür insan ilişkilerim iyidir. Garson arkadaşlarla da iyi bir diyalog kurduk. Çoğu Mardin ve Urfa’dan bu iş için sezonluk gelmiş efendi çocuklar.

Bunlardan birine ‘Bu adamlar nereli? Rus mu?’ diye o Rusça konuşan adamı gösterdim.

‘Valla Moldovya ya da Ukraynalı da olabilir. Çünkü bu sene Ruslardan çok onlar geldi’ dedi.

‘O kadar çok içiyor ki’ dedim.

‘Onun gibi bir sürü kişi var’ dedi.

‘Otel zarar etmiyor mu?’ dedim.

‘Abi sen içiyor musun?’ dedi.

‘Hayır’ dedim.

‘Otel senden kazanıyor ona veriyor’ dedi.

‘Bu haksızlık değil mi?’ dedim.

‘Abi sana haksızlıkları saysam keyfin kaçar. Mesela sen buraya kadar arabanla geldin. Bu adam otele kadar geliş gidiş, uçak bileti, transfer dahil senden daha ucuza kalıyor’ dedi.

‘Adam erken rezervasyon yaptırmıştır’ dedim.

‘Yok be abi ne erken rezervasyonu. Sor bak, en fazla bir hafta önce tatilini almıştır’ dedi.

‘Peki nasıl oluyor da adam ucuza tatil yapıyor?’ dedim.

‘Abi turist olduğu için, devlet otele her yabancı turist başına teşvik veriyor, vergi indirimi sağlıyor. Otel de o teşviki almak için fiyatları indirdikçe indiriyor, yani neredeyse bedavaya turisti ağırlayacak’ dedi.

‘Peki parayı nereden kazanıyor?’ dedim.

‘Senden abi’ diye gülümsedi.

Keyfim kaçtı. Ülkemde bir yabancıdan çok daha fazla para ödeyerek tatil yapıyor olmak beni ziyadesiyle sinirlendirdi. Serinlemek için havuz kenarına geldim. Fötr şapkasını takmış, şezlonguna uzanıp kitap okuyan, sonradan İngiliz olduğunu öğrendiğim bir turist dikkatimi çekti. ‘Demek siz benden daha az para ödeyerek tatil yaparsınız ha’ deyip ‘bombalama’ stili ile popo üstü suya atladım. Ağırlık serbest şekilde suya düşünce çıkan su adamın gazetesini ıslattı. Sinirle bana anlayamadığım şekilde bir şeyler söyledi. Mimiklerinden ve ses tonundan onunda keyfinin kaçtığı belli oluyordu. Amacıma ulaşmanın rahatlığı ile havuzda bir iki tur attım. Serin suyun etkisi ile sinirim geçti. ‘Büyüklük bende kalsın, bizim sistemimiz kendi vatandaşını kazıklamak üzerine kurulmuş ise elin adamının ne suçu var?’ deyip adamın yanına gittim.

‘Hey Bro whats app?’ diye bir giriş yaptım. Dil bilmeyen okurlar için şöyle izah edebilirim. ‘Kardeşim ne haber?’ diye samimi bir giriş anlamına gelen bu cümle ile az önce kendisine sıçrattığım su için gönlünü almak istedim. Adam ilk cümleye tam cevap veremeden az önce yaptığım atlayışın suya giren Türklerde bir gelenek olduğunu, hatta ‘deve güreşi’, ‘yüze su atma’ gibi başka milli sporlarımız olduğunu söyledim. Ben daha bunları anlatırken haşemalı eşi ile havuz kenarına gelmiş bir abi, kadın suyun sıcak mı soğuk mu anlamak için eğilirken tepiği yapıştırdı. Kadın havuzun dibini boylarken o ‘Hobareyy’ diye bir sesle az önce atladığım gibi suya atladı. Havuzun kenarında oturanlar fışkıran su ile ıslandı.

İngiliz ikna olmuştu. Sohbete başladık.

‘Nerelisin?’ dedim.

‘İngiltere’ dedi.

‘Hangi şehir?’ dedim.

‘Bristol’ dedi.

‘İçinden mi?’ dedim.

‘Yok abi Yorkshire diye bir köyünden’ dedi.

Ulan elin İngiliz köylüsü bile buraya tatile geliyor diye düşündüm.

Devamı gelecek...

Açık Büfe ve Her Şey Dahil: Vatandaş Hariç
Dr. Deniz Arslan
Yazarımız Kim ?

Dr. Deniz Arslan