Sayfa Yükleniyor...
Erkek: Hayatım bu akşam ağabeyimler yemeğe geliyorlar haberin olsun.
Kadın: Nereye yemeğe geliyorlar.
Erkek: Bize tabii ki.
Kadın: Benim niye haberim yok?
Erkek: İşte şimdi söylüyorum.
Kadın: Tebrik ediyorum. Saat 12 olmuş, benim şimdi haberim oluyor. Ben nasıl yemeği yetiştireceğim? Temizliktir, evin derlenip toparlanmasıdır
Erkek: Merak etme canımcım. Akşam için yemek siparişlerini Fikret ten verdim bile. Salata bile yapacaklar. Hem de tam istediğim gibi. Bol soğanlı ve sarımsak soslu. Saat yedi de evde olacak
Kadın: Fikret kim be?
Erkek: Bizim kebapçı Muzo vardı ya. Adını değiştirmiş. Hani böyle farklı tipli, tuzu havadan atan bir etçi vardı ya İstanbulda. Ondan etkilenmiş. Adını Fikret yapmış
Kadın: Vay ve Nusreti Fikret yapmış. Bence Esaret yapsaydı daha iyiydi. Etler lastik gibi. İki saat çiğnemen gerekiyor. Yerken kendimi geviş getiren hayvanlar gidi hissediyorum.
Erkek: Boş ver. Et oldu mu bizimkiler için ne eti olduğu, nasıl olduğu fark etmez. Hiç dırdır etmeden yerler. Hem ben gelirken bir de baklava alırım. Sana sadece çay yapmak kalır.
Kadın: Ağabeyin yer yemesine ama o gudubet suratlı yengen? Geçen sefer Valla iyi ki ben çalışmıyorum. Kocam, çocuklarım sağlıklı besleniyor. Bu eti önce güzelce akşamdan marine edip yumuşatacaksın ama sanırım senin bunlar için pek vaktin olmuyor diye iki dakikada lafı sokuşturmuştu. Benim çalışmama laf edeceğine biraz spor yapıp sabahtan akşama kadar o ev ev gezip börek, çörekten büyüttüğü göbeğini küçültsün.
Erkek: Amaaan, sen bakma yengeme. O hep öyle patavatsızdır.
Kadın: Valla ben bazen kendimi zor tutuyorum ama. Ağabeyin de maşallah hiç laf etmiyor ona. Ben aynı şeyleri söylesem beş gün surat asarsın
Erkek: Şimdi yengemin iki lafına iki sözüne ağabeyimle, ailenin diğer bireyler ile kalkıp aramı mı bozayım?
Kadın: Aman aman. Çok fayda görüyoruz da diğer bireylerden. Senin yeğen verdi mi paranı geri?
Erkek: Hayır vermedi. Ben istemedim ki.
Kadın: O bizim paramız neden istemedin?
Erkek: Birincisi o benim param. İkincisi ben okurken ablamlar bana yardım ettiler. Bunu kaç defa söyledim sana. Ben yeğenime 3-5 bin lira vermişim çok mu? Bu konuyu kapatalım lütfen.
Kadın: Neyse ben şimdi bir toplantıya gireceğim ama bu konu burada kapanmadı bilmiş ol. Senden rica ediyorum bir daha eve birini davet edeceksen önceden benim de haberim olsun.
Erkek: Ne yapacaksın ki? Altı üstü bir çay. Onun için 5 gün önceden haber mi vereyim sana?
Kadın: Ya belki ben misafirlere kendi elimle bir şey yapmak istiyorum. Belki ben evimi düzgün görsünler istiyorum.
Erkek: Tamam da eve Sayıştaydan ekip gelmiyor. Ağabeyim ve babamlar sadece. Onlar da ev denetimine ya da evin düzgün olup olmadığına bakmıyorlar. Maksat bir arada olmak.
Kadın: Offf... Sen beni hiçbir zaman anlamıyorsun.
Erkek: Hadi canım hadi. Öptüm. Akşama istediğin başka bir şey daha var mı?
Kadın: Evet kazasız belasız atlatmak!