2

Aldatan mı Aldatılan mı Suçludur?


  • Oluşturulma Tarihi : 07.04.2016 07:20
  • Güncelleme Tarihi :

‘Karısını balta ile öldürdü’ diye başlık atmış gazete.

Altında daha küçük yazılarla adamın mahkemeye giderken polisler arasında ‘Karınızı neden öldürdünüz?’ diye soran gazetecilere ‘Hak etmişti. Çünkü beni aldatıyordu’ dediğini okuyoruz.

Son günlerde bu ve buna benzer haberlere sıklıkla rastlamaya başladım. Kendisini aldatan ya da aldattığını düşündüğü eşinden, kız arkadaşından, partnerinden ‘şiddet’ ile intikam alan erkekler ile ilgili haberler.

Peki suçlu kim? Aldatan mı? Aldatılan mı?

Sevgili bayanlar ve baylar; Yazının sonunda yazacağım cümleyi en başta yazayım: Eğer aldatıldıysanız tüm suçu karşı tarafta aramayın. Bence büyük oranda suç sizde.

Kadın okuyucularımızın ‘Erkeksiniz tabii ki. Şaşırmadık. Genelde erkekler aldattığı için önceden kendinize kılıf hazırlıyorsunuz’ dediğini duyar gibiyim. Herkesin fikrine saygımız var. Bakmayın böyle dediğime. Bu sıklıkla kullanılan klişe bir cümle. Aslında en çok bu cümleyi kullananların kimsenin fikrine tahammülü yok. Yoksa gerçekten de herkesin fikrine saygımız olsa, ülkemiz bu durumda olmazdı. 

Ama inanın bana benim sizin fikirlerinize saygım var. Hatta fikirlerinizi yazın onu da köşe yazısı yaparım.  Peki; Fikrinize saygım olması benim fikrimi değiştiriyor mu? Hayır.

Peki ben ‘Suçlu sizsiniz’ derken işkembeden mi sallıyorum? Yoksa elimde bir bilimsel veri mi var? Hayır, herhangi bir bilimsel veri yok. Zaten bu konuda bir bilimsel veri olması da mümkün değil ki. Aldatan hangi erkek ya da kadın ortalıkta, yabancı birinin ‘Hiç aldattınız mı?’ sorusuna ‘Evet yaptım’ diye cevap verebilir ki? Hele kadınlar. En yakınlarına belki bahsedebilirler ama ortalıkta asla bundan söz etmedikleri için anketlerde erkekler hep yüksek oranda aldatıyor gibi çıkar. Zaten erkekler de bunu ortalıkta anlatmaya bayılırlar.

İki erkek bir araya gelse ‘Geçen gün bir karı ile tanıştım’ ile başlayan sohbet birbirine üstünlük kurma çabası nedeniyle hiç yaşanmamış, tamamen hayal gücüne dayanan fantezilerin bile gerçekmiş gibi anlatıldığı bir diyaloga dönebilir. Çünkü erkekler arasında ‘erkekliğin bir ölçüsü’ de aslında ne kadar başarılı bir şekilde ‘ceptekine ya da evdekine’ çaktırmadan aldatma becerisidir. Erkekler arasında en çok aldatan, en has erkektir.

Konu burada kalmıştı. İçeriye bir kız arkadaşım girdi.

‘Ne haber? Ne yapıyorsun?’ dedi.

‘İyi valla yarın ki yazımı yazıyorum’ dedim.

‘Konu ne peki? Ne yazıyorsun?’ dedi.

‘Aldatan mı suçludur? Aldatılan mı?’ dedim.

Bir an durdu. Yüzü asıldı. ‘Bence aldatan suçludur’ dedi.

Oysa ben yukarıda tam tersi bir görüşü yazmıştım. ‘Neden?’ dedim.

‘Yani eğer mutlu değilse önce gitsin, konuşsun. Neden mutlu olmadığını, ne istediğini, ne beklediğini anlatsın. Belli etsin yani mutsuz olduğunu. Yoksa karşı taraf nereden bilsin ki? Bunları konuştuktan sonra eğer olmazsa ayrılsın, boşansın, aldatmasına gerek var mı?’ dedi.

‘İyi de bazen her şey konuşulmaz, sadece hareketlerinle, davranışlarınla belli edersin’ dedim

Yine daldı. Bir şey düşünüyor ama söyleyemiyor gibiydi. ‘Haklısın’ dedi sessizce. Sonra aniden ‘Neyse konu çok derin. İçinden çıkılmaz. Sana kolay gelsin’ deyip çıktı.

Bu gün ‘Aldatılan neden suçludur?’ onu açıklayacaktım. Ama konu geniş ve yer kalmadı artık.

Kısmetse o da başka bir yazının konusu olsun…

Aldatan mı Aldatılan mı Suçludur?
Dr. Deniz Arslan
Yazarımız Kim ?

Dr. Deniz Arslan