2

Anneler cennette çocuklarını beklerler


  • Oluşturulma Tarihi : 07.07.2016 08:54
  • Güncelleme Tarihi :

Anne sevgidir, sarılmadır, baba otorite.

Anne gözyaşlarını silip sever, öper, baba  ‘niye zırlıyorsun’ diye kızar.

Anne evdir, temiz kokudur, baba iş ve yorgunluktur.

Anne evde öğretmendir, baba idareci.

Annenin ne yaptığını görürsün, koşturur, her eksiği ona sorarsın, düzen ondan sorulur, sıcak ve lezzetli yemektir, yani her şeydir. ‘Allah kimseyi anasız babasız bırakmasın’ diye başlar dualar. ‘Ana’ en başta gelir. ‘Anasız olmak’ çok çok acıdır bir çocuk için. Ben annemin ablamları ziyaret ettiği kısa dönemler hariç hiç annesiz kalmadım. Ama o birkaç günde bile annesizliğin ne kadar zor bir şey olduğunu çok iyi anladım.

Bu gün kendimi hiç tanımadığım iki çocuğun yerine, 7 yaşındaki Ata ve Azra’nın yerine koydum. Onların bu bayram günü kendilerini ne kadar kimsesiz ve yalnız hissedeceğini hayal ettim. Çünkü onları dünyadaki her şeyden çok seven anneleri 4 yıldır mücadele ettiği kötü hastalığa yenildi. Annesiz kaldılar bu gün.

Çok mücadele etti, çok çabaladı. Kimse onun kadar bu hastalığı yenmeyi istemedi belki de. Çocuklarının büyüdüğünü, onları kendi eli ile evlendirdiğini görmek istiyordu. Bir ara yener gibi oldu ama olmadı işte.  Onlardan güç alarak, onlar için yıllardır yaptığı mücadelede bedeni yorgun düştü ve gitti. Ata ve Azra bundan sonra hayatlarına annesiz devam edecekler. Hep onun sevgisini, şefkatini, ilgisini arayacaklar. Mutlaka buruk olacaklar.

Her karne gününde diğer çocuklar annelerine sarılırken onlar sadece bakacaklar.

Eve geldiklerinde onları defalarca öperek, sarılarak, sevgiyle karşılayan bir anneleri olmayacak. Onlarla konuşarak kıyafetlerini değiştiren, Onların önüne sevdikleri yemekleri hazırlayıp koyacak, bir yere çarptıklarında ‘Öpeyim geçsin’ diyecek, onlara masal anlatıp uyutacak, öperek okşayarak uyandıran, çantalarını hazırlayan, saçlarını tarayıp düzelten, servise kadar götürüp sevgiyle, araç gözden kayboluncaya kadar arkalarından bakan bir anneleri olmayacak.

Azra’nın çocukluktan genç kızlığa adım attığında onun elinden tutacak, ona ne yapması gerektiğini anlatacak, evlendiğinde yanında olacak her şeyi paylaştığı bir arkadaşı olmayacak.

Ata’nın odasını dağınık bıraktığında arkasından toplayacak, terlediğinde sırtına havlu koyacak, ‘soğuk su içme, hasta olursun’ diye tembihleyecek, bir kız arkadaşı olduğunda eve götürüp elini öptüreceği kimsesi olmayacak.

Hiçbir şey o anne sıcaklığını veremeyecek onlara. Baba zaten annenin yerini tutamaz. Ne kadar iyi olursa olsun başka bir kadın da. Belki anneanne de bulacaklar annenin bir parçasını o kadar.

Onlar için üzgünüm. Keşke onları teselli edecek bir şeyler yazabilseydim. Ama ne yazarsam yazayım o eksikliği kapatamayacağımı çok iyi biliyorum.

Ben ölüm ile bir şeylerin bittiğine inanmayanlardanım. Sevdiklerimizin bizim çevremizde olmaya, bizi izlemeye, kötülüklerden korumaya devam ettiğini, Çiğdem Bilge gibi sevgi dolu bir annenin de çocuklarının kalbinde, hayalinde, çevresinde yaşamaya devam edeceğini düşünüyorum.

Anneler cennette çocuklarını beklerler…

Anneler cennette çocuklarını beklerler
Dr. Deniz Arslan
Yazarımız Kim ?

Dr. Deniz Arslan