Sayfa Yükleniyor...
Daha önce yazdığım Bir İzmir Beyefendisinin Acı Hikayesi yazımda vefat eden komşumuz İhsan Beyin hikayesini yazmıştım. İstemeden de olsa birilerini üzmüşüm. Narlıdereden pek çok kişi yazıda tarif ettiğim kişi ile benzer özellikleri ve aynı ismi taşıyan Narlıdere Eski Belediye Başkanı İhsan Erbakışın vefat ettiğini zannetmiş.
Evvela ebedi istirahatgahına çekilen komşum İhsan amcaya rahmet dileyip eski kiracım, Narlıdere eski Belediye başkanı İhsan Erbakış amcaya da uzun ömürler diliyorum.
Uzun ömürler diliyorum ki iyi, namuslu, haram, rüşvet yemeyen insanlar uzun yaşasın.
Yukarda yazdıklarımı bir daha okuyun lütfen. Narlıdere eski belediye başkanı ve kiracım kelimelerini göreceksiniz. Size de garip gelmedi mi?
Narlıdere de Belediye başkanlığı yapmış bir adamın evi yok mu?
Sadece belediye başkanlığı mı? Şu anda yönetiminde olanların yaptıkları akçalı işler ve servetleri konusunda çeşitli dedikoduların döndüğü Narlıderedeki Esnaf kuruluşlarını da kurmuş ve uzun yıllar başkanlığını yapmış bir insan ve kiracı?
Tanışma hikayemiz çok ilginç
Birkaç yıl önce annemler Sahilevlerindeki bahçeli evimizde, kışları soğuk olduğu için kalmak istemediler. Biraz peşinat, çoğu da banka kredisi ile Narlıdereden onlara küçük bir daire aldık. Ev bir apartmanın 6. katındaydı.
Annem ve babama daireyi gösterdiğimizde Annem Yok anam yok. Ben buraya gelmem. Başım döner düşerim balkondan dedi. Babam da zaten oldum olası bahçeli evden gitmek istemiyordu. Köylü adam apartmanda rahat eder mi?
Benim ayağım toprağa değmezse ölürüm deyip o daireye taşınmaktan vazgeçtiler.
Daire elimiz de patladı.
Bari kiraya verelim dedik.
Şimdiye kadar bize İzmirin en iyi kiracılarını bulan sevgili okul arkadaşım Emlakçı Yılmaz Karlıdağı aradım.
Bize iyi bir kiracı bul. Düzgün biri olsun 100-200 eksik olsun dedim
Birkaç gün sonra beni aradı Deniz sana çok iyi bir kiracı buldum dedi.
Kimdir? Ne iş yapar? dedim
Narlıdere Eski belediye başkanı dedi. 30 yılı aşkın bir Narlıdereli olarak hemen tüm eski başkanları tanırdım. Çoğu da çok zengin.
Okul arkadaşım olması dolayısıyla zaman zaman birbirimizle dalga geçtiğim arkadaşıma Bari Obamaya verseydin dedim
Anlamadım dedi
Ya yılmaz niye dalga geçiyorsun? Koskoca eski Belediye başkanının evi yok da benim eve mi kiracı gelecek dedim
Valla yeminlen. Bak seni bekliyor burada dedi.
Kalkıp Binyapı Emlaka gittim. Düzgün giyimli, sinekkaydı tıraşlı, beyaz saçları briyantinli ve taralı, Ayhan ışık bıyıklı biri oturuyordu. Ben içeri girince ayağa kalktı. Merhabalar efendim. Ben İhsan Erbakış. Müşerref oldum beyefendi dedi.
Bende o sizin dediğinizden oldum diyesim geldi. Ayıp olur diye memnun oldum efendim dedim
Efendim uygun görürseniz evinize talibim dedi. Kız isteyen damat gibi tertemiz giyinmiş bu insanı kırmak çok mantıklı olmazdı.
Valla sizden iyisini mi bulacağız verdim gitti dedim.
Böylece kendisi kiracımız oldu. Taşındıktan sonra evdeki bir iki eksiklik için birkaç kez eve gittim. Yaptığı harcamaları kuruşuna kadar faturalayıp gösteriyor, yaptırdığı işleri 10 yerden fiyat aldıktan sonra en uygun fiyatlı yerlerden yaptırıyordu. Bu şekilde başlayan tanışmamız bir süre sonra arada bir kahve içmeye gittiğim bir arkadaşlığa dönüştü. Bende zaman zaman siyasetle ilgilendiğim için onun hayatını, yaptıklarını, yaşadıklarını merak ediyor, soruyor, öğrenmeye çalışıyordum. Okul yaptırma derneği başkanlığı, Esnaf kooperatif Başkanlığı, Narlıdere Spor kulübü Başkanlığı ve 1978 den 12 eylül 1980 e kadar süren belediye başkanlığı dönemlerini hep sordum, öğrendim. Onu tanıdıkça neden bir ev sahibi olamadığını anladım. Çünkü Terzilikten Belediye başkanlığına yükselen bu insan hep dürüst olmuştu. İşi hep kanun ne derse ona göre yapmıştı. Bu iş sana şuna mal olur, şu kadar verirsen evine ruhsat veririm tarzında akçalı ilişkilere hiç girmemiş, evini, eşini ve ailesini ihmal edip Halka hizmet etmişti.
Bir gün karşılıklı kahvelerimizi içerken İhsan amca bu kadar iş yapmışsın, bu kadar para elinden geçmiş. Sende yeseydin biraz olmaz mıydı? dedim. Kızdı. Eliyle gırtlağını göstererek buradan bir lokma haram geçmedi dedi. Sinirlenince doktorun yasakladığı sigaradan bir tane yaktı. Bir nefes çekti. Sonra ama biliyor musun pişman olduğum bir şey var dedi
Merak ettim. Keşke biraz yeseydim diyecek gibi bekledim
Elin sorunları ile uğraşırken, evimi, karımı, çocuklarımı çok ihmal ettim. Benim kızım ateşler içinde yanarken ben başkasının ateşi yüksek çocuğunu hastaneye götürüyordum. Çünkü bir sürü şey ile uğraşmaktan eve gelemiyordum ki. Evin tüm yükünü eşimin üstüne bıraktım. Ona çok haksızlık ettim çok. Keşke şimdi burada olsaydı da ondan af dileseydim. Ama maalesef dedi
Sigarasını dibine kadar çekti. Buğulanan gözünden yaş akmaması için direndi. Serde eski politikacılık var, duygularını göstermemeliydi. Biraz uzağa dalıp düşündü
Bir şey sorsam belki ağlardı. Sormadım zaten
Tekrar yüzünü bana döndü. İşin kötü tarafı o dönemde onları ne kadar ihmal ettiğimin farkında bile değildim biliyor musun? dedi
Bunları yazsam şimdi belki bana kızacak ama bu dürüst ve gerçek İzmir Beyefendisi şimdi bir apartmanın kapıcı dairesinden bozma evde, kirada, tek başına ama gururla, ailesine Narlıdere de dürüstlüğün ve doğruluğun sembolü bir soyadı olan Erbakış soyadından başka bir şey bırakmadan yaşıyor.
Allah böyle insanlarla bizi karşılaştırsın...