2

Bir Sevgililer Günü Klasiği


  • Oluşturulma Tarihi : 18.02.2017 07:50
  • Güncelleme Tarihi :

Erkek: Merhaba hayatım, ben geldim.

Kadın: …

Erkek: Hayatım. Evde misin?

Kadın: Bu saatlerde evde olma olasılığımın olmama olasılığımdan çok daha yüksek olduğunu sen de biliyorsun değil mi?

Erkek: Yemekte ne var? Kurt gibi acıktım.

Kadın: Bende sana sorayım diyordum. Ben de acıkmıştım. Biri bir sürpriz yapmıştır diye düşünüyordum ama nerde…

Erkek: Bakalım altından ne çıkacak yine. Hayatım neyin var?

Kadın: Bir şeyim yok!

Erkek: Bir şeyin yoksa niye öyle sinirle ‘Bir şeyim yok’ diyorsun o zaman?

Kadın: Demek ki bir şeyim var o zaman.

Erkek: Sende söyle o zaman.

Kadın: ben söylemeden bir kere de sen anlasan bir zaman.

Erkek: Valla ben bir sebep göremiyorum. Hayatımız her zamanki gibi devam ediyor. Ediyor da bu gün değişen ne?

Kadın: Haklısın. Benim kaderim hiç değişmeyecek, hep aynı devam edecek.

Erkek: Allah aşkına ne demek istiyorsan söyle de artık ana konuya bir giriş yapalım. Kafama sürekli taş geliyor ama bari taşların nereden geldiğini göreyim

Kadın: Valla arkadaşlarım sağ olsunlar. Kaç gündür taşları atıp duruyorlar zaten. Bak mesela az önce kafama gelen taş. (Instagram’dan bir resim gösterir)

Erkek: Aman da aman. Bu Betül geçen ay kocasıyla kavga edip annesinin evine gitmemiş miydi? Barışmışlar mı?

Kadın: Bu resme bakınca bunu mu söyleyebiliyorsun? Bak kadının eline, sol el yüzük parmağına

Erkek: Allah aşkına hayatım. Bu mu seni sinirlendiren şey?

Kadın: Sadece bu olsa sorun değil. Zaten Betül oldum olası böyle şeyleri sever ama istisnasız herkes bir şey paylaştı bu gün. Mesela Şeyma’nın kocası iş yerine kocaman bir demet gül göndermiş. Hem de ‘Biricik aşkıma, hayatımın anlamına’ diye yazmış.

Erkek: İyi de onun genç bir sevgilisi yok muydu? Hani kız ‘hamileyim’ diye Şeyma’yı aramıştı. Ortalık savaş alanına dönmüştü, demek ki sulh oldu.

Kadın: Zeynep’in kocası da sürpriz Venedik-Paris gezisi ayarlamış. Kız yok ‘Rialto Köprüsü’nde, yok ‘gondolda’ yok ‘Eiffel Kulesi’nde şef Alain Soular’ın özel menüsü’ diye yazıp yazıp atmış oraya buraya.

Erkek: Ne yapsın Zeynep’cik. Fakirlikten gelince böyle şeyleri göze sokması normal. Halk arasında ‘Sonradan görme’ diyorlar buna.

Kadın: Seninde her şeye bir cevabın var maşallah.

Erkek: Yani bütün bunlar sana da saçma gelmiyor mu? Ben seni seviyorsam bunu sadece senin bilmen yeterli değil mi? Bunu Facebook’ta, Instagram’da milletin gözüne sokmamın bir anlamı var mı? Yani ‘Bak biz ne kadar mutluyuz!’ diyor arkadaş. İyi de sen mutluysan bana ne! Allah daha da arttırsın. Ben şahsen öyle yapanların çok da mutlu olduklarını düşünmüyorum. Sadece eşe dosta gösteriş için, hatta mutsuzluklarının üstünü örtmek için yapıyorlar.

Kadın: Ben senden bunu istedim mi bugüne kadar? Bizim resimlerimizi oraya buraya koy dedim mi? Ama mesela sadece bu güne özel bir şey yapabilirdin. Bu gün eve erken gelip küçük bir yemek hazırlayabilirdin mesela. Ondan da geçtim, bir demlik çay demleyip kahvaltılık da hazırlayabilirdin. Ama maşallah gelir gelmez ‘Kurt gibi açım’ diyorsun.

Erkek: Seni ne kadar çok sevdiğimi bilmiyor musun?

Kadın: Biliyor muyum? Sadece duyuyorum ama bunu hissetmek ve hatta bir diğer duyu organımın da ‘görme’sini istiyorum

Erkek: …

Bir Sevgililer Günü Klasiği
Dr. Deniz Arslan
Yazarımız Kim ?

Dr. Deniz Arslan