2

BİRİNİ KENDİNDEN ÇOK SEVMEK NASIL BİR ŞEY?


  • Oluşturulma Tarihi : 26.12.2016 08:13
  • Güncelleme Tarihi :

“Onu unuttum bile” dedi.

Bir sessizlik oldu birden. O bunları söyledikten sonra kafasını yana doğru çevirdi. Pervazları mavi, perdesi kırmızı zemin üzerine yeşil-beyaz puantiyeli bir kumaştan yapılmış pencere, içerinin sıcak olması, dışarının soğukluğu ile iyice buğulanmıştı. Bu yüzden dışarıdaki denizi ve akşam suyundan dönen balıkçıları sanki bir sisin içinden geliyormuş gibi gösteriyordu.

Ortada gürül gürül yanan odun sobası, mekan sahibinin kızı tarafından arada kalın odunlarla besleniyordu. Kız mıydı, kıza çok benzeyen bir oğlan mı tam çıkaramıyordum. Kilolu bedeni, erkeğe benzeyen sert bakışları, biraz kısa kesilmiş yağlı, düz sarı saçları ile üstüne giydiği kahverengi yün balıkçı yeleği ile sanki cinsiyetini de gizlemek ister gibi bir hali vardı. Odunları sobaya attıktan sonra arka köşedeki boş masalardan birine geçip oturdu. Denize doğru bakarken bir sigara çıkarıp yaktı. Derin bir nefes çekip cama doğru üfledi. Erkek gibiydi tavırları. Erkek miydi yoksa?

İçeride bizden başka bir masa daha vardı. Zayıf, Ayhan ışık bıyıklı, yaşlı bir adam karşısında oturan gözlerinin çevresindeki, alnındaki çizgileri belirginleşmiş, yaptığı abartılı bir makyaj ile bunları gizlemek isteyen ne yaparsa yapsın artık ellili yaşlara yaklaştığını gizleyemeyen, siyah saçlı kadına şirinlikler yapıyordu. Karısı mıydı? Sanmıyorum. İnsan karısının boşalan bardağını böyle büyük bir keyifle, istekle doldurmaz çünkü.

‘Onu unuttum gerçekten’ diye tekrarladı.

“Bu gerçekten de böylemi yoksa öyle olmasını istediğin için mi böyle söyledin?” diye sordum. Öyle ya ayrılalı daha bir kaç ay bile olmamıştı. Üstelik “Onu nasıl unutacağımı bilmiyorum” demişti o zamanlar. “Unutursun zamanla” demiştim bende hep bana söylendiği gibi.

“Ne zaman unutacağım? Kaç gün, kaç ay, kaç yıl geçecek?” diye sorsa apışıp kalırdım. Sahi ne zaman unutur insan sevdiği birini? Sizin bir cevabınız var mı?
Bu soruyu ‘kimseyi kendinden çok sevmemiş olanlar ‘cevaplamasınlar lütfen. “Birini kendinden çok sevmek nasıl bir şey?” diye soranlarınız varsa işte onlardır kastettiğim kişiler.
Birini kendinden çok sevmek onun için her şeyden vazgeçmektir. O kadar ki sevdiği uğruna kariyerinden, diğer sevdiklerinden, ailesinden, işinden, yaşadığı yerden ayrılmayı göze alır. Aslında pek çok kişinin normalde yapmayacağı şeyleri yapabilecek iradeyi gösterir. Yani isteğin o kadar güçlüdür ki o an yaptığına, göze aldıklarına sen bile inanamazsın çoğu zaman...
Onsuz bir lahza bile ayrı düşünmemek, hayatının her anında onunla beraber olmayı istemektir.
Ona sarılıp uyumak, onunla yemek yapmak, daracık bir kanepede ona sarılıp bir şey izlemek istersin. Aslında o anda ne izlediğinin de bir önemi yoktur. Sadece o anı yaşamaktır tek istediğin.

İnsan unutmak istemez ki kendinden çok sevdiği birini. Hep onunla olmak çoğu zaman acı verse de o acıdan haz almayı öğrenmişlerdir. Bir gün gidenin bir yerden karşısına çıkmasını, onu ne kadar özlediğini, pişmanlığını, yeniden bir arada olmayı arzuladığını duyacağı günü bekler. ‘Onu o kadar da çok sevmemiş’ demek ki diye düşündüm.

‘Devamını getiriyorum’ dedi ince sesi ile mekan sahibinin kızı. ‘Demek bir şişeyi bitirdik ha’ dedim ona gülerek. Gülüşüme hiç karşılık vermeden dönüp gitti. ‘Hadi bakalım’ diye kadehi kaldırdı karşımdaki. ‘Neye içelim?’ diye sordu. ‘Kendimizden çok sevdiğimiz birine’ dedim. ‘O da ne demek?’ anlamında kaşlarını çatarak baktı bana. ‘Anlatması uzun sürer şimdi’ dedim, kaldırdığı kadehine kadehimi vurarak…..

 

BİRİNİ KENDİNDEN ÇOK SEVMEK NASIL BİR ŞEY?
Dr. Deniz Arslan
Yazarımız Kim ?

Dr. Deniz Arslan