2

Çok Sıcak Oldu, Esmiyor Değil mi?


  • Oluşturulma Tarihi : 27.07.2016 07:19
  • Güncelleme Tarihi :

İzmir’de gündüzler de geceler de sıcak. Eskiden de bu kadar sıcak mı olurdu ya da son yıllarda mı böyle olmaya başladı? Gece terden, sıcaktan nemden dönüp duruyorum. Ancak sabaha doğru oluşan serinlik ile biraz uyumak mümkün.

Pazar sabahı erken bir saatte, uykumun en tatlı yerinde, bir greyder sesi ile uyandım. Ses çok yakınımdan geliyordu. Yataktan kalkıp sesin geldiği tarafa doğru gittim. Sahil tarafına bakan tarafta portakal, mandalina, ayva, kayısı, erik, nar, incir ağaçları dolu bahçede devasa bir makine bir ileri, bir geri gidiyor, önüne ne gelirse eziyor, kökünden tutup bir kenara fırlatıyordu. O bahçeyi birkaç yıl önce Narlıdere’de inşaat malzemeleri satan biri almıştı. Bahçede sulama, çapalama, gübreleme, yapmıyordu. Belediyeden ‘İmar Düzenlemesi’ beklediği konuşuluyordu. Zamanla ağaçlardan bazıları yavaş yavaş sararmaya başlamıştı. Benim bahçeme yakın olanlara kurumasına içim elvermediği için ben su veriyordum.

Adamı bir gün bahçede dolaşırken gördüm. ‘Bu ağaçlara yazık, bir sulasanız, bir bakım yaptırsanız size yaz-kış yetecek kadar meyve verir’ dedim. Adam yüzüme anlamsız bir şekilde bakıp ‘Kim uğraşacak ağaçla da. Her şeyi manavdan aliyrum. Buraya içi tene villa dikeceğum’ demişti Karadeniz lehçesiyle. İki tane villa dikip tanesini 2 trilyondan satmak Karadenizli inşaat malzemecisi için büyük bir iş olacaktı. Beklediği imar düzenlemesini istediği zamanda alamamış olacak ki yapmak istediği villa işi biraz sarktı. Bu arada işi çabuklaştırması için belediye meclis üyeliğine bir yeğenini soktuğu, bu yeğeninin imar komisyonuna girdiği söylendi. Hem zaten hangimiz neyi seçtiğimizi biliyoruz ki? A partisi ve B partisi genel başkanlarının belirlediği bir adayı önümüze koyuyorlar. Bizde çoğu zaman önümüze konulan adayların kim olduğuna bakmadan sadece partiye oy verip ‘Vatandaşlık görevimizi yerine getirmiş olmanın gönül rahatlığı’ ile sandık önünde selfimizi arkadaşlarımız ile paylaşıyoruz. Önümüze konulan A ya da B adayını seçmek için bir delikten bir kağıt parçasını attığımız yöntemin adı ‘demokrasi’ bizde demokrat oluyoruz.

Halk kimi seçtiğini biliyor mu?

Seçtiği adayın projelerini biliyor mu?

Adaya mı, partiye mi oy veriyor?

Seçim öncesi söylediklerini yapıyor mu?

Bunların tümüne evet diyebiliyor muyuz?

Seçilen kendisine destek veren müteahhitlere diyet borcunu ödemek için yeni yapılmış kaldırımları yıkıyor, yeşil alanları ticaret ya da yerleşim alanı olarak değiştiriyor ve bunun karşılığında da ‘Halka daha fazla hizmet’ için elden bağış kabulüne devam ediyor. Alan memnun, veren memnun. Çünkü alan servetine servet katıyor, veren de iki tane villa dikip 4 trilyonu cebe indiriyor.

Kim kaybetti bu işte?

Doğa kaybetti. “Fasulyeler sarınsın diye yanına ekilen sırıklar bile yeşeriyor. Böyle bereketli bir yer bu topraklar” derdi rahmetli babam. İşte bu güzelim topraklara ekilen güzelim ağaçlar greyderin kepçesinde son nefeslerini verdiler. Üstlerinde çeşit çeşit meyveler varken hem de… Şimdi villa dikilmek için temizlenen alanın bir köşesinde ölü bedenler gibi üst üste yatıyorlar. İnsanlar kaybetti. Evet belki belediyede bir iki kişi ve Laz müteahhit bu işten ‘parayı vurdu’ ama o ağaçların ürettiği oksijen, verdiği serinlik ve çevre güzelliği onlarla beraber gitti.

‘Çok sıcak oldu, esmiyor’ diyorsunuz öyle mi?

Siz de masum değilsiniz, onlar sizin verdiğiniz oylarla seçildi değil mi? Ellerinize sağlık şehrimin ve ilçemin ‘Halkçı’ belediyeleri. Aynen devam.

Defalarca seçilirsiniz daha.

Zaten kim neye oy verdiğini biliyor mu ki!

Çok Sıcak Oldu, Esmiyor Değil mi?
Dr. Deniz Arslan
Yazarımız Kim ?

Dr. Deniz Arslan