Hall ve Performance


  • Oluşturulma Tarihi : 21.08.2015 06:24
  • Güncelleme Tarihi :
Hall ve Performance yazının resmi

Yaz mevsimi evlilik mevsimi. Son yılların moda evlilik mekanları da kır düğün salonları. İzmir Narlıdere ve İnciraltı’ındaki o güzelim mandalina bahçelerinin hemen hepsi kır düğün salonu oldu. Öyle ki boşta kalmış iki tane mandalina ağacı gören hemen bir çitle çeviriyor ve kapısına da “keyf” yada “Garden” ile başlayan bir levha koydu mu al sana mis gibi kır düğünü salonu.

Tabi farklılık yaratmak isteyenler kendilerine özgü isimlerde koyuyorlar. Geçenlerde İnciraltı’ndan Sahilevleri’ne doğru bisiklet sürerken büyük bir egzoz gürültüsü ile doğan görünümlü bir şahin araba yanımda durdu. Şoförün yanındaki koltukta oturmuş, sigara tutan elini açık pencereden yere doğru sarkıtan siyah saçlı 35 yaşlarındaki erkek “Birader burada hal varmış nerede?” diye sordu. Bir an duraksadım. 40 yıldır burada oturuyoruz ama hal açıldığını bilmiyordum. Bir ara toplanan mandalinaların depolandığı ve mumlanarak satışa hazır hale getirildiği bir “depo” açılmıştı ama hal yoktu.

‘’Depo olabilir mi?’’ dedim. “Yok birader halmiş” dedi.

“Burada hal yok ki birader” dedim

“Yeni açılmış diyorlar” dedi

“Valla yeni de olsa haberim olurdu” dedim.

“Balık hali olabilir mi?’’ diye sordum. Çünkü hemen komşu ilçemiz Güzelbahçe’de balık hali vardı.

“Yok be birader. Balık hali değil ama at ile ilgili bir yer olabilir” dedi.

Düşündüm, taşındım böyle bir yer yoktu.

Kim 1 milyon ister yarışmasında son soruda kalmış yarışmacı gibi elimi çeneme götürüp düşünmeye başladım. İnsanlar bir şey sorduğunda bilemiyorsam bile bilmen gerekiyormuş gibi bir psikolojiye giriyorum. Nede olsa güvenip durmuşlar. Demek ki bende “her şeyi bilen adam” potansiyeli görmüşler. Onları hayal kırıklığına uğratmak istemediğimden tüm mekanları teker teker düşünmeye başladım.

Ben düşünürken arabanın arkasındaki börek, çörek ve altın günlerinin düzenli müdavimi olduğu aldığı kilolardan belli olan ve öndeki zayıf ağabeylerden birinin eşi olduğunu tahmin ettiğim tombul elli abla, bileklerine doldurduğu her biri yarım kiloluk bilezikleri ile biraz da zorlanarak çantasından bir kart çıkardı. Kartı öndeki abiye biraz da sinirle uzattı. Demek ki uzun zamandır bu yeri arıyorlarmış ki artık klimasız arabanın içerisinde fazla kilolar ve sıcağında etkisi ile iyice bunalmış  “artık bulsak da otursak” diye düşünmüş olsa gerek.

Esmer, kavruk ve zayıf Abi de kartı bana uzattı. Lila renkli kartta “Sonsuza kadar beraber olma dileği ile atılacak olan imza için” bu kartın sahibi ailenin de orada filanca yer ve filan saatte olması isteniyordu. Adrese baktım.  At figürleri altında düğün salonunun adı ve adresi yazıyordu. “Filan Yer Performance Hall”di düğün salonunun adı. Yabancı dil bilmeyen birisi at ile performansı bir araya getirdiğinde farkı şeyler, örneğin ‘atların çiftleşme performansı’nın olduğu bir yer bile düşünebilirdi.

Neyse ki bana yer soranlar daha masum bir düşünce ile ‘düğün salonu’nun “hal” olabileceğini düşünmüşlerdi.

Yeri tarif ettim ve onlar o yere doğru yola çıkarken bende tekrar keyifle, kalan son bahçelerin arasında bisikletimi sürmeye başladım.

Hall ve Performance
Dr. Deniz Arslan
Yazarımız Kim ?

Dr. Deniz Arslan