Hayat Devam Edecek Belki Ama


  • Oluşturulma Tarihi : 17.10.2016 07:27
  • Güncelleme Tarihi :
Hayat Devam Edecek Belki Ama

denars35@gmail.com

‘17/08/2009’da iki kişi başladığımız hayata 17/08/2014’te kocaman bir aile olarak devam ediyoruz. Nice beş senelere, ailecek’ diye yazıp bu resmi paylaşmışlar.

İki yıl önce…

Herkesin, hepimizin yaptığı gibi.

Güzel anlarımızı, objektife gülümseyerek dostlarımız ile paylaşıyoruz. Hiçbir zaman hastalık ya da ölüm düşünmeden.

Serkan da öyle yapmış. Pek çok şey paylaşmış.

Çoğu resimde ya iki yaşındaki küçük oğlu ile ya da 6 yaşındaki büyük oğlu ile. Veya ailece sarmaş dolaş, mutlu bir sürü fotoğraf... Ailesi ve çocukları ile zaman geçirmeyi seven iyi bir baba belli ki.

Aynı zamanda bir Galatasaray aşığı. ‘Kayseri’ye gidiyoruz’ deyip arkasından gitmiş takımının. Bazen de oğlunu baştan aşağı sarı kırmızı giydirip maça götürmüş.

Aynı zamanda çevresi tarafından da sevilen biri olmalı. Çünkü pek çok arkadaşının düğününde, evinde, iş yerinde gülümseyerek paylaştığı birçok resim var.

Bir de nargile…

Hastanede çalışıyor olmasına rağmen nargilenin zararlarını pek önemsememiş görünüyor. Ya da pek çoğumuzun yaptığı gibi ‘Bana bir şey olmaz’ diye mi düşündü? Keyifle nargilesini tüttürürken çekilmiş birkaç fotoğrafı var.

Eylül ayında oğlunun öğretmeni ile olduğu bir pozunu koyup ‘Okulda ilk günümüz’ diye paylaşmış. Bir anne baba için ne kadar heyecan vericidir ilk gün bilirim.

Sonra halsizlik, bitmeyen bir ateş, öksürük ve başka şikayetler başlamış. Önceleri ‘soğuk algınlığıdır, geçer’ diye düşünmüş. Sonra geçmeyince, ısrarlar üzerine tahliller yapılmış. Beraber çalıştığı doktorlar sonuçları gördüğünde yüzleri asılmış. Ancak yine de konduramamışlar. ‘Başka tahliller de yapılsa iyi olur’ deyip çıkması muhtemel o melun hastalıkla ilgili başka bir uzman doktora gönderilmiş.

Yatırılarak tetkik ve tedavisine başlanmış.

Hastanede yatarken, 28 Eylül’de, bir resmini ‘Selam Arkadaşlar; Allah’ın izniyle her şey haftaya netleşecek. Daha ne olduğu belli değil. Bana ulaşamayan arkadaşlar, merak etmeyin’ diye yazarak paylaşmış. Yorgun ve hatta bitkin görünüyor. Altına bir sürü arkadaşı selam ve bir an önce iyileşmesi için dileklerini yazmış. ‘Aslanlar gibi delikanlı. Hem çok genç. Kısa zamanda atlatır’ diye düşünmüş olmalılar.

Sonra üç gün sonra, 1 Ekim’de, yine aynı resim altına ‘İyiyim, söylentilere inanmayın’ diye yazıp paylaşmış. Demek ‘durumu iyi değil’ diye bir şeyler söylenmiş.

Bu son paylaşım. Facebook sayfası o günde kalacak hep.

Artık Serkan Süpürge çocuklarına sevgi ile sarılmış şekilde ya da arkadaşları ile bir şey paylaşamayacak. Çünkü o gitti aniden. Beş gün önce ‘daha ne olduğu belli değil’ denilen hastalık ‘Lösemi’ ile isim bulmuştu. Lösemi vücudumuzu savunan, savunma sistemimizin çalışmaması demek. Serkan’ın savunma sistemi vücuduna giren basit bir mikrobu yok edememişti.

Kimileri buna kader, kimileri kadersizlik diyor. Kimileri de kötü şans ya da kör talih.

Dört kişilik ‘kocaman bir ailenin’ ‘reis’i yok artık ve o resmin devamı bir daha hiç olmayacak. Sonraki beş senelerde o resimde sadece 3 kişi olabilecek.

O çocuklar baştan aşağı sarı kırmızı giyinip, bir omuzda Galatasaray’ın maçını izleyemeyecekler. Babalarını koşarak karşıladıkları o günleri flu bir hayal gibi kalacak kafalarında.

Hayat devam edecek belki ama Serkan’ın geride bıraktıkları için hiçbir zaman eskisi gibi olmayacak…

 

 

Hayat Devam Edecek Belki Ama
Dr. Deniz Arslan
Yazarımız Kim ?

Dr. Deniz Arslan