2

Hayatım Ne Düşünüyorsun?


  • Oluşturulma Tarihi : 30.07.2016 07:10
  • Güncelleme Tarihi :

Kadın: Neyin var hayatım?

Erkek: Yok bir şey canım. Sorun yok.

Kadın: Hadi ama. Seni yeterince tanıyorum. Derin düşüncelere daldığında bahçe penceresine bakıyorsun hep. Artık televizyon da izlemiyorsun. Kimi düşünüyorsun yine bakalım. (Göz kırpar)

Erkek: Özel bir şey yok hayatım. Öyle genel şeyler.

Kadın: Genel şeyler derken? “Ne olacak bu ülkenin hali?” diye mi düşünüyorsun?

Erkek: Evet hayatım. Bu espriyi hep yapardın. Nihayet tuttu.

Kadın: Gerçekten de ülke ile ilgili mi düşünüyorsun?

Erkek: Evet hayatım. Ülkeyle, kendimle, çocuğumuzla, seninle, geleceğimizle ilgili düşünüyorum.

Kadın: Benimle de paylaşır mısın?

Erkek: Ülkenin halini görüyorsun hayatım. Bir taraftan kendimi bildim bileli devam eden ve bir türlü çözülemeyen Kürt sorunu, onun getirdiği ekonomik problemler, tam son yıllarda toparlanıp mesafe kat etmiştik bu seferde Suriye’de olaylar ve mülteciler, İŞİD bombaları, bütün bunlar yetmezmiş gibi şimdide bu darbe ve örgütler çıktı. Bizim ömrümüz böyle geçti ama çocuk için kaygılanıyorum.

Kadın: Haklısın hayatım. İnan bazen benimde kafamdan acabalar geçiyor ama...

Erkek: Ama?

Kadın: Ama yapamayız biz başka bir yerde. Oranın hayatına geleneklerine, göreneklerine yeniden alışamayız. Hem ben annem babamları 1 hafta görmesem kafayı yerim.

Erkek: Yani ‘Bizim hayatımız böyle geçti çocuğun da bir şekilde geçer’ diyorsun.

Kadın: Onu demiyorum ama bu saatten sonra yeni bir yer, yeni bir çevre, yeni bir ülke, yeni kurallar. Hem Allah aşkına hangi ülke güvenli ki? Bak daha geçen hafta Almanya’da, Fransa’da saldırılarda bir sürü insan öldü. En güvenli ülke Norveç’ti. Orada da bir psikopat 120 küsur kişiyi öldürmedi mi? Nereye gideceğiz?

Erkek: Kanada göçmen alıyormuş. Üstelik ikimizin de iyi mesleği var. Bizi kabul ederler. Orada öyle şeyler olmuyor.

Kadın: Kanada? Delirdin mi sen? Buradaki insanlara bir şey olsa biz oradan buraya 3 günde geliriz. Hem çok soğuk bir yer orası. Sen yapabilir misin?

Erkek: Valla bu saatten sonra soğukmuş, sıcakmış o tür şeylere bakmıyorum. Artık geri kalan ömrümü rahat, güvenli ve adaletli bir ülkede yaşamak istiyorum. Oranın genç bir Başbakanı var. Politikaları çok hoşuma gidiyor. Kabinenin yarısı erkek yarısı kadın. Üstelik herkes başında bulunduğu bakanlık konusunda uzman. Mesela bilim bakanı Nobel ödüllü bir bilim adamı, spor bakanı eski bir sporcu. Adamlarda ‘iklim değişikliği’ bakanlığı bile var. Öyle her müteahhit kafasına göre istediği yere bina konduramıyor. Üstelik de çok güvenli bir ülke. Öyle saldırı, bomba, darbe gibi şeylerde olmuyor.

Kadın: Ben o kadar uzak bir yere gitmek istemiyorum.

Erkek: O zaman Yunan adalarından birine gidelim.

Kadın: Onlar zaten krizde. Hem Yunan adalarında ne yapacağız?

Erkek: Eskiden beri yemek ile ilgili bir iş yapmak istiyordum. Öyle bir şey yapabiliriz.

Kadın: Bak hayatım; eğer işinden sıkıldıysan biraz izin al. Bir Ege kasabasına gidelim mesela. Orada biraz kafamızı dinleriz.

Erkek: Senin anlamadığın şey şu; sorun benle ilgili değil. Benim dışımdaki şeyler.

Kadın: Aç değiliz, açıkta değiliz.

Erkek: Bak ‘insanoğlunun temel ihtiyaçları’ndan ikisini saydın. Sonra ne geliyor?

Kadın: Bilgi yarışması mı yapıyoruz aşkım.

Erkek: Yapmıyoruz da ondan sonra ne geliyor biliyor musun? Barınma. Ben barındığım yerde kendimi güvende hissedemiyorum.

Kadın: Geçecek hayatım. Sonuçta çok şükür darbe başarı ile atlatıldı. Bak halkımızda bilinçlendi. Halk, kendi iradesine sahip çıkmak için canlarını verdiler.

Erkek: Sorun da bu işte. Ben canımızı vermeyeceğimiz bir yerde yaşamak istiyorum.

Kadın: İnşallah ülkemizde bir gün o ülkelerden biri olacak.

Erkek:…….

Hayatım Ne Düşünüyorsun?
Dr. Deniz Arslan
Yazarımız Kim ?

Dr. Deniz Arslan