Sayfa Yükleniyor...
Deniz Arslan
Hayatımdaki tek erkek köpük ve onunla çok mutluyum dedi. Bunları söylerken yüzünde bir kızgınlık ifadesi belirmişti.
Köpük ne ya? Sevgiline böyle mi sesleniyorsun? dedim. Evet dedi omuzlarını Ne var ki? anlamında kaldırarak. Çok sadık ve evde beni dört gözle bekliyor. Beni görünce iki ayağının üstüne kalkıp şaklabanlıklar yapıyor, öpüyor, sarılıyor, bir dediğimi iki etmiyor ama en önemlisi çok sadık diye devam etti.
Nasıl gidiyor? Hayatında biri var mı? diye sormuştum.
En son görüşmemizden bu yana bayağı bir zaman geçmişti. Daha önceki görüşmemizde eşinden boşanma sürecini konuşmuş sonrasında da bir daha görüşememiştik.
Keşke ayrılmadan önce çocuk yapmış olsaydınız dedim.
Sedat çocuk yapılabilecek potansiyelde biri değildi. İyi ki de yapmamışım. Bir ömür boyu onun yüzünü görmek zorunda kalacaktım yoksa dedi.
İyi de sen evlenmeden önce bu adamı tanımadın mı? Potansiyelini ölçme şansın olmadı mı? dedim.
Ne yazık ki âşık olunca pek çok şeyi göremiyorsun. Yakın arkadaşlarımdan bazıları Bu adamın kaşı gözü oynuyor diyerek beni uyarmışlardı ama Neyse bu bana iyi bir ders oldu. Kimseye güvenmeyeceksin. Kocan bile olsa! dedi.
Daha önce görüşmemizde çekişmeli bir boşanma süreci yaşadığını söylemişti. Ancak olay henüz sıcak olduğu için kendisine detayları soramamıştım.
Sizin aranızdaki en büyük sorun neydi? dedim.
En büyük sorun onun şerefsiz olmasıydı. Ben Şirketinde hostestim biliyorsun. İyi de kazanıyordum. O da çalışıyordu güya. Ben ayın 20 günü uçuyordum. Eve geldiğimde de birbirimizi zor görüyorduk. Zaten benim pek de parayı harcamaya ne vaktim ne de ihtiyacım oluyordu. Maaş kartlarım, her şey ondaydı. Bir de bürokratik işlemleri yapabilsin diye umumi vekalet de vermiştim dedi.
Ne oldu peki? diye araya girdim.
Ne olsun aldattı beni dedi.
Gerçekten mi? Nasıl anladın aldattığını? diye sordum.
Karşıma Allah çıkardı bazı şeyleri. Ama zaten saf değilsen birinin seni aldatıp aldatmadığını anlarsın. Davranışları değişir, bahaneler, yeni alışkanlık ve hobiler, mesela telefona şifre koymalar, bakışlarından bile çözersin dedi.
Sen nasıl öğrendin? dedim.
Bunları yazmak için mi soruyorsun? dedi.
Yok canım. Yazılır mı böyle şeyler diye güldüm.
Yakın arkadaşlarım kızın bir paylaşımını görmüşler. Yanak yanağa. Kalbi temiz olunca karşına çıkartıyor Allah işte dedi üzgün şekilde.
Sonra ne yaptın peki? dedim.
Sonra ona sordum. Tabii ki her erkek gibi baştan ret etti. Tepkiler, kırıp dökmeler, küsme, kapıyı çarpıp gitme numaraları falan Ama yemedi tabii. Sonradan kabul etmek zorunda kaldı dedi.
Sonra? dedim merakla.
Sonra boşanmak istedim. O gönlümü almaya çalışıyor, romantiklikler yapıyor falan ama bir daha güvenemem diye düşündüm ve dava açtım. Ben bir sürü paramız olduğunu zannediyorum. Meğerse hepsini kadınlarla, kızlarla bir güzel yemiş. Yetmemiş birde kredi çekmiş ve bil bakalım kefil kim?
Sen dedim.
Aynen. Onun kredisini de ben ödedim. Çünkü Turizm işinde çalışıyor ve resmi bir şeyi yok dedi.
Kötü olmuş dedim.
Buna da şükür. En azından bu yaşımda fark ettim ve kurtuldum. Şimdi biraz kendime gelmeye çalışıyorum. Onun için hayatımda köpükten başka bir erkek istemiyorum. Haksız mıyım? diye göz kırptı
Haklısın valla dedim sessizce