2

Karşılıksız Sevgi Var mı?


  • Oluşturulma Tarihi : 29.05.2016 07:31
  • Güncelleme Tarihi :

‘Bence en iyisi ayrılmak. Seni de kendimi de daha fazla üzmek istemiyorum’ dedi adam.

‘Peki ama neden? Bana sebebini söyler misin?’ diye adamın gözlerinin içine bakarak adeta yalvarır gibi sordu kadın.

‘Ben, daha önce yaşadıklarımdan dolayı kimseye güvenemiyorum. Bir şey olduğunda da hemen parçaları birleştirip kafamda kuruyorum. Bu hep böyle oluyor’ dedi adam.

Gözlerini kaçırdı. Parkta oynayan çocuklara baktı.

‘Peki. Madem öyle istiyorsun, senin istediğin gibi olsun’ dedi kadın.

‘İyi o zaman. Kendine iyi bak. Görüşürüz’ dedi adam.

‘Kendime iyi bakarım merak etme. Senin o kafanda kurduğun hayali sevgilimle beraber güzel zamanlar geçiririm’ dedi kızgınlıkla kadın. Adamın uzattığı eli sıkmadan, çantasını omzuna attı, hırkasını eline alarak uzaklaştı.

 Arkasından baka kaldı adam.

Onun biraz daha ısrar edeceğini, o gece ve sabahında telefonunun neden kapalı olduğu konusunda açıklamalara devam edeceğini, ısrarlı olacağını düşünmüştü. Ama hiç de düşündüğü gibi olmadı. ‘Demek ki düşündüklerim doğru, hayatında başka birisi var. Hemen bitirmeyi kabul etti. Ya da artık beni sevmiyor. Sevse bu kadar kolay vazgeçmez, ısrar ederdi’ diye düşündü.

Deniz kenarındaki bankta oturdu. Oltasını denize atıp sabırla, ısrarla o oltanın hareket etmesini bekleyen adamlara gözü takıldı. ‘Ben hiçbir zaman onlar kadar sabırlı olamadım’ diye düşündü.  Kalktı, evine doğru yavaş adımlarla yürümeye başladı. Yolda hal hatır soranlara her zaman ki gibi, ‘İyiyim, iyiyim. Gayet iyi. Her şey yolunda daha ne olsun. Sen nasılsın?’ diyordu gülerek.

Duygularını belli etmeme konusunda çok iyi olduğunu çevresindeki insanlar.  En üzgün olduğu zamanlarda bile her zamanki gibi durmayı başarabiliyordu.

‘Senin gibi olmayı ne çok isterdim’ demişti bir gün giden kadın.

‘Nasıl yani?’ diye merakla sormuştu.

‘Yani duygularını belli etmeyen biri olmayı’ demişti.

Cevap vermeden, sadece gülümseyerek kadının yüzüne bakıp, ‘Bu durumdan bende çok mutlu değilim’ demişti.

‘Ben de mutlu değilim’ demişti kadın yanından kalkarken.

Bunları düşünürken telefonu çaldı. Düşüncelerden sıyrıldı.  ‘İyi insan lafının üstüne gelirmiş’ dedi açarken.

‘Ya da it ve çomak meselesini mi?’ diye kahkahayı attı karşıdaki.

‘Hiç olur mu öyle şey? Sen benim en zor zamanlarımda açılabildiğim tek insansın’ dedi.

‘Eee anlat bakalım’ dedi arkadaşı.

 ‘Ayrıldık’ diye başlayıp neden tartıştıklarını, sonunda nasıl ayrıldıklarını uzun uzun anlattı.

‘Kızın telefonu birkaç saat kapalı kalmış diye mi bunca problem?’ Bence sen artık gerçekten de bir psikologa görünmelisin. Çok geç değil hiçbir şey için. İnsanlara güvenmeyi öğrenmelisin’ dedi arkadaşı.

‘Psikolog bana nasıl yardım edecek ki? Kızın o saatte ne yaptığını gösteren kamera görüntüsü nü mü bulacak?’ diye düşündü o esnada. Ancak içinden geçenleri arkadaşına söylemedi.

İçinden geçen pek çok şeyi birçok kişiye söyleyemediği gibi.

Biraz daha sohbet edip vedalaştılar.

Eve geldi. Kapıda kendisini bekleyen siyah kırçıllı turuncu kedi miyavlayarak ayaklarına sürtündü. ‘Gel bakalım beni karşılıksız seven tek yaratık’ diye onu sevdi. Kedi miyavlamaya devam edince onun yemek saatinin gelmiş olduğunu hatırladı.

‘Demek sen de yemek için bana yaltaklanıyorsun’ diye elinden yere bıraktı. Kediye yemeğini verirken ‘Bu dünyada karşılıksız sevgi yok bence’ diye düşündü.

Karşılıksız Sevgi Var mı?
Dr. Deniz Arslan
Yazarımız Kim ?

Dr. Deniz Arslan