Sayfa Yükleniyor...
Geçenlerde bir arkadaşımla konuşuyoruz. Konu döndü dolaştı benim bu köşe yazarlığı mevzusuna geldi. Aramızda şöyle bir diyalog geçti;
Arkadaşım: Her gün konu bulmak zor olmuyor mu?
Ben: Zor tabi ama yazacak konu bulamazsam seni yazarım
Arkadaşım: Aman aman gözünü seveyim benden bahsetme.
Ben: Niye?
Arkadaşım: Burası Türkiye. Herkes farklı algılayabilir
Ben: Senin farklı algılanacak neyin var ki?
Arkadaşım: Bak Denizcim. Sen bu işlerde yenisin. Herkesi kendin gibi düşünüyorsun ama değil. Herkesin kendi yaşadıklarına kurduğu bir dünyası var. Onun dünyasında iyiler, kötüler, sevdikleri sevmedikleri var. Sen ne yazarsan yaz o kendi penceresinden sana bakacaktır. Yaftalayacaktır
Ben: Nasıl yani biraz daha somut örnek versene
Arkadaşım: Şöyle anlatayım. Sen Barış dersin farklı görüşteki insanlar seni Örgüt sempatizanı der, Ülkemi seviyorum dersin bazıları faşist der, Dinimi, ibadet etmeyi seviyorum dersin, bazıları yobaz der, Atatürkü ve yaptıklarını seviyorum dersin bazıları Ulusalcı der, Hz. Aliyi seviyorum dersin, bazıları Alevi der, Sen Bu ülkede her şey var yiyelim, içelim, eğlenelim, niye kavga ediyoruz dersin bazıları Lümpen der sana.
Ben: Abi her şeyi anladım da bu lümpen ne ola ki? Sakın Faşo ağadaki gibi bir şey olmasın bu. Yani üzersin beni
Arkadaşım: Faşo ağadaki şey ne?
Ben: Abi Hani Feyzo diye bir maraba var. Ağa baskısına başkaldırıp, çalışmak için gittiği İstanbulda duvar yazılarında gördüğü gibi duvara Faşo Ağa diye yazıyor ya
Arkadaşım: Eee?
Ben: Sonra Maho ağa has adamı Bilo ile köyü gezerken bu yazıyı görür ve Ula bu faşo ne olaki diye sorar. Has adamı Bilo da kelimeyi tam bilmemekle beraber ağayı daha da kızdırmak ve köyün güzel kızı Güloya sahip olmak için mücadele ettiği rakibi Feyzoyu köyden atmak için Ağam faşo i gibi p gibi bir şey diye tercüme eder. Olayı daha da dramatize etmek ve Maho ağayı daha fazla kızdırmak içinde baş ve işaret parmağını yuvarlak yaparak aha böyle yani diye gösterir. Cinsiyetinin sorgulandığını düşünen ağa da a o kızgınlıkla Feyzoyu Kovirem ulan seni diye köyden kovar
Bir kahkaha attı karşımdaki arkadaşım.
Arkadaşım: Yok yok. Lümpenin öyle bir anlamı yok
Ben: Hani bileyim de. Zaten son zamanlarda üzerimde böyle bir şüphe oluştu
Arkadaşım: Nasıl yani?
Ben: Ya geçenlerde Gay, lezbiyen ve biseksüeller yürüyüş yapmıştı ve polis TOMAlar ile müdahale etmişti ya
Arkadaşım: Ee?
Ben: E si o zaman bende bununla ilgili bir yazı yazmıştım
Arkadaşım: Ne yazmıştın merak ettim
Ben: Abi yazı benim Face sayfamda GayToma ve Gül diye var. Bir ara bakarsın. Özetle şöyle diyeyim. İnsanları Gay, lezbiyen ya da başka bir şey diye yargılamamak lazım. O onların özel hayatı. İlle de sende gay olacaksın diye kimse bizi zorlamadığı sürece herkes dilediğince yaşama özgürlüğüne sahip olmalı demiştim. Sonra bir sürü kişi Abi hayrola diye alaycı bir şekilde sormuştu. Ondan bahsediyorum.
Bir kahkaha daha attı.
Sonra İlahi Deniz ya. Yok be. Bunun böyle bir anlamı yok diye devam etti.
Ben: Abi merakta bıraktın ne ki bu lümpen?
Arkadaşım: Bak Denizcim bizim sorunumuz bu işte. Hiç okumuyoruz. Merak etmiyoruz. Okumayan insan üretemez. Zaten günümüzde kimse bizim üretmemizi istemiyor ki. Tüketmemizi istiyorlar. Tüketelim ve onlar kazansın. Şimdi bir şey diyeceğim sen bunu da yazıp başımı belaya sokarsın.
Ben: Valla yazmayacağım. Söyle
Arkadaşım: Bak biz okumamaktan kavga ederken birileri bizim orduya gece görüş dürbünü, karşı tarafa da gece görüş dürbününde görünmemeyi sağlayan kıyafet satıyor. Biz birbirimizi tüketirken birileri üretiyor.
Biraz düşüncelere daldı. Neyse Deniz sende oku. Git bak lümpenin anlamına dedi ve gitti.
Arkasından kafamda oku, oku, oku diyen bir ses bırakarak. Ben baktım lümpenin anlamına. Merak eden de baksın, okusun.