Sayfa Yükleniyor...
Bu günlerde çok şanssızım.
Elimi attığım çeşme kuruyor derler ya öyle bir şey.
Mesela Neden evlenmiyorsun? diye sık sık soran bir arkadaşıma Tamam. Pes ediyorum. Birini bul, söz evleneceğim dedim.
Geçenlerde sevinçle yanıma geldi. Gülümseyerek başını sallayıp Bil bakalım ne oldu? dedi göz kırparak.
Hayrola Bahçeli bir şeye evet mi dedi yoksa dedim
Evet. Biri evet dedi ama yanlış kişiyi tahmin ettin dedi.
Bir gözümü kapatıp elimi çeneme götürdüm. Hımmm. Ne olmuş olabilir ki acaba? diye düşündüm.
Neyse seni daha fazla merakta bırakmayayım. Sana birini buldum. Senin Whatsapp resmini gösterdim. Bayıldı, bayıldı dedi.
Söylemesi ayıptır, Whatssapp resmim son derece karizmatiktir. Yazın Kitesurf yaptığım dönemden kalma bir resim var. Gerçi daracık sörf elbisesinin içine girmek için bayağı bir çaba göstermiştim ama elbise korse gibi sıkmış olduğundan erkeklerin zenginlik belirtisi, ya da Türk kası dedikleri göbeğimi de içeri sokmuş. O yüzden çok fit görünüyorum o resimde.
Uzun zamandır aynı resim var. Çok da beğeni aldığı için değiştirmek de istemedim.
Keşke o fotoğrafı göstermeseydin ya. Biraz göbek oldu son zamanlarda. Biliyorsun sürekli oturuyoruz. Birde bu yazı çizi işine girdim. Bilgisayarın başında çok vakit geçiriyorum dedim.
Sorun yok bence. Şimdi de çok formdasın dedi.
Peki o nasıl bir kız? dedim heyecanla.
Sen nasıl kadınlardan hoşlanırsın? dedi
Valla nefes alsın da ne olursa olsun diye muzip bir cevap veresim geldi ama arkadaşın hem eli ağırdı, hem de cüsse olarak Koca Yusufa rakip çıkabilirdi.
Yemedi tabi.
Yani ne bileyim ya, iyi biri olsun işte dedim.
Bu kadar mı? dedi.
1.75 cm boyu olsun, ölçüleri 120-60-90 olsun, sarışın olsun, iyi bir işi olsun, kendi parasını kendi kazansın ama bana ben de para kazanıyorum ben ne yapıyorsam aynısını yapacaksın demesin, benden önce evde olsun, gittiğimde makyajlı olarak beni karşılasın, öyle pijama, kirli tişörtle çıkmasın, iyi yemek yapsın, iyi bulaşık yıkasın, yemekten sonra güzel çay yapsın, çayın yanında tatlı yapsın, benim sevdiğim dizileri, filmleri, programları sevsin, ben onları izlerken benim saçlarımı okşasın, yatakta da iyi olsun, öyle baş ağrısı, sırt ağrısı, gibi bahaneleri olmasın, sabah kalksın bana kaşarlı, sucuklu tost hazırlasın, yanına domates, maydanoz, roka, marul dilimleri koysun, kıyafetlerim ütülenmiş ve temiz olsun, ev temizliği benim için çok önemlidir benim şu anki evim öyle olmasa da, hayalim böyle bir evde yaşamak tabiî ki), anaç olsun, çocuk yapsın, çocukla beraber öteki odada yatsın, gece süt verirken beni uyandırmasın diye düşünüyorken Koca Yusufun Kel Aliçoya attığı gibi bir dirsek ile kolumda bir uyuşma oldu. Kendime geldim.
Kızı mı düşünüyorsun? dedi
Evet dedim
Instagramdan resimlerini gösterdi. Ancak daha önceden bu konuda tecrübeli biri olarak Ya bu face, instagram resimleri gerçekle pek de örtüşmüyor. Bir sürü filtrelerden, işlemlerden geçiyor buraya konulmadan önce dedim.
Yok be. Bu kız öyle değil. Bak hiç makyajsız resmi dedi bir başka resmini göstererek.
Baktım. Fena değildi.
Tamam, peki tanışalım o zaman dedim.
Yalnız kızın annesi hasta, memleketine gitti. 3-5 güne gelir dedi.
Ne yapalım, bekleyeceğiz mecbur dedim.
Bu gün o arkadaşım yanıma geldi. Suratı asıktı.
Sana kötü bir haberim var dedi.
Eyvah facebook mu kapandı yine? dedim.
Ooff, senin bu esprilerin beni öldürecek dedi.
Peki, sustum hemen anlat dedim.
Ya senle tanıştıracağım kız var ya dedi durdu. Sanki dünya durdu benim içinde.
Ayağını burkmuş, alçıya almışlar. Üç hafta sonra gelecek dedi.
Bende şans olsa diye dişlerimi gıcırdattım.
Yani ne yapsam da bu şanssızlığı kırsam ki?
Önerisi olan