Sayfa Yükleniyor...
Baba: Ben senin o adamla evliliğini onaylamıyorum.
Kız: Neden?
Baba: Çünkü siz birbirinize göre değilsiniz.
Kız: Ama biz 2 yıldır görüşüyoruz ve çok iyi anlaşıyoruz. Eminim ki sizde tanısanız seveceksiniz.
Baba: Bak kızım sen şu anda öyle düşünüyor olabilirsin ama sonuçta bizim kökenimiz ile onların kökenleri birbirinden çok farklı. Üstelik mezheplerimiz bile aynı değil.
Kız: Babacığım benim için insanların kökeni, dini, mezhebi hiç önemli değil.
Baba: Yavrum sen öyle düşünüyorsun ama evlenince durum değişir. Mesela çocuğu neye göre büyüteceksiniz?
Kız: Babacığım çocuktan önce bizim anlaşmamız, birbirimizi sevmemiz daha önemli değil mi? Yani çocuğumuzun mezhebi ya da kökeni aynı olsun diye mutsuz bir evlilik mi yapmamı istersiniz?
Baba: Bak kızım, geleneklerimiz, göreneklerimiz, yemeklerimiz, birbirimize davranışlarımız bile farklı. Şu an her şeyi tozpembe görüyorsun. Ama zamanla her şey değişecek. O zaman bana hak vereceksin.
Kız: Babacığım Serdar modern birisi. Ayrıca okumuş, kültürlü ve kendini geliştirmiş birisi. Ailesinin yaşantısına göre yaşayan biri değil.
Baba: Ama ne olursa olsun o geleneklere göre yetişmiş birisi. Sonuçta biz seni çok rahat büyüttük. Giyimine, kuşamına, gezmene, tozmana karışmadık. Onların yetiştirme tarzları farklı. Sen bunlara katlanabilecek misin?
Kız: Babacığım; Serdar tahmin ettiğin gibi birisi değil bak tanıştırayım, görün, sonra tekrar konuşuruz.
Kız, evlenmek istediği kişiyi ailesiyle tanıştırdıktan sonra onların görüşlerini merak etmektedir.
Kız: Serdarı nasıl buldunuz?
Babası: Kızım sana göre yaşlı değil mi biraz?
Kız: Babacığım aramızda 12 yaş fark var.
Babası: Yani benden 9 yaş daha küçük. Neredeyse benim yaşımdaki adama kızımı veriyorum.
Kız: Babacığım ben çocuk değilim. 28 yaşında bir insanım. Artık ne istediğime karar verebilecek yaşta olduğumu zannediyorum. Hem 12 yıl çok mu fazla? Sen değil miydin Erkek biraz geç olgunlaşır, arada yaş farkı olmalıdır diyen?
Baba: Kızım hadi yaşı tamam diyelim. Bir kere bile seni sevdiğini söylemedi. Su isterken bile Merve su dedi. Hizmetçi mi var karşısında.
Kız: Babacığım sonuçta onlar biraz muhafazakar bir aile de yetişmiş. Öyle rahat rahat ifade edemiyor kendini.
Baba: Biz düğün yapmayı düşünmüyoruz? Ne demek? Kime sordunuz? Bizim fikrimizi aldınız mı?
Kız: Babacığım; Serdar daha yeni ev aldı. Onun taksitleri var ayrıca kardeşlerini de okutuyor. Biz aramızda bu meseleyi konuştuk. Düğün yapmayı düşünmüyoruz.
Baba: Olmaz öyle şey efendim. Ben Kızına bir düğün yaptırmadan evlendirdi dedirtmem kendime. Ben düğünsüz kızımı vermem.
Kız: Babacığım Serdarın ailesi zaten düğün istemiyor. Onlar mevlid okutmak istiyorlardı. Onu da istemedik.
Baba: Kızım seni kime veriyoruz? Telli duvaklı gelin edelim derken mevlid de neymiş? Ben istemiyorum.
Kız: Baba ben Serdarı seviyorum ve evlenmek istiyorum.
Baba: Ben istemiyorum ve beni ezip geçersen seni evlatlıktan ret ederim.
Kız: Baba lütfen böyle yapma. Benim mutlu olmamı istemiyor musun? Senin duanı almak arkamda olduğunu bilmek istiyorum. Siz ailemsiniz.
Baba: Kızım ben son sözümü söyledim. Ona göre düşün, taşın kararını ver.
Kız: Peki baba. Nasıl isterseniz.
Der ve evden çıkar