2

Suriyeli Hastadan Aldığım Ders


  • Oluşturulma Tarihi : 05.03.2016 08:21
  • Güncelleme Tarihi :

Bir lisan bir insan diye boşuna dememişler. Son günlerde bildiğim ‘Arapça’ lisanından dolayı bir değil birçok Suriyeli hasta bana geliyor. Dün sabah gelen 24 yaşındaki erkek hasta ile Arapça konuşmaya başladım. ‘Abi ben Türkçe biliyorum’ dedi. Şaşırdım.

‘Sen kaç yıldır Türkiye’desin?’ dedim. ‘Üç yıl oldu abi’ dedi. ‘Herkes Avrupa’ya gitti. Sen niye gitmedin?’ dedim. ‘Avrupa kötü. Benim amca oğlu gitti. ‘Havalar ısınsın geri geleceğim’ diyor. Burada devlet yardım yapıyor. Orada yardım yok. Hava soğuk, durumları perişan’ dedi. ‘Burada devlet yardım yapıyor mu?’ dedim. ‘Evet abi yardım yapıyor. Ama sadece devlet değil insanlar da yardım yapıyor. Sonuçta din kardeşi’ dedi.

‘Ama orada çatışanlar da din kardeşi. Niye birbirinize girdiniz? ‘Devlet Sünnilerin üzerinde baskı yapıyordu, rahat ibadet edemiyorlardı’ diyorlar doğru mu?’ dedim. ‘Abi yalan. Biz Halep’te yaşıyorduk. Ben Sünni Arap’ım. Petrol bedavaydı, ilaç bedavaydı, tedavi bedavaydı, hasta olduğunda devlet maaşını veriyor, isteyen istediği gibi ibadetini yapıyordu. Her şey güzeldi’ dedi.

‘Yani sorun yoktu diyorsun’ dedim. ‘Hayır abi. sorun yoktu’ dedi. ‘Peki o zaman neden kavga var?’ dedim. ‘Petrol. Suriye’de çok petrol var. Biz petrolü neredeyse bedava alıyorduk. O kadar çoktu. Bunun için Suriyeliler değil dışarıdaki devletler kavga ediyorlar. Her birisi bir örgüte yardım ediyor. İŞID, El kaide, Nursa, El Ensar İslam’ dedi. ‘Ortalık karışık desene’ dedim. ‘Çok karışık abi’ dedi.

‘Savaş bitince dönecek misin?’ dedim. ‘Abi savaş bitmez yakın zamanda. Biz tüm aile Türkiye’ye yerleştik. Benim işim de var. Mutluyuz burada’ dedi. ‘Ne iş yapıyorsun?’ dedim. ‘Isıtma soğutma işi’ dedi. ‘Suriye’de de mesleğin bu muydu?’ dedim.

‘Yok abi. Burada öğrendim. İki yıldır aynı işte çalışıyorum. 1400 lira maaş alıyorum. Memnunum. Ama işim zor’ dedi. ‘Türkçeyi güzel öğrenmişsin’ dedim. ‘Abi işteki Türk arkadaşlarım öğrettiler. Ben Kürtçe de öğrendim’ dedi. ‘Kürtçeyi neden öğrendin?’ dedim. ‘Abi benim patron Kürt, ev sahibi Kürt, komşular Kürt. Mecbur öğrendim’ dedi. Güldüm. ‘Ne kadar kira veriyorsun?’ dedim. ‘Abi 400. Ama Allah’ı var ev sahibi bazen almıyor kirayı. ‘Kendinize harcayın’ diyor’ dedi.

Konuştuğumuzdan beri ilk defa başını önüne eğdi. ‘Özlüyor musun memleketini?’ dedim. ‘Abi özlemez mi insan. Orada her şeyimiz vardı. Ev, iş, aş… Her şey gitti. Her şeyi bırakıp canımız için kaçtık’ dedi.

Yıllardır merak ettiğim ve kimseye soramadığım soruyu ona sordum. ‘Peki niye savaşmadınız?’ dedim

‘Abi kime karşı savaşacaktık? İsrail olsa, başka bir devlet olsa, hepimiz silahımızı alır cepheye giderdik. Ama düşman kim? Karşındaki de kardeşin, arkadaşın, yıllarca beraber yaşamışız. Birbirimizi mi öldürelim?’ dedi.

Diyecek hiçbir şey bulamadım. ‘Keşke bizde çok geç olmadan bunu öğrensek’ dedim sessizce. ‘Abi ne dedin?’ diye sordu.

‘Mesela uzun be Mustafa. Senin şikayetin neydi hele anlat bakalım’ dedim ve esas konumuza döndük.

Hayatta alınacak ne çok ders var. Görmesini bilene…

Suriyeli Hastadan Aldığım Ders
Dr. Deniz Arslan
Yazarımız Kim ?

Dr. Deniz Arslan