Sayfa Yükleniyor...
Bir lisan bir insan diye boşuna dememişler. Son günlerde bildiğim Arapça lisanından dolayı bir değil birçok Suriyeli hasta bana geliyor. Dün sabah gelen 24 yaşındaki erkek hasta ile Arapça konuşmaya başladım. Abi ben Türkçe biliyorum dedi. Şaşırdım.
Sen kaç yıldır Türkiyedesin? dedim. Üç yıl oldu abi dedi. Herkes Avrupaya gitti. Sen niye gitmedin? dedim. Avrupa kötü. Benim amca oğlu gitti. Havalar ısınsın geri geleceğim diyor. Burada devlet yardım yapıyor. Orada yardım yok. Hava soğuk, durumları perişan dedi. Burada devlet yardım yapıyor mu? dedim. Evet abi yardım yapıyor. Ama sadece devlet değil insanlar da yardım yapıyor. Sonuçta din kardeşi dedi.
Ama orada çatışanlar da din kardeşi. Niye birbirinize girdiniz? Devlet Sünnilerin üzerinde baskı yapıyordu, rahat ibadet edemiyorlardı diyorlar doğru mu? dedim. Abi yalan. Biz Halepte yaşıyorduk. Ben Sünni Arapım. Petrol bedavaydı, ilaç bedavaydı, tedavi bedavaydı, hasta olduğunda devlet maaşını veriyor, isteyen istediği gibi ibadetini yapıyordu. Her şey güzeldi dedi.
Yani sorun yoktu diyorsun dedim. Hayır abi. sorun yoktu dedi. Peki o zaman neden kavga var? dedim. Petrol. Suriyede çok petrol var. Biz petrolü neredeyse bedava alıyorduk. O kadar çoktu. Bunun için Suriyeliler değil dışarıdaki devletler kavga ediyorlar. Her birisi bir örgüte yardım ediyor. İŞID, El kaide, Nursa, El Ensar İslam dedi. Ortalık karışık desene dedim. Çok karışık abi dedi.
Savaş bitince dönecek misin? dedim. Abi savaş bitmez yakın zamanda. Biz tüm aile Türkiyeye yerleştik. Benim işim de var. Mutluyuz burada dedi. Ne iş yapıyorsun? dedim. Isıtma soğutma işi dedi. Suriyede de mesleğin bu muydu? dedim.
Yok abi. Burada öğrendim. İki yıldır aynı işte çalışıyorum. 1400 lira maaş alıyorum. Memnunum. Ama işim zor dedi. Türkçeyi güzel öğrenmişsin dedim. Abi işteki Türk arkadaşlarım öğrettiler. Ben Kürtçe de öğrendim dedi. Kürtçeyi neden öğrendin? dedim. Abi benim patron Kürt, ev sahibi Kürt, komşular Kürt. Mecbur öğrendim dedi. Güldüm. Ne kadar kira veriyorsun? dedim. Abi 400. Ama Allahı var ev sahibi bazen almıyor kirayı. Kendinize harcayın diyor dedi.
Konuştuğumuzdan beri ilk defa başını önüne eğdi. Özlüyor musun memleketini? dedim. Abi özlemez mi insan. Orada her şeyimiz vardı. Ev, iş, aş Her şey gitti. Her şeyi bırakıp canımız için kaçtık dedi.
Yıllardır merak ettiğim ve kimseye soramadığım soruyu ona sordum. Peki niye savaşmadınız? dedim
Abi kime karşı savaşacaktık? İsrail olsa, başka bir devlet olsa, hepimiz silahımızı alır cepheye giderdik. Ama düşman kim? Karşındaki de kardeşin, arkadaşın, yıllarca beraber yaşamışız. Birbirimizi mi öldürelim? dedi.
Diyecek hiçbir şey bulamadım. Keşke bizde çok geç olmadan bunu öğrensek dedim sessizce. Abi ne dedin? diye sordu.
Mesela uzun be Mustafa. Senin şikayetin neydi hele anlat bakalım dedim ve esas konumuza döndük.
Hayatta alınacak ne çok ders var. Görmesini bilene