Sayfa Yükleniyor...
İnsan ve Din
DR. M. ZEKİ UYANIK
Allaha kulluk etmek, Ona bir fayda sağlamak için değildir. Çünkü Onun hiçbir şeye ihtiyacı yoktur. Kulluk edeni, başkasına kul köle olmaktan kurtarmak, hür kılmak, kendini ve dolayısıyla Rabbini tanımak içindir aynı zamanda kulu ahiret gününde cennete almak içindir.
İnsanı yaratmayı Allah murat etmiş ve onu imtihan etmek için onun önüne böyle bir hedef koymuştur. İnsan hür iradesiyle bu hedefe doğru da koşabilir, başka hedeflere de yönelebilir; bu yönelişlerin hem dünyada hem de ebedi âlemde karşılığını görür, neticesini elde eder. Zira İslam inancına göre zerre nispetinde iyilik yapan mükafatını zerre nispetinde de kötülük yapan Allah affetmese cezasını görür.
Başı açık olan kadının evine melekler girmez mi?
Müslüman bir kadın kendisine dinen yabancı olan erkeklerin yanında her zaman ve her yerde başını örtmek zorundadır. Ama kadınların arasında veya evde babasının, erkek kardeşlerinin, amca veya dayısının, kayınpederinin yanında başını örtmek zorunda değildir. Çünkü bunlarla evlenmesi caiz değildir. Dolayısıyla bunlara karşı saçını açmasında bir sakınca yoktur.
Nitekim Allah Teâlâ Nur Suresinin 31. ayetinde mealen şöyle buyurmaktadır: Mümin kadınlara söyle: Gözlerini haramdan sakınsınlar, iffetlerini korusunlar, kendiliğinden görünen kısım dışında süslerini göstermesinler; başörtülerini yakalarının üzerini de kapayacak şekilde salsınlar. Babaları, kayınpederleri, oğulları, kocalarının oğulları, kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), cariyeler, erkekliği kalmamış tabiler (yani yardıma muhtaç hale gelmiş ve erkekliği kalmamış yoksul ve düşkünler) ya da kadınların mahrem yerlerini henüz anlayacak çağa gelmemiş çocuklardan başkasına süslerini göstermesinler. Gizli güzelliklerinin belli olması için ayaklarını vurmasınlar.
Kadınların evin içinde namahrem bir kimse yoksa yani yabancı bir kişi yoksa başlarının açık kalmasında bir sakınca yoktur. Sakınca olmadığı gibi aynı zamanda meleklerin eve girmesine de engel değildir. Yani kadın başı açık olduğunda melekler eve girer.
Çocukların sünnet olması ne zamandan beri vardır?
Sünnet olmak Hz. İbrahimden gelen bir adettir ki Hz. İbrahim sünnet olma emrini aldığında 120 yaşındaydı ve o yaşta sünnet olmuştur. Nitekim sevgili Peygamberimiz bu hususta şöyle buyurmaktadır: Hiç kuşkusuz ilk misafir edinen ve ilk kez sünnet olan Hz. İbrahim'dir (Muvatta, Sıfatu'n-Nebî', 4).
Sünnet olmak ondan sonra bütün peygamberlerde ve onlara uyanlarda devam etmiş, Peygamberimiz, peygamber olarak gönderilinceye kadar sürüp gitmiştir. Efendimizin döneminde de bu sünnet varlığını sürdürmüştür ki peygamberimiz sünnet olma ile ilgili olarak şöyle buyurmuştur: Dört şey var ki, bunlar peygamberlerin sünnetlerindendir. Sünnet olmak, güzel koku sürünmek, misvak kullanmak ve evlenmek.
Sünnet olmak, İslam inancında vacip mi sünnet mi diye İslam alimleri arasında tartışılmıştır. Bazı alimler ve dolayısıyla mezhepler sünnet olmak vacip derken, bazıları da sünnettir demişlerdir. Bundan hareketle Şafiî mezhebinde erkeğin sünnet olması vaciptir. Hanefî mezhebine göre ise erkeğin, sünnet olması sünnettir.
Hattabî bu hususta şunu söyler: Sünnet olmak fiili her ne kadar öteki sünnetler arasında sayılıyorsa da ilim adamlarından birçoğuna göre vaciptir. Çünkü sünnet olmak hem dinin ve hem dindarlığın şiarıdır. Müslüman kimsenin kafirden ayırt edilmesi buna bağlıdır. Savaş alanında öldürülenler arasında sünnetli bir kimseye rastlanılırsa, diğeri de sünnetsiz bulunursa, böyle bir durumda sünnetli kimse üzerine namaz kılınır, defni sağlanır. İslam kabristanına gömülür. Sünnet olmak ister vacip olsun ister sünnet olsun Müslümanların yaşattığı güzel bir adet ve gelenektir.
Günün Ayeti
Ey iman edenler hayır işleyin ki kurtuluşa eresiniz.
Günün Hadisi
Kim, (din) kardeşinin ırz ve namusunu onu gıybet edene karşı savunursa, Allah da kıyamet günü o kimseyi cehennemden korur.
(Tirmizi, Birr 20)
Günün Sözü
Dünya gözü ile bakan, yüzü; gönül gözü ile bakan, özü görür.
Hz. Mevlana
Günün Duası
Allahım bizi nimet verdiğinde şükreden vermediğin de ise sabreden kullarından eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Beytü'l-Ma'mûr nedir?
Yedinci semada melekler için inşa edilmiş, bir geleni bir daha gelmemek üzere her gün yetmiş bin meleğin ziyaret edip ibadet ettiği bir mabeddir.
Günün Nüktesi
Bana bir nasihat et
İbn-i Semmâk, Abbasî halifesinin huzuruna girdi. Halife bir bardak ile su içiyordu. Bu sırada Halife İbn-i Semmâka:
Bana öğüt ver dedi. İbn-i Semmâk:
Sen şiddetli susuzluğa yakalansan ve bu susuzluktan dolayı ölecek olsan ve bu suyu ancak bütün servetin karşılığında sana verecek olsalar ne yapardın? diye sordu.
Halife:
Bütün servetimi verir, bu suyu alırdım, dedi. Bunun üzerine İbn-i Semmâk:
O halde bir bardak su değerinde olan servetinle daha ne böbürlenip duruyorsun dedi.