2

Çalışan ve maaşı olan bir bayan kendi parasından kocasından habersiz olarak ailesine para yardımı yapması caiz midir?


  • Oluşturulma Tarihi : 05.09.2014 08:13
  • Güncelleme Tarihi :
Çalışan ve maaşı olan bir bayan kendi parasından kocasından habersiz olarak ailesine para yardımı yapması caiz midir?

İslam’da mal hürriyeti vardır. Yani erkeğin kazandığı malı kendisine, kadının kazandığı mal kendinedir.  İslam’a göre herkes kendi malının sahibi ve tasarruf yetkilisi olduğundan ne kocanın ne de bir başkasının kadının malını nereye, nasıl ve ne kadar harcaması gerektiği gibi konularda karışma hakkı yoktur. Kadın dilerse malı yer, dilerse dağıtır, dilerse kocasına veya bir başkasına verir. Kimse bu konuda onu zorlayamaz. Kocanın o mal üzerinde bir yetkisi yoktur. Nitekim Allah'u Teâlâ  bu hususta mealen şöyle buyurmaktadır:

 “Müminler! Kendilerinden hoşlanmadığınız halde kadınlara mirasçı olmaya kalkmanız size helal değildir. Onlara verdiğinizden geri almak için baskı da yapmayın; ispatlanabilir bir fuhuş yapmış olurlarsa o başka. Onlarla marufa uygun geçinin. Eğer onlardan hoşlanmadıysanız bakarsınız ki, siz bir şeyden hoşlanmıyorsunuz ama Allah onda bir çok hayırlar yaratacak olabilir.” (Nisa 4/19)

 Dolayısıyla erkeğin malı erkeğin, Kadının malı kadınındır. Mal kadının olunca kocanın o mal üzerinde bir yetkisi yoktur.

Kadın dileği şekilde dilediği yere harcar ne kocanın ne de bir başkasının karışma hakkı yoktur. Ama hüküm bu olmakla beraber karı koca olduklarından ve ortak bir hayatı paylaştıklarından dolayı birbirilerinin fikrini ve rızasını alarak harcama yapmaları daha doğrudur.

Sineksavar ile sivrisinekleri öldürmek caiz midir?

İnsanlara zarar vermediği sürece hayvanlar öldürülemez. Bu sebeple insanlar karınca, kedi, kuş… gibi hayvanların olduğu yerlerde onlara zarar vermemek için oldukça itinalı davranmalıdırlar.

 Ancak bu hayvanlar ya da sinekler bulunduğu yerde, insanlara doğrudan ya da dolaylı bir şekilde zararlı hale gelmişlerse öldürülmeleri caizdir. Örneğin: Eğer ki karıncalar mutfağa girmiş yemeğin içeceğin içine düşecek duruma gelmişse öldürülmelerinde dinen bir sakınca yoktur.

Aynı şekilde sineklerde kişinin yemeğine içmesine karışıyorsa, oturmasına yatmasına engel oluyorsa tabiî ki öldürülebilir. Ancak öldürmeden önce şu yol takip edilmelidir.

 Öncelikle evdeki canlıları öldürmeden dışarı atmanın yollarını arayacağız. Her canlının hayatını korumaya gayret göstereceğiz.

Fakat bu mümkün değilse o zaman onları ister elimizle ister bir başka araçla öldürmemiz caizdir.

Bebeklerin göbek bağı kesildikten sonra ne yapılmalıdır?

İnsanoğlu eşrefi mahlukattır. İnsan, yaratılmışların en şereflisi olunca onun bütün organları ve parçaları da mükerrem ve saygıya değerdir.

Göbek bağı da her ne kadar atılması gereken ya da önemsiz gibi görünen bir insan parçası da olsa en nihayetinde yaratılmışların en üstünü olan insanın bir parçasıdır. Durum bu olunca göbek bağı kesildiğinde müsait bir yere gömülmelidir.

Ancak halk arasında var olan göbek bağının gömüleceği yerin bebeğe etki edeceğine dair inancın İslam dininde yeri yoktur. Bu tarz düşünceler daha çok batıl ve hurafe olan inançlardır.

 Bebeğin ahlaki özellikleri ailesinden ve çevresinden edineceği eğitim ve izlenimlerle oluşur. Durum bu olunca bilelerin bebeğin göbek bağından önce çocuklarına nasıl bir eğitim vereceklerini düşünmeleri gerekmektedir.

 Günün Ayeti

 Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve artık faizin peşini bırakın, eğer gerçekten müminler iseniz. Eğer böyle yapmazsanız, o zaman Allah ve Resulü tarafından size savaş açılmış olduğunubilin

 (Bakara 278-279)

 Günün Hadisi

 "Zulümden sakının! Çünkü zulüm, kıyamet günü (zalimi cehenneme sevkeden) zifiri karanlıklar olacaktır."

 ( Müslim, "Birr",56)

Günün Sözü

 Üç şeyi kötü günlerinde dene, dostunu, eşini ve sabrını.

 Günün Duası

 Rabbimiz, bize dünyada iyilik ver, ahirette de iyilik ver ve bizi ateş azabından koru!

 (Bakara, 201.)

Bunları biliyor muyuz?

 Nezir Nedir?

 Dinen mükellef olmadığı halde, kişinin farz veya vacip türünden bir ibadeti yapacağına dair Allâh'a söz vermesine denir. Nezir, ferdin, arzu ettiğine kavuşmak, korktuğundan sakınmak hususunda Allâh'ın yardım ve desteğini sağlamak amacıyla, kendiliğinden birtakım dinî mükellefiyetler altına girmesi olarak yorumlanabilir.

 Günün Nüktesi

 Elveda Elhamra elveda Endülüs...

 Son Endülüs (İspanya) Emevi Devleti'nin hükümdarı Ebu Abdullah Muhammed XII. 1492 yılında Endülüs devletini tarihin karanlıklarına götüren Elhamra kararnamesini kabul ederek, sarayı İspanya Kralı II. Fernando ve Kraliçe Isabella’ya teslim etmişti.

 2 Ocak 1492 sabahı  Kardinal Don Pedro de Mendoza, elhamra Sarayı'nın batısında Alcazaba denilen eski kalenin yelken kulesine gümüş haç dikerek, İspanya'da Müslüman hâkimiyetinin sona erdiğini ilan eder.

Endülüs'ü terk etmek için yola koyulan Ebu Abdullah, Granada’nın Padul dağlarına bakan eteklerinden son kez elhamra Sarayına bakar.

O gün yola  koyulan  Ebu Abdullah tamda o gün bir kayanın üzerine çıkar ve Elhamra’ya son kez bakar. Bu durum karşısında yüreğinin ızdırabına dayanamaz başlar ağlamaya, özyaşları ızdırabından hıçkırıklara dönüşür.

Ve son kez dudakların şu sözler dökülür:  Elveda Elhamra elveda Endülüs...

Ebu Abdullah'ın halini gören annesi Ayşe hatun  ise  oğluna tarihe damgasını vuracak, şu ibretli sözleri söyler Ağla hain ağla. Uğrunda savaşmayıp, erler gibi koruyamadığın memleketin için şimdi kadınlar gibi ağla..

İspanyollar Ebu Abdullah’ın hıçkırıklara bürünüp ağladığı bu tepeye “Puerto del Suspiro del Moro” (Mağripli’nin İç Çekişi” yani ağladığı liman) adını verdiler.

Çalışan ve maaşı olan bir bayan kendi parasından kocasından habersiz olarak ailesine para yardımı yapması caiz midir?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık