2

Çocuğu olmayan bir kimse evlat sahibi olduğunda şükür için mevlid okutmak zorunda mı?


  • Oluşturulma Tarihi : 26.12.2019 06:50
  • Güncelleme Tarihi :

Kişinin çocuk olduğunda bir şükür anlamında mevlit okutabilir. Ancak bu mevlidi zorunluluk anlamında okutmak zorunda değildir. Bu mevlidi okutmanın da bir vakti yoktur. Yani mevlidi çocuğun doğduğu gün ya da kırkıncı gününde okutmak zorunda değildir. Bu gibi merasimler güzel ve dinen hoş olmakla beraber dini bir vecibe ya da farz değildir. Ama yapılması halinde dinen sevap kazanılan güzel davranışlardır. Aynı zamanda anne ve babalar, çocukları dünyaya geldiğinde Allah’a hamd ve şükür maksadıyla isterlerse kurban keser, tatlı ikramı yaparlar. Fıkıh kitaplarında Akika adıyla geçen bu çocuk kurbanını kesme daha çok çocuğun doğumundan sonra ilk yedinci günde kesilmesi tavsiye edilmiştir. Ama daha sonra da kesilebilir. Dinen bir sakıncası yoktur. Buna göre Allah’a şükür babından ebeveynler çocukları olduğunda Kur’an veya mevlid okutmalarında bir sakınca yoktur. Bilakis dinen güzel bir davranıştır. Ama illaki bunu yapmak veya şu günde okutmak gerekmez. Birinci gün de olur. 40. gün de 100. günde de olur. Hiçbir fark yoktur.
Allah haramı yasaklamasına rağmen neden yaratmaktadır?
Hayır ve şer Allah’tandır”, demek bunları yaratan Allah’tır, demektir. Çünkü Yaratıcı O’dur ve O’ndan başka yaratıcı yoktur. Kula bakan yönüyle ise hayrı ve şerri irade eden, tercih eden kuldur. Bundan dolayı da insanlar hayır ve şer, iyi ve kötü bütün davranışlarından sorumludur. Başka bir ifadeyle, amentüde ifade edildiği üzere her Müslüman kadere, hayır ve şerrin Allah’tan olduğuna inanır. Yani alemlerin yaratıcısı olan Allah Teala hayrı da şerri de irade eder ve yaratır. Çünkü alemde her şey onun irade, takdir ve kudreti altındadır. Zira alemde ondan başka gerçek mülk ve kudret sahibi kimse yoktur. İnsan, hayrı da şerri de kendi iradesi ile kazanır. Ancak Allah’ın hayra rızası vardır, şerre ise yoktur. Hayrı seçen mükafat, şerri seçen ceza görecektir. Şerrin Allah’tan olması, kulun fiilinin meydana gelmesi için Allah’ın tekvini iradesinin ve yaratmasının devreye girmesi demektir. Yoksa Allah kulların kötü filleri yapmalarından hoşnut olmaz, şerri emretmez bilakis yasaklar. Allah tek yaratıcı olduğu için hayrı da şerri de yaratır. Ancak hayırdan hoşnut olur. Ancak haram ve şerden razı olmaz.
Adağımızı adadığımız yerde kesmek zorunda mıyız?
Adak, kişinin bir ibadeti yapacağına dair Allah’a söz vererek üzerine borç kılması anlamına geldiğinden, bu borçtan kurtulması için adağını yerine getirmesi gerekir. Bundan dolayı kurban keseceğine dair adakta bulunan kişi, ancak kurban kesmek suretiyle adağını yerine getirmiş olur. Ancak adağı adadığı yerde kesmek zorunda değildir. Yani adakta yer bağlayıcı değildir. İster bu adağını söylediği yerde keser, isterse evinde, dilerse başka bir yerde keser hepsi de caiz ve geçerlidir.
Günün Ayeti
Eğer inkar ederseniz, şüphe yok ki Allah’ın size ihtiyacı yoktur. Bununla beraber kulları hesabına küfre razı olmaz. Eğer şükrederseniz sizin hesabınıza ona razı olur. Hiçbir günahkar da diğerinin günahını çekecek değildir. Sonra dönüşünüz, Rabbinizedir. O vakit, O size bütün yaptıklarınızı haber verecektir. Çünkü O, bütün kalplerin özünü bilir. Zümer, 39/7.
Günün Hadisi
Kim alacağının vadesi geldikten sonra tehir ederse, tehir ettiği müddetçe, her geçen gün (alacağı mal kadar) sadaka yazılır. İbn-i Mace, “Sadakat”, 14.
Günün Sözü
Bir insanın nasıl güldüğünden terbiyesini, neye güldüğünden akıl seviyesini anlarsın. Hz. Mevlana
Günün Duası
Allah’ım sana ibadet etmeme vesile olacak bir sağlık ve sana şükrettirecek bir mal nasip eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Sünnetullah Nedir?
Tabiatta canlı cansız bütün varlıkların nasıl hareket edeceklerini belirleyen Allah’ın emirleri, O’nun koyduğu değişmez düzen ve kurallara denir.
Günün Nüktesi
Kulun Rabbine Manen Yakınlaşması…
Ebu Hüreyre’den rivayet edildiğine göre, Resulullah “Allah Teala şöyle buyurmuştur” dedi: “Her kim bir dostuma düşmanlık ederse, ben ona karşı harb ilan ederim. Kulum, kendisine emrettiğim farzlardan daha sevimli herhangi bir şeyle manen bana yakınlık sağlayamaz. Kulum bana (farzlara ilaveten işlediği) nafile ibadetlerle durmadan manen yaklaşır; nihayet ben onu severim. Kulumu sevince de (adeta) ben onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli ve yürüyen ayağı olurum. Benden ne isterse, onu mutlaka veririm, bana sığınırsa, onu korurum.” Buhari, “Rikak,” 38.
 

Çocuğu olmayan bir kimse evlat sahibi olduğunda şükür için mevlid okutmak zorunda mı?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık