Sayfa Yükleniyor...
Özürsüz olarak Cuma namazını terk eden bir Müslüman büyük günah işlemiş olur. Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde, özürsüz olarak üç cumayı terk eden kimsenin kalbinin mühürleneceği ifade etmektedir. Mazeret demek yolculuk ağır hastalık… demektir. Bu itibarla geçerli bir mazeret olmadıkça Cuma namazının terk edilmemesi gerekir. Terk edilmesi halinde ise kişi büyük günah işlemiş olur ama imanı gitmez.
Cilde veya tırnaklara yapışan veya sürülen maddeler abdest ve gusle engel olur mu?
Gusül veya abdest alırken, yıkanması gereken organların kuru yer kalmayacak şekilde yıkanması gerekir. Aksi halde gusül veya abdest geçerli olmaz. Dolayısıyla, gusledecek veya abdest alacak kimsenin bedeninde veya abdest organlarında suyun ulaşmasına engel olacak bir madde bulunmamalıdır. Ancak mesleğini icra ederken tırnaklarının arasına boya giren boyacı veya tırnaklarının arasına çamur girip de çıkartamayan çiftçi ve benzeri meslek sahipleri bundan müstesnadır. Buna göre bir meslek gereği olmayan bir nedenden dolayı bedene ya da tırnağa bir cisim yapışmış ise bu cisim temizlenmeden abdest ve gusül eksik kalır. Fakat meslek icabı bu cisimden kaçınma imkanı olmayan meslek erbabının cildine yapışan ve tırnak aralarında kalan hamur, mum, zamk, boya vb. şeyler abdest ve gusle engel olmaz.
Suyu üç yudumdan az içmede bir sakınca var mı?
Suyu üç yudumda içmeyi tavsiye eden hadis-i şerifler varsa da, üç yudumdan daha az bir şekilde içmenin haram olacağına dair bir hüküm ve hadis-i şerif yoktur. Dolayısıyla suyu üç defada içmek efendimizin sünneti ve tavsiyesidir. Ancak bunu üç defada içebileceğimiz gibi bir veya iki defada da içebiliriz. Dinen de bunda hiçbir sakınca yoktur.
Çocukların kıldıkları namazın sevabı var mı?
Namaz sevgili Peygamberimizin ifade ettiği gibi “Dinin direği, kıyamet gününde sorulacak ibadetlerin başında geldiği, müminin miracı, şükrün bütün çeşitlerini kendinde barındırdığı... için” üzerinde durulması ve her zaman ve her şartta yerine getirilmesi gereken bir ibadettir.
Namaz ibadetinin bu öneminden ve özelliğinden dolayı namaz çocuklara küçük yaştan itibaren tavsiye edilmiştir.
Nitekim Peygamber Efendimiz veciz bir sözün de namazın çocuklara emredilmesi hakkında şöyle buyurmaktadır: “Çocuklarınıza 7 yaşında namazı emredin 10 yaşına geldiklerinde şayet namazı kılmıyorlarsa onları tedip anlamında hafifçe bir dövün.”
Her ne kadar namaz ibadeti diğer ibadetler gibi kişiye buluğ çağına varana kadar farz değilse de dinin temel direklerinden bir direk olduğu için çocuklara daha küçük yaştayken ki bu da 7’den başlar, aşılamak gerekir. 10 yaşına gelindiğinde artık yavaş yavaş erginlik çağına yaklaşıldığından terk edilmesi halinde terk edenin uyarılması gerekir. Netice-i kelam namaz ibadeti çocuklara 7 yaşında emredilir (ama buradaki emir farz anlamında değildir.) 10 yaşında terk edilmesi halinde terk eden cezalandırılır. Erginlik dönemi başladıktan sonra namaz her farz ibadet gibi kişiye farz olmaktadır.
Günün Ayeti
Öyle bir günden sakının ki, o gün kimse, kimsenin yerine bir şey ödeyemez, kimseden fidye kabul edilmez. Bakara, 2 /123.
Günün Hadisi
Kul şu dört şeyin hesabını vermedikçe mahşer yerinde bir adım bile atamaz: Ömrü, malı, gençliği ve ameli. Tirmizi 4/812
Günün Sözü
Arkadaşının veya başkalarının ayıplarını söylemek istediğin zaman, kendi kusur ve ayıplarını hatırla. Hz. İbn-i Abbas
Günün Duası
Allah’ım bugün beni haramlardan sakınan helaları işleyebilen kullarından eyle.
Bunları Biliyor muyuz?
Bedene Nedir?
Hac esnasında işlenen cinayetlerden bazılarında keffaret olarak kesilen kurban demektir. Hac esnasında işlenen bazı ihram yasaklarına keffaret olarak, bedene büyük baş hayvan kesilmesi gerekir. Kesilen kurbanın eti, fakirlere dağıtılır.
Günün Nüktesi
Malı Allah Verir…
Abbasi Halifesi Mansur, Hz. Ebu Bekr-i Sıddık’ın torunu Abdurrahman bin Kasım’a, “Bana nasihat et” dedi.
O da şöyle söyledi: “Ömer bin Abdülaziz vefat ettiğinde ardında on bir evlat ve on yedi dinar bırakmıştı. Beş dinar ile kefenlendi, iki dinar ile kabir yeri satın alındı, kalan paradan da evladından her birine on dokuz dirhem düştü. Hişam bin Abdülmelik de öldüğünde on bir evlat bıraktı, her birine bir milyon dirhem miras bırakmıştı. Daha sonra ben Ömer bin Abdülaziz’in evladından bazılarının günde yüz atlıyı kuşandırıp Allah yolunda cihada gittiklerini gördüm. Hişam’ın evladından da dilenenleri gördüm.”