Sayfa Yükleniyor...
Hac, uzun bir yolculuğu gerektiren meşakkatli bir ibadettir. Kadının tek başına bu yolculuğa çıkması bazı olumsuz sonuçlar doğurabilir. Hanefi mezhebine göre Kadın yanında mahremi yani kocası, abisi, babası, dayısı gibi bir mahremi olmadan hacca gitmesi caiz değildir.
Şafiiye göre ise kadın yanında mahremi olmasa da bir gurup kadınla da hacca gidebilir. Bunda da hiçbir sakınca yoktur. Buna göre dul bir kadın yanında babası, abisi, kardeşi, dayısı, amcası gibi evlenmesi kendisine ebediyen haram olmayan birisi yoksa tek başına hacca gitmesi caiz değildir.
Buna göre yanında mahremi olmayan dul kadın Şafii mezhebini taklit ederek birkaç kadınla beraber hacca gidebilir.
Adak etinden kimler yiyemez?
Adak yapan kimse, adadığı hayvanın etinden yiyemez. Etin tamamını dağıtması gerekir. Şayet bir miktar yemiş olursa, yediği etin kıymetini fakirlere para olarak vermesi gerekir
Adak yapan, adadığı hayvanın etini, fakir olsalar bile, usul ve füruna ve geçimi üzerine bağlanmış bulunanlara yediremez. Usul, ana ve baba tarafından yükselen soya denir. Füru, evlatlardan aşağı inen soylara denir.
Kuran-ı Kerim dışındaki kitapların hepsi tahrif edilmiş mi?
Allah, tarih boyunca insanlara doğru yolu göstermek, onları dünya ve ahirette mutlu kılacak ilkeleri bildirmek, insanların akıllarıyla cevaplarını bulmaları imkansız bazı konularda onları aydınlatmak üzere Peygamberler göndermiştir.
Bu peygamberlerden bazılarına insanlara tebliğ edilmek üzere yol gösterici kitaplar indirilmiştir. Allah Teâlânın Kitap göndermesi, sahifeler halinde başlamıştır. İlk sahifeler, ilk insan ve ilk peygamber Hazreti Ademe gönderilmiştir.
Peygamberlerin getirdiği esaslarla ve bu esasların ışığında insan aklının faaliyetleriyle uygarlık ilerledikçe, insanların hayat ve ilişkileri daha kompleks hale geldikçe Allâh Teâlâ da daha kapsamlı sahifeler ve kitaplar göndermiştir. İlahi kitaplar son kitap Kuran-ı Kerimle zirveye ulaşmış ve Kuran-ı Kerim ilahi korumaya alınmıştır. Artık bundan sonra ilahi kitap gelmeyecek ve Kuran-ı Kerim Kıyamete kadar insanlığın rehberi olacaktır. Tevrat Hz. Musaya, Zebur Hz. Davuta, İncil ise Hz. İsaya indirilen büyük kitaplardır.
Müslüman, Allah tarafından Peygamberlere indirilen kitapların hepsine inanır. Ancak bu kitaplardan, Allahın indirdiği gibi hiç bir harfi bile değişmeden günümüze kadar ulaşan yegane ilahi kitap, sadece Kuran-ı Kerimdir. Diğerleri ise ya tamamen kaybolmuş veya insanlar tarafından değiştirilmiş; böylece asli şekillerini kaybetmişlerdir. Bu yüzden bugün Kuran-ı Kerimin dışında elde mevcut bulunan diğer ilahi kitaplarda yer alan sözlerden hangilerinin Allaha ait olduğu, hangilerinin ise insanlar tarafından bu kitaplara sokulduğunu ayırt etmek mümkün değildir.
Şunu da ifade edelim ki Kuran-ı Kerim indirildikten sonra diğer ilahi kitaplara ihtiyaç kalmamıştır. Zira Kuran-ı Kerim, diğer kitapların da ihtiva ettiği Allahın birliğine Peygamberlerine, kitaplarına, meleklerine, ahiret gününe iman; canın, malın, neslin, aklın ve dinin korunması gibi hak dinin temel esaslarını yeniden ve en mükemmel bir şekilde ortaya koymuş, daha önceki kitaplarda da yer alan gerçekleri tasdik etmiş, tahrif edilen hususların doğrusunu açıklamıştır . Onun için her insanın Allahın bu son kitabına ve onun son peygamberi olan Hazreti Muhammede inanıp yolunda yürümesi gerekir.
Günün Ayeti
Ey iman edenler Allahtan korkun ve yarın için önünüzden ne göndereceğinize bakın.
Günün Hadisi
İnsan sabırdan daha büyük bir lutüf verilmemiştir.
Günün Sözü
Sevindiremiyorsan, hiç olmazsa üzme!
Yahya bin Muâz-ı Râz
Günün Duası
Allahım her Müslümana Kâbeyi görmeyi ve Hz. Peygamberi ziyaret etmeyi nasip et.
Bunları biliyor muyuz?
Karz-ı Hasen Nedir?
Ödünç verme, çarşıda benzeri bulunan her şeyi, belirsiz bir zaman sonra, aynısı geri verilmek üzere verme.
Günün Nüktesi
İnsanoğlunda seni şaşırtan şey nedir?
Konfiçyusa, İnsanoğlunda seni şaşırtan şey ne diye sormuşlar?
Onlara cevaben şöyle demiş: İnsanoğlu para kazanmak için sıhhatini verir, sonra sıhhatini kazanmak için parasını verir.
Geleceği düşünürken insanoğlu yaşadığı günü unutur. Böylece ne bu günü yaşar, ne de geleceği?..
Aslında ölüm yokmuşçasına yaşarken, yaşamamış gibi ölürler?