Dünyaya kaç peygamber gönderilmiştir?
- Oluşturulma Tarihi : 20.11.2025 08:27
- Güncelleme Tarihi : 20.11.2025 08:27
Kur’an-ı Kerim’de 25 peygamberin ismi zikredilmektedir. Ayrıca peygamber mi yoksa veli mi tartışmalı 3 kişinin daha ismi Kur’an’da zikredilmektedir. Ancak dünyaya gönderilen peygamber sayısı 25 veya 3 kişiyi de peygamber kabul etsek 28 değildir. Bilakis rivayetlerde dünyaya 124 bin peygamber geldiği nakledilmektedir. Bunların bir kısmı resul yani kendilerine müstakil kitap verilmiş, bir kısmı da nebi yani daha önce ki resulün kitabıyla amel edendir. Nitekim Musa aleyhisselamın kitabıyla Harun aleyhisselam da amel etmiştir. İsa aleyhisselamın kitabıyla Yahya ve Zekeriya amel etmişlerdir. Bizim bilmemiz ve inanmamız gereken şudur: İlk peygamber Hz. Âdemdir son peygamber ise Hz. Muhammed’dir. Bu iki peygamber arasında yaklaşık 124 bin peygamber gelip geçmiştir. Biz, Allah tarafından gönderilen ve görevlendirilen peygamberlerin hepsine iman etmekle mükellefiz. İsimlerini ve gönderildikleri yerleri bilmesek de onlar Allah’ın gönderdiği peygamberlerdir.
Abdest veya gusülde bedeninde bir yeri yıkamayı unutan kimse ne yapması gerekir?
Kişi abdest ya da gusül alırken organlarından birisini yıkamadığını veya bir uzvunun kuru kalmış olduğunu sonradan anlayan kimsenin yeniden gusletmesi gerekmez. Sadece bu uzuvları yıkaması yeterli olur. Ancak arada farz bir namaz kılmış ise, onu iade etmesi gerekir.
Borç verip ondan bir gelir elde etmek caiz mi?
Borç verip bu borçtan dolayı bir gelir elde etmek faizdir. Çünkü verilen para borç verilmiştir. Borç da bir menfaat celbetmemelidir. Şayet borçtan bir menfaat sağlansa dinen bu uygun değildir. Ancak verilen para borç değil de kar zarar karşılığında çalıştırılmak üzere verilmişse ve bu paradan bir kar elde edilmişse bu paradan gelen geliri almada bir sakınca yoktur. Tabi aynı şekilde bu para çalıştırılırken zarar olmuşsa onu da paylaşmak gerekir.
Fiille yapılan dua nedir?
Allah, dünyada meydana gelecek tüm olayları belli sebeplere bağlamıştır. Hem dünyada hem de içinde yaşanılan evrendeki her şey Allah’ın koyduğu sebep-sonuç (kanun ve kural) ilişkilerine göre şekillenir. Arzu ettiği bir şeyin olmasını isteyen kişi, onun sebeplerini de yerine getirmek zorundadır. Çocuk sahibi olmak isteyen kişinin evlenmesi, sınavda başarılı olmak isteyen öğrencinin derslerine çalışması fiili dua sayılır. Kişi, Allah’tan istediği şeyin gerçekleşmesi için Allah’ın kendisine öğrettiği sebepleri ve kanunları elinden geldiği kadar yerine getirip tamamlar, sonucunu da Allah’tan bekler. “İnsan için ancak çalışmasının karşılığı vardır.” (Necm, 53/39) mealindeki ayette insanların çalışmaları ile alacakları sonuç arasındaki ilişkiye dikkat çekilmiş ve bu çalışmanın fiili bir dua manasına geldiğine işaret edilmiştir. Dolayısıyla kişi bir işin olmasını istiyorsa öncelikle o işin alt yapısını hazırlama, elinden geldiğince tedbirini almalıdır. Neticeyi de bu çalışmalarından sonra Allah’a havale etmeli ve ondan beklemelidir. Tabi bu fiili duasını da kavli dediğimiz sözlü duası ile de desteklemelidir.