2

Evime kavuşmak nasip olmasın demek yemin sayılır mı?


  • Oluşturulma Tarihi : 19.02.2020 06:51
  • Güncelleme Tarihi :

Allah’tan başkası adına yemin edilmesi doğru değildir. Yemin ancak vallahi, billahi, tallahi, lafızları ile olur. “Çocuklarımın ölüsünü öpeyim lafzı” ise yemin lafızları ile söylenmediği için yemin yerine geçmez. Böyle bir söz yemin sayılmadı gibi aynı zamanda doğru ve güzel bir söz de değildir. Böyle sözler ve yeminler Allah Resulü tarafından yasaklanmıştır. Nitekim buna benzer bir yemin etme olayında peygamberimiz sahabeleri uyarmış ve şöyle buyurmuştur: “Allah Teala, babanızı zikrederek yemin etmenizi yasaklamıştır. Öyleyse kim yemin edecekse ya Allah’a yemin etsin veya sussun.” (Buhari, Eyman 4). Bu sözler yemin sayılmadığı için herhangi bir kefaret vermek de gerekmez.
Mazereti bulunmadan namazı terk eden dinden çıkar mı?
Namaz ibadeti inançtan sonra sorumlu olduğumuz ilk ibadettir. Ahiret gününde de hesabını vereceğimiz ilk ibadettir. Dolayısıyla hiçbir mazereti olmadığı halde namazı terk eden kimse büyük bir günah işlemiş olur. Ama büyük günah işledi diye kafir olmaz ve İslam’dan çıkmaz. Çünkü ehl-i sünnet inancına göre iman, kalben onaylama ve kabullenmedir, bu ortadan kalkmadıkça insan kafir olmaz; yani dinden çıkmaz. Namaz kılmada inanç meselesi olmadığından ibadet olduğundan onu kılmamak Müslüman’ı kafir yapmaz. Ama Müslüman bir kimse her zaman ve her şartta namazını kılmalıdır. Asla ama asla ihmal etmemelidir.
Kişi vefat ettiğinde borçları varsa önce Allah’ın hakları mı Kulları hakları mı ödenir?
Dinen insanın borcu ikiye ayrılmaktadır. Allah’a karşı borçlar, kullara karşı olan borçlar. Bir kimse, üzerinde mesela oruç borcu olduğu halde vefat etmişse bu onun için Allah’a karşı bir borçtur. Kişi hayattayken bu oruçlarını tutmaktan aciz kalmış ise, orucunun borcunu fidye vererek ödemelidir. Ödeyememiş ise o zaman mirasından ödemeleri için mirasçılarına vasiyet etmelidir. Aynı şekilde zekat, kefaret gibi borçları için de vasiyet ederse varisleri bunu bıraktığı mirasın üçte birinden yerine getirmek zorundadırlar. Vasiyet etmemesi halinde ise varisler dilerlerse onun borcunu ödeyebilirler. Borç Allaha karşı değil de kullara karşı ise o zaman bu borcu kişi ya ödemeli ya da helallik almalıdır. Zira dinimizde insanların kul haklarına saygılı olunması emredilmiş; kul hakkı ihlalinin, hakkı ihlal edilen affetmedikçe, kimse tarafından affedilemeyeceği belirtilmiştir. Nitekim Veda Hutbesinde efendimiz, “Ey insanlar! Sizin canlarınız, mallarınız ırz ve namuslarınız, rabbinize kavuşuncaya kadar birbirinize haramdır (dokunulmazdır. )” (Buhari, Hac, 132) buyurmuştur. Bu yüzden ölen kişinin borçları varsa, techiz ve tekfinden sonra kalan malının tamamından borçları ödenir. Kalan miras borçların tamamını ödemeye yetmiyorsa, bu terikenin tamamı borçlar oranında alacaklılara bölüştürülür. Ancak İslam alimleri kişinin ölümünden sonra kalan borçlarını ödeme hususunda öncelik Allah hakkı mı yoksa kulların hakkı mı hususunda ihtilaf etmiştir. Bazı mezhepler öncelikle Allah’ın hakkı ödenmelidir, bazıları ise kulların hakkı ödenmelidir demiştir.
Günün Ayeti
O halde yetime zulüm etme. Dilenciyi de azarlama. Sadece Rabbinin nimetini (hatırla ve) anlat. Duha, 93/9-11.
Günün Hadisi
En cimri insan benim adım anıldığında bana Salat-ü Selam getirmeyendir. Tirmizi, “Daavat,” 110.
Günün Sözü
Akıllı bir insan kazandığı paranın birazını, aldığı nasihatin ise birçoğunu bir yana koyar. Harry Carns
Günün Duası
Allah’ım ülkemize ve milletimize huzur ver. Bizi ve ülkemizi her türlü kaza, bela ve afetlerden muhafaza buyur.
Bunları Biliyor Muyuz?
Garur Nedir?
Dünyayı ve genel olarak insanı gaflete düşürüp yanıltan şeytan demektir.
Günün Nüktesi
Ziyaretin Mükafatı
Resulullah şöyle buyuruyor; “Bir insan, bir hastanın halini hatırını sormaya gider veya Allah için sevdiği bir kişiyi ziyaret ederse, ona bir melek şöyle seslenir: ‘Sana ne mutlu! Güzel bir yolculuk yaptın. Kendine cennette barınak hazırladın!’”(Tirmizi, Birr 64)

Evime kavuşmak nasip olmasın demek yemin sayılır mı?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık