2

İnsan ve Din


  • Oluşturulma Tarihi : 23.11.2015 07:25
  • Güncelleme Tarihi :

Kredi kartı çektirerek nakit para almak faiz midir?

Bu işlem caiz değildir. Bu, alım satım görüntüsü adı altında doğrudan doğruya faizdir. Çünkü esnaftan nakit olarak 95 lira alınacak ama bankaya 100 lira ödenecektir.    

Borçlanmalarda bunun gibi her fazlalık faizdir. Çünkü faiz, borçtan elde edilen gelir demektir. Böyle bir işlemden şiddetle uzak durulmalıdır. Çünkü bu bir faiz işlemidir. Faiz ise Allah’ın şiddetle yasakladığı bir haramdır.

Besmele'nin Türkçe anlamı nedir?

Besmelenin Türkçe anlamı: “rahman ve rahim olan Allah’ın adı ile falan işi yapıyorum demektir. Besmelede geçen Rahman’ın anlamı, Allah’ın, yeryüzündeki bütün varlıklara ayırım yapmaksızın rahmet etmesi demektir. Rahim demek ise, Allah’ın Ahiret gününde sadece müminlere rahmet etmesi demektir.

 Karı koca birbirine kan verse dinen nikahlarına bir zarar gelir mi?

İslam dininde kan kardeşliği diye bir şey yoktur. Kan kardeşliği olmadığından kişilerin birbirine kan vermesi ile kardeş olmazlar. Bu anlamda karı kocanın birbirine verdiği kan aralarında evliliğe dair her hangi bir engel ya da kardeşlik oluşturmaz. Evliliğe engel olan kardeşlik kan kardeşliği değil gerçek kardeşlik ile süt kardeşliğidir.

Dolayısıyla karı kocanın ya da bir başkasının birbirine verdiği kan aralarında kardeşlik oluşturmaz. Evliliğe de engel teşkil etmez.

İslam dininde çalışmanın ibadet sayılması için hangi şartlara riayet edilmesi gerekir?

Çalışmak meşru bir işte olduğunda ve ibadetler ihmal edilmediğinde evet ibadettir. Yani çalışmanın ibadet olabilmesi için farzların yerine getirilmesi konusunda ihmal ve tembellik gösterilmemesi ve haramlardan kaçınılması şartına bağlıdır.   

Nitekim iki namaz vakti arasında kalan diğer saatlerin, vakit namazları kılındığı takdirde bir ibadet şekline geleceği ve iki namaz arasında işlenen günahların affedileceği verilen müjdeler arasındadır.

Meselenin bir başka yönü de, farzlarını yerine getiren, haramdan kaçınan kimsenin ailesi için çalışmasının da ibadet olduğudur. Bir hadislerinde kişinin kendisi, ailesi, çocukları ve hizmetçisi için harcadığı paranın birer sadaka olacağını bildiren Peygamberimiz başka bir hadislerinde de bununla ilgili olarak şöyle buyurur:

“Allah yolunda sarf ettiğin, bir kölenin hürriyetine kavuşturulması için harcadığın, fakire sadaka olarak verdiğin, bir de ailen için harcadığın paranın hepsi hayırlıdır. Fakat bunlar içinde ailen için sarf ettiğin paranın sevabı hepsinden daha çoktur.”

Buna göre farz ibadetlerini yerine getiren, günahlardan uzak kalan kimsenin meşru yani helâlinden olan çalışması ibadet hükmüne geçer.

Namaz kılmayan kasabın kestiği hayvanın etinden yemek caiz mi?

Namaz kılmayan insanın inancına bakılır, kılmayış sebebine nazar edilir. Namazı kılmayışı farz olduğuna inanmayışından mıdır, yoksa tembellik ve ihmalden midir? Şayet (Allah korusun) namazın farz olduğuna inanmayışından kılmıyorsa imanı gider, küfre düşmüş olur. O zaman da imanını kaybettiği için bu kimsenin kestiği hayvanın eti yenmez. Zira Allah’ın açık ve kesin olan bir emrini inkâr etmiş, bu inkârıyla da imandan çıkmış, mürted olmuş olur.

Ancak, imansızlıktan değil de, ihmal ve tembellikten kılmıyorsa ki günümüzde kılmayan müslümanlar öyledir. O zaman bu kişi namazı kılmadığı için iman sahibi günahkâr bir Müslüman sayılır. Müslüman ama günahkâr kişinin ise kestiği hayvanın eti yenir.

Günün Ayeti

“Ancak tevbe ve iman edip iyi davranışta bulunanlar başkadır; Allah'ı onların kötülüklerini iyiliklere çevirir.” Furkan Suresi, 70

Günün Hadisi

Bir Müslüman, farz namazın vakti geldiğinde güzelce abdest alır huşû içinde ve rükûunu da tam yaparak namazını kılarsa, büyük günah işlemedikçe, bu namaz önceki günahlarına keffâret olur.

Günün Sözü

Ne söyleyeyim diye baştan düşünmek, niçin söyledim diye sonunda pişman olmaktan iyidir.

Sadi

Günün Duası

Allah'ım beni yeni bir güne eriştirdiğin için sana şükürler olsun. Allah'ım bu günümü de hayırla bitirmemi nasip et."

 Bunları biliyor muyuz?

Fi Sebilillah nedir?

Fi Sebilillah, Allah yolunda cihad, hac, ilim talep etmek ve Allah’ın emrettiği her türlü hayır ve hidayet yolu demektir.

 Günün Nüktesi

Ben develerimin sahibiyim

Habeşistan Krallığı'nın Yemen valisi olan Ebrehe, milâdî 570 yıllarında San'a şehrinde, 'Kulleys' adı verilen muhteşem bir kilise yaptırmıştı. Maksadı, Kâbe ziyaretine rağbet gösteren Arapların ziyaretlerini oraya çevirmekti. Bu duruma tepki gösteren bir adam da, gecenin birinde Kulleys'e girip içine pislemişti. Bu hakarete çok öfkelenen ve koyu bir Hristiyan olan Ebrehe, gidip Kâbe'yi yıkmaya karar verdi. Topladığı on binlerce asker (altmış bin olduğu söylenir), Mahmud adlı büyük bir fil ve daha başka fillerle Mekke'ye doğru yola çıktı. Önüne çıkan bazı kuvvetleri de mağlup ederek ilerledi. Taif şehrine gelince askerlerin bir kısmını Mekke'ye gönderdi. Onlar da Peygamber S.A.V.'in dedesi ve Kureyş'in reisi Abdülmuttalib'in ikiyüzü aşkın devesiyle ahalinin hayvanlarını sürüp götürdüler.

Bu olayın peşinden Abdülmuttalib, gidip Ebrehe'yle görüştü, develerinin geri verilmesini istedi. Ebrehe dedi ki:

- Benden develerin istiyorsun da, Kâbe'den hiç söz etmiyorsun. Halbuki ben onu yıkmaya geldim.

- Ben develerin sahibiyim. Kâbenin de onu koruyacak sahibi vardır!

Bu görüşme sonunda develer geri verildi. Mekke halkı bu güçlü orduyla savaşamayacağı için, anlaşma gereği dağlara çekilip neticeyi beklemeye başladı.

Ebrehe ordusu büyük fili önden sürerek Mekke sınırına dayandı. Kâbe'yi halatla bağlayıp fillerle çekerek yıkmak istiyorlardı. Bu sırada Ebrehe'nin yol kılavuzlarından Nüfeyl b. Habib, koca filin kulağından tutarak şöyle bir şey söyledi, sonra da koşarak dağa çıktı:

- Ey Mahmud çök! Sakın ileri gitme, sağ salim geriye dön!

Mekke'ye girişte büyük fil direndi, zorlanınca yere yattı. Onu bir türlü Kâbe cihetine yürütemediler. O anda sürü halinde ebabil kuşları ortaya çıktı. Her birinin ağzında ve ayaklarında nohut gibi birer taş vardı. Bu taşları ordu üzerine mermi gibi boşalttılar. Kime rastlarsa delip geçiyordu. Askerlerin çoğu öldü; 'Fil Ordusu' dağılarak Yemen'e döndü. Ebrehe de dönüşte öldü. Kâbe ise olduğu gibi kaldı. Kur'an'da Fil Suresi bu olayı anlatır.

İnsan ve Din
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık