2

İnsan ve Din


  • Oluşturulma Tarihi : 09.11.2017 07:50
  • Güncelleme Tarihi :

Kabirde yaşam var mıdır?

İnsan’ın kabirde birtakım sorulara muhatap olacağı ve dünyadaki ameline göre azap veya mükafat göreceği bir gerçektir.

Buna işaret eden birçok âyet-i kerîme ve bunu anlatan birçok hadîs-i şerîf vardır. Bu konuda müstakil kitaplar da yazılmıştır. Sevgili peygamberimiz bir hadisi Şerifi’nde kabir hayatını şöyle tasvir etmektedir: “Kabir, ya Cehennem çukurlarından bir çukurdur, ya da Cennet bahçelerinden bir bahçedir.

Bundan anlaşıldığı ve başka hadîs-i şeriflerde de dendiği gibi kabir, mümin için açılacak, genişletilecek ve gülistan olacaktır. Özellikle Allah yolunda şehit olanlara kabirde soru sorulmayacak ve kişinin yaptığı iyi ameller orada yardımına koşacaktır.

Kabirde azap görecek olan müminin gördüğü kabir azâbı hatâlarının kefâreti olacak ve mâhşere giderken yükü hafiflemiş olarak gidecektir.

Müminlerin bu konunun önemini kavramaları gerekir. Allah Resûlü Efendimiz “lezzetleri parça parça eden (ölümü ve kabri) çok anın” “Kabirden daha korkunç bir manzara görmedim” buyurur. Bu kişinin kendine gelmesinin ve kendini yenilemesinin yollarından biridir.

Sonuç olarak İslam inancında kabir inancı haktır. Kişiler de dünyadaki yaşantılarına göre mezarda bir mükafat veya azap görürler.

Çocuğa yağmur ismini koymak caiz mi?

Yeni doğan çocuğa güzel bir isim koymak anne ve babaların en önemli görevlerindendir. Çocuğa konulan isim hem bu dünyada hem de ahirette geçerlidir.

Hz. Peygamber sadece çocukların değil, büyük insanların ismiyle dahi ilgilenmiştir. Kötü bulduğu bazı isimleri değiştirme yoluna gitmiştir. Yine konulması gereken güzel isimler hakkında bilgiler vermiş, zaman zaman bizzat kendileri çocuklara isimler vermiştir.

Hz. Peygamber güzel isim koymanın önemini bir sözünde şöyle ifade etmektedir: “Sizler kıyamet günü isimlerinizle ve babalarınızın isimleriyle çağrılacaksınız. Öyleyse isimlerinizi güzel koyun.”

Bu çağırma işlemini Allah’ın görevlendirdiği bir melek Allah’ın izniyle yapacaktır. Hiç kimse kıyamet günü Allah’ın hoşlanmayacağı isimle O’nun karşısına çıkmak istemez. Öyleyse kötü olan isimlerin çocuklara verilmemesi gerekir.

Mahşerde her çocuk, konan ismiyle çağrılacaktır. Şayet çocuğun ismi kötü manaya gelen bir isim ise, mahşer halkı önünde isminden dolayı utanan çocuk kendisine isim koyan kişiye:  “Allah beni doğuştan Müslüman olarak dünyaya gönderdi, sen neden bana kötü manaya gelen ismi koydun?” diye isim koyandan davacı olacaktır.

Kısaca ebeveynler yavrularına karşı ilk görevlerini yerine getirirken, kötü manaya gelecek isim koymaktan kaçınmalı ki, mahşerde koydukları isimlerle çağrılan çocuklarının şikayetine muhatap olmasınlar.

Ayrıca bir ismin mutlaka Arapça olması şart değildir. Türkçe, İngilizce, Almanca… Ya da başka bir dilde de olabilir. Önemli olan bu ismin yukarıdaki ölçülere aykırı olmamasıdır

Buna göre çocuklara Yağmur, Toprak, Doğa, Nehir, Irmak vs. gibi simleri koymakta herhangi bir sakınca yoktur. Ancak Muhammed, Ali, Hasan, Ayşe Fatma tarzı isimleri koymak daha evladır.

 

İnsan ve Din
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık