Sayfa Yükleniyor...
Görülen Rüyaya itibar edip amel etmek gerekir mi?
Görülen rüyalara itibar edip onlardan bir anlam çıkarmaya çalışmanın bir manası yoktur. Zira rüya her ne kadar peygamberlerin vahiy aldığı yollardan birisi de olsa biz normal insanlara için bir rüyadan öte değildir. Dolayısıyla rüya ile amel edilmez. Yani rüya da gördüğümüz hayır ya da şer ile ilgili amel edilmez.
Sevgili Peygamberimiz rüya ile ilgili olarak şöyle buyurur: Rüya tabir edilinceye kadar tek ayağı üzerinde duran kuş gibidir.Tabir edildikten sonra iki ayağı üzerine düşer buyurmuştur.Yani tabir edilmeyen rüya olduğu haliyle kalır, tabir edildikten sonra ise iki ayağı üzerine düşer yani yorumlandığı şekilde geçekleşir.
Ancak şu da unutulmamalıdır ki her zaman kötü görülen rüya kötüye, güzel rüya da iyiye işaret etmez tam tersi de olabilir. Fakat yine de iyi rüya gördüğümüzde iyiliklerimizi, amellerimizi artırmalı ve bunun için de Allaha ham edip imkan varsa sadaka vermeli. Ancak kötü rüya gördüğümüzde de ibadetlerimizi, yaşantımızı, ahlakımızı beşeri ilişkilerimizi ve benzeri durumları bir gözden geçirmeli varsa bir eksiğimiz ya da kusurumuz tamir etmeliyiz.
Ölmüş kimseyi öpmede bir sakınca var mı?
Ölmüş kimseyi öpmede bir sakınca yoktur. Nitekim sevgili Peygamberimiz, Osman bin Mazunu vefat ettiğinde öpmüş ve ağlamıştır. Aynı şekilde Hz. Ebu Bekir de efendimiz vefat ettiğinde alnından öpmüştür. Bu iki hadise de ölüyü öpmenin caiz olduğuna işaret etmektedir.
Bu nedenle de Hanefi ve Şafii âlimleri ölüyü öpmede bir sakınca olmadığını söylemişlerdir.
Dövme ile kılınan namazı kaza etmek gerekir mi?
Gerek ele, gerekse yüze olsun dövme yaptırmak, birtakım çizgilerle süslenmek caiz değildir. Rasûlullah Efendimiz, bedenin herhangi bir yerine böyle süslemelerle dövme yapmayı menetmiştir.
Değil insan bedenine, hayvanların dahi yüzlerine, hatta sırtlarına ve arkalarına böyle dövme yapmayı uygun bulmadığını ashabına haber vermiş, yapanları da azarlamıştır.
Buharî deki bir hadîste, dövme yapan ve yaptırana Allah lânet ettiği haber verilmektedir. Onun için her Müslümanın bu davranıştan uzak durması gerekir.
Ancak yine de dövme yapılmış ise ve bu dövme deriye suyun temasını engelleyen tabaka oluşturan cinsten değilse bu dövmenin namaza abdeste ve gusle bir engelliği söz konusu değildir. Ancak dövme yaptırdığı için kişi günaha düşmüş olur. Fakat dövme ile kılınan namaz dinen sahih ve geçerlidir.
Kılınan namaz geçerli olunca bu namazı tekrar ayrıca kaza etmek gerekmez.
Günün Ayeti
Kibirlenenlerin yeri cehennem değil mi?
Zümer 60.
Günün Hadisi
Akşama erdin mi, sabahı bekleme, sabaha erdin mi akşamı bekleme.
Buhârî, Rikak, 2.
Günün Sözü
Dünya güzel olsaydı doğarken ağlamazdık. Yaşarken temiz kalsaydık ölünce yıkanmazdık.
Necip Fazıl Kısakürek
Günün Duası
Allahım bugün ölülerime bir hayır göndermeyi bana nasip et.
Bunları biliyor muyuz?
Nafaka nedir?
Kişinin bakmakla yükümlü olduğu şahısların, sosyal seviyesine göre normal bir hayat sürdürebilmeleri için ihtiyaç duyduğu ve mükellefin de temin ile yükümlü bulunduğu şeylerin tümüne denir.
Nafaka denilince, mükellefin bakmakla yükümlü olduğu kişinin yiyecek, giyecek, mesken, tedavi masrafları, ayrıca gerektiğinde hizmetçisi anlaşılmalıdır
Günün Nüktesi
Amelin yok deseler
İbrahim Edhem Hazretleri bir gün hamama girmek istemiş.
Hamamcıya:
Param yok, hamama girmeme müsaade etmez misiniz? demiş.
Hamamcı;
Parasız hamama girilmez diyerek hamama sokmadı,
İbrahim Edhem, ısrar etti ise de hamamcı kabul etmedi.
Boynu bükük olarak hamamdan ayrılan İbrahim Edhem, öyle bir bağırış bağırdı ki yer gök inledi...
Bu sesi duyan halk, ağlamakta olan İbrahim Edhemin başına toplanıp:
Bu kadar feryada hacet yok, hamam parasını biz verelim de ağlama dediler.
İbrahim Edhem, toplanan kalabalığa şöyle seslendi:
Ey ahalî! Siz, benim hamama giremediğim için mi ağladığımı sanıyorsunuz?
Ben hamama giremediğim için ağlamıyorum. Ben dünyada iken parasız hamama bile sokmuyorlar... Ya ahirette de senin cennete girecek bir amelin yok diye kapıdan geri çevrilirsem benim halim ne olur? diye ağlıyorum...
Çünkü salih ameli olup oraya girmeyi hak etmeyenleri içeri sokmayacaklar, buyurdu...