2

İnsanın başına gelen her şey bir kader midir?


  • Oluşturulma Tarihi : 17.07.2019 07:49
  • Güncelleme Tarihi :

Kader ve kazaya inanmak iman altı esasından birisidir. Hayatta başımıza gelen her şey amma iyi amma kötü amma hayır amma şer her şey bir kader içerisinde tecelli etmektedir. Ancak kişi başına gelen herhangi bir olayda kaderi bahane ederek, kendisini sorumluluktan kurtarmaya çalışmamalıdır. Kişi, “Allah böyle yazmış, alın yazım buymuş, bu şekilde takdir edilmiş, ben ne yapayım? “ diyerek, günah işledikten sonra ya da yanlış yapıp suç işledikten sonra da kendisini suçsuz gösteremez, kaderi mazeret olarak ileri süremez. Çünkü bu fiiller, insanlar böyle tercih ettikleri için, bu seçime uygun olarak Allah tarafından yaratılmışlardır. Burada dileyen, tercih eden, isteyen kuldur; yaratan da Allah’tır. Kul sorumluluk doğuran fiilleri irade edendir ama yaratan değildir; zira yaratmak Allah’a mahsustur. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de: “Allah her şeyin yaratıcısıdır.” (En’am, 6/102) buyrulmaktadır. Her şeyin yaratıcısının Allah olması bizim kötü ve yanlış işleri, sorumluluktan kaçarak Allah’a havale etmemize yol açmamalıdır. Bu kaderi istismar etmek olur. Ayrıca kader ve kazâya güvenip çalışmayı bırakmak, olumlu sonucun sağlanması ya da olumsuz sonuçların önlenmesi için gerekli sebeplere sarılmamak ve tedbirleri almamak, İslâm’ın kader anlayışı ile bağdaşmaz. Allah her şeyi birtakım sebeplere bağlamıştır. İnsan bu sebepleri yerine getirirse Allah da o sebeplerin sonucunu yaratacaktır. Bu da bir ilâhî kanundur ve bir kaderdir. Dolayısıyla kişinin “Ben ne yapayım, kaderim böyle” diyerek günah ya da suç işlemesi ya da işledikten sonra kaderi suçlaması doğru değildir.
Hz. Peygamberin ismi her anıldığında ona salât ve selam getirmek gerekir mi?
Sevgili Peygamberimin adı her anıldığında ona salat ve selam getirmek gerekir. Efendimiz ismi anıldığı halde kendisine salat ve selam getirmeyen kimseyi en cimri insan olarak haber vermektedir. Nitekim bu hususta şöyle buyurmaktadır: “En cimri insan benim adım anıldığında bana Salât-ü Selam getirmeyendir” (Tirmizi, “Daavât,” 110.) Sevgili peygamberimiz, kendisine salât ve selam getiren kimsenin ahiret gününde kendine en yakın olacak kişi olduğunu müjdeler. Nitekim bu hususta da şöyle buyurmaktadır: “Kıyamet günü bana insanların en yakını, bana en çok salâvat okuyandır.” (Tirmizi, “Salât,” 357.) Buna göre, resul-i ekrem efendimizin ismi zikredilince, işitilince, ya da okunur, yazılırken efendimize salâvat getirmek gerekir. Bazı âlimlere göre bunu ömürde bir defa yapmak her Müslüman üzerine farzdır.
Alışveriş merkezlerinin çekiliş ile mal dağıtması caiz midir?
Bir ticaret merkezi veya firma bir mal satıyor. Sonra kendinden mal alanların arasında bazılarına kura ile hediye veriyor ise bu caizdir ve hediye hükmüne geçiyor. Çünkü o çekilişe katılmak için ayrıca fazladan para verilmiyor. Bu anlamda ticaret merkezlerinin veya firmaların bir pazarlama stratejisi ve ticari hamle ile müşteri çekmek gayesiyle böyle bir kampanya düzenlemesi dinen uygundur.
Günün Ayeti
“Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla, bir de mallar, canlar ve ürünlerden eksilterek deneriz. Sabredenleri müjdele. Onlar; başlarına bir musibet gelince, ‘Biz şüphesiz (her şeyimizle) Allah’a aidiz ve şüphesiz O’na döneceğiz’ derler.” Bakara, 2/155-156.
Günün Hadisi
“Müslümanın Müslümana ırzı, malı ve kanı haramdır.” Buhârî, “Edeb”, 57.
Günün Sözü
Dünya kalbe yerleşince, ahiret kalpten göç eder gider.
Günün Duası
Allah’ım imanımızı, sağlığımızı ve ihlasımızı daim eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Telfik nedir?
Telfik, bütün kolaylıkları bir araya getirip amel etmektir. Bir mezhepteki kolaylığı alıp başka mezhepteki zorluğu terk etmek gibi. Mesela: Fıtır sadakası verirken Şafiiler buğday ve benzeri bir şey verir. Ama günümüzde şehir yaşamında buğdayın pek kullanım alanı kalmadığından Şafii bir kimse Hanefi mezhebini taklit edip buğday yerine para verebilir.
Günün Nüktesi
Sana ne oldu?
Sahabelerden bir zat hastalanır, Hz. Peygamber ziyaretine gider. Sahabeyi solgun ve bitkin gören efendimiz sorar: Ey kardeşim sana ne oldu?
Sahabe cevap verir: Allah’a şöyle dua ettim. “Allah’ım ahirette çekeceğim azabı bana bu dünyada ver.” Ettiğim bu duadan sonra da böyle hastalandım.
Hz. Peygamber sahabeye kızar ve der ki: “Be adam dilin dönüp de diyemedin mi: “Allah’ım bana bu dünyada da iyilik ve güzellik ver. Ahrette de iyilik ve güzellik ver, bizi ateşin azabından koru.”
 

İnsanın başına gelen her şey bir kader midir?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık