Sayfa Yükleniyor...
İslam dininde kan kardeşliği diye bir şey yoktur. Karı kocanın birbirine verdiği kan aralarında evliliğe dair her hangi bir engel ya da kardeşlik oluşturmaz. Evliliğe engel olan kardeşlik kan kardeşliği değil gerçek kardeşlik ile süt kardeşliğidir.
Dolayısıyla karı kocanın ya da bir başkasının birbirine verdiği kan aralarında kardeşlik oluşturmaz. Evliliğe de engel teşkil etmez.
Ölü için yedi yemeği vermek dinen zorunlu mu?
İslâmda, Peygamber Efendimizin sünnetinde ve İslâm âlimlerinin tatbikatında ölünün yedinci, kırkıncı, elli ikinci gecesi gibi bir âdet ve ibadet şekli yoktur.
Bu yemek ya da anma diğer kültür ve inançlardan Müslümanların hayatına sokulmuş bir adettir. Bu yemeğin İslamda yeri olmamakla beraber her zaman ve her gün ölülerimiz için yemek verebilir. Mevlitler dualar, Kuran-ı Kerim okunabilir. Ancak bunu belli bir güne hasretmek doğru değildir.
Bu okuduklarımız onların ruhunu serinletecek, kabirlerini nurlandıracak, varsa üzerlerindeki kabir azabını hafifletecektir diye temenni ederiz.
Ölümden sonra kişinin amel defterine hayır veya şer yazılır mı?
Kur'an-ı Kerimde Her canlının ölümü tadacağı buyrulmaktadır. Hz. Peygamber de bu ahiret yolculuğunda insanın peşinden üç şey mal, evlat, amel "in mezara gittiğini mal ve evladın geri geldiğini, geriye sadece insan amelinin kendisi ile mezara gireceğini söyler.
Ayrıca ahiret günü ameli kötü olan birçok kimse, Allah'tan muttaki kul olmaları için kendilerini tekrar dünyaya göndermesini istemektedir. Ama bu istekleri olumlu cevap bulamayacağından herkes bu dünyada yaptığı ile karşı karşıya kalacaktır.
Kişi ahiret gününde kendi yaptığı ile karşı karşıya kalmakla beraber amel defteri de kapanır. Yani kendisinin bu deftere olumlu ya da olumsuz bir şey yazdırması söz konusu değildir. Ama dolaylı yoldan amel defterine bir şeyler yazdırması söz konusu olabilir. Hz. Peygamber bunu veciz bir sözünde şöyle ifade etmektedir:
Kişi öldüğünde ameli kesilir, amel defteri kapanır. Ancak arkasında hayırlı evlat, onunla amel edilen ilim ve sadakai cariye bırakan kimsenin amel defteri kapanmaz.
Yani hayırlı evlat babasının, anasının arkasından hayır-hasenat, Kur'an okuma, okutma, topluma yararlı bir birey gibi güzel işlerle uğraştıkça babasının ve anasının amel defterine bunlar yazılır. Baba hayattayken insanların faydasına olan ilmi öğrettiği için insanlar o ilimden faydalandıkları sürece amel defterine sevap yazılır.
İnsan hayattayken Sadaka-i Cariyeye vesile olmuş ya da (Yol çeşme, Cami, okul...) yaptırmışsa buradan insanlar yararlandıkça o ölenin hanesine hayır hasenat yazılır.
Özetle insan öldüğü zaman amel defteri kapanır ama saydığımız bu üç unsur o defteri tekrar açtırır. Hepimiz bu üç unsuru arkamızda bırakma gayreti içinde olmalıyız.
Adak etinden kimler yiyemez?
Adak yapan kimse, adadığı hayvanın etinden yiyemez. Etin tamamını dağıtması gerekir. Şayet bir miktar yemiş olursa, yediği etin kıymetini fakirlere para olarak vermesi gerekir.
Adak yapan, adadığı hayvanın etini, fakir olsalar bile, usul ve füruna ve geçimi üzerine bağlanmış bulunanlara yediremez. Usul, ana ve baba tarafından yükselen soya denir. Füru, evlatlardan aşağı inen soylara denir.
Günün Ayeti
Bu dünya hayatına düşkünlük, aldatıcı bir zevkten başka bir şey değildir.
Al-i İmran 185
Günün Hadisi
Evden çıkarken Bismillahi, tevekkeltü alallahi, lâ havle ve lâ kuvvete illâ billah diyen, tehlikelerden korunur ve şeytan ondan uzaklaşır.
Günün Sözü
Doğru olmayan yol kalabalık bile olsa ıssızdır.
Tagore
Günün Duası
Allahım haftaya haramsız ve günahsız başlamayı ve haramsız ve günahsız bitirmeyi nasip et.
Bunları biliyor muyuz?
Takva Nedir?
Allah'ın emir ve yasaklarına karşı gelmekten sakınmak, yani Allahtan korkmak demektir.
Günün Nüktesi
Ey kardeşim sana ne oldu?
Sahabelerden bir zat hastalanır, Hz. Peygamber ziyaretine gider. Sahabeyi solgun ve bitkin gören efendimiz sorar: Ey kardeşim sana ne oldu?
Sahabe cevap verir:
Allaha şöyle dua ettim: Allahım ahirette çekeceğim azabı bana bu dünyada ver ettiğim bu duadan sonra da böyle hastalandım.
Hz. Peygamber sahabeye kızar ve der ki:
Be adam dilin dönüp de diyemedin mi: Allahım bana bu dünyada da iyilik ve güzellik ver. Ahrette de iyilik ve güzellik ver, bizi ateşin azabından koru.