2

Kimin kestiği hayvan yenir, kimin kestiği yenmez?


  • Oluşturulma Tarihi : 03.04.2019 06:54
  • Güncelleme Tarihi :

İslam fıkhına göre Müslümanların ve ehl-i kitap denilen Yahudi ve Hıristiyanların usulüne göre kestikleri hayvanların etleri yenir. Ateşe, güneşe, yıldızlara, puta tapanların dinden yani İslam’dan irtidat edenlerin, dine ve Allah’a inanmayanların ise kestikleri hayvanların etleri yenmez.
Yapıştırıcının yaptığı tabaka abdest ve gusle engel mi?
Abdest ve gusülde suyun ulaşması gereken uzuvların tamamını yıkamak farzdır. Eğer yıkanacak bölgede kuru bir yer kalır ya da tırnak köküne kuru veya yaş toprak yapışır ve suyun deriye ulaşmasına mani olursa abdest sahih olmaz. Buna göre yıkanması farz olan bölgesine suyun ulaşmasına engel olan uhu, yapıştırıcı, oje gibi maddeler abdest ve gusle manidir. Zira bunlar deri üzerinde tabaka oluşturduğundan abdest ve guslün sıhhatine manidir. Abdest alıp namaz kılacak bir kişi bu maddeler derisine yapışmışsa mutlaka bunları temizlemesi gerekir. Aksi takdirde abdesti sahih olmadığından namazı da batıl olur. Ancak kişi boyacılık veya buna benzer bir işle iştigal ediyorsa ve maddeyi temizlemesi mümkün değilse bu meslekle iştigal ettiğinden ve sıklıkla bu kirlenme olduğundan bu hali ile abdest ve gusül almasında bir sakınca yoktur.
Mirasçıya mal vasiyet edilse bu vasiyet geçerli olur mu?
Vefat edenin vasiyet ettiği para veya mal, bıraktığı terekenin, yani geride bıraktığı servetin üçte birini geçmiyorsa (çünkü vefat eden kimse ancak mirasının 1/3 ünü vasiyet etme hakkı vardır.) vasiyet ettiği malını mirasçılar vermek zorundadırlar. Ama üçte birini geçiyorsa üçte birinden fazla olan kısma engel olabilirler. Mesela vefat edenin bıraktığı miras 300 milyar olsun. Bundan 100 milyar hayır kurumuna verilmesi vasiyet edilmiş ise, bu 100 milyar üçte birini geçmediği için vasiyet edilen kişi veya kuruma verilmek zorundadır. Tabi bu vasiyet mirasçı olmayanlar için geçerlidir. Çünkü İslam fıkhına göre ölünün mirasından miras alacak kimseye aynı zamanda vasiyet etmek caiz değildir. Edilse bile vasiyet geçersizdir.
Geçici bir niyetle kıyılan nikah geçerli olur mu?
İslam dini, evliliğin devamlı olmak üzere kurulmasını öngörmüş ve akdin sıhhati için bunu şart koşmuştur. Bu itibarla, evden uzak olmak, yolculuğa çıkmak gibi çeşitli mazeretlerle geçici veya belli bir zaman için kıyılan nikah batıldır. Bu bağlamda, geçici nikahın ücret karşılığında yapılması anlamına gelen mut’a nikahı ise, kesinlikle caiz değildir. Çünkü mut’a nikahı, bir ücret karşılığında belirli bir süre için nikahlanmaya denir. İslam’ın Arap yarımadasında ilk yayılmaya başladığı dönemde caiz olan mut’a nikahı müminin suresinin 6. ve 7. ayetlerinin inmesiyle haram kılınmıştır. Bu ayetler “övülmeye layık olan müminlerin eşleri dışındakilerden mahrem yerlerini korudukları ifade edilmektedir.” Ayrıca mut’a nikahı ile evlenen kadın, erkeğin hanımı sayılmaz. Zira bu kadınla erkek arasında miras ilişkisi bulunmamakta, boşanma veya fesh söz konusu olmadan nikah sona ermektedir. Hz. Peygamber de mut’a evliliği konusunda şöyle buyurmaktadır: “Ben sizin kadınlarla mut’a nikahıyla evlenmenize izin vermiştim. Ancak Allah, mut’a nikahı ile evlenmeyi kıyamet gününe kadar haram kılmıştır.” İslam dininin fıkhına göre haram olan mut’a nikahı, evlilik müessesesini, kadının onur ve itibarını da zedelemekte olup, İslam’ın temel ilke ve amaçlarına da aykırıdır. Bundan dolayı da geçici bir niyetle kıyılan nikah geçersizdir.
Günün Ayeti
Her kim imanı küfürle değiştirirse artık düz yolun ortasında sapıtmış olur. Bakara, 2/108
Günün Hadisi
“Kendisine bir iyilik yapılan kimse, imkanı varsa bu iyiliğe iyilikle karşılık versin. İyilik yapacak bir şey bulamazsa iyilik yapanı övsün. Kim iyilik yapanı överse, ona teşekkür etmiş olur. Kim de kendisine yapılan iyiliği gizlerse, ona nankörlük etmiş olur…” Ebu Davut, “Edeb”, 12.
Günün Sözü
Hiçbir başarımı tesadüfe borçlu değilim, buluşlarım da tesadüfün değil çalışmalarımın eseridir. Thomas Edison
Günün Duası
Allah’ım bu yeni günü ve haftayı bize, ailemize, ülkemize, İslam ümmetine ve de insanlığa hayırlara vesile eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Berâet-i Zimmet Nedir?
Aksine bir delil bulunmadığı müddetçe kişinin suçsuz ve borçsuz olması demektir.
Günün Nüktesi
Hiç Allah’a karşı böyle kul olabildin mi?
İbrahim Ethem Hazretleri azat etmek için bir köle almıştı. Sordu: “Adın ne?” “Ne diye çağırırsanız odur?” “Ne yemek istersin?” “Ne verirseniz onu yerim.” “Ne iş yaparsın?” “Ne emrederseniz onu yaparım” “Ne arzu edersin?” “Kölenin arzusu olur mu? Efendinin dileği kölenin arzusudur.” Bu cevaplar karşısında İbrahim Ethem Hüngür hüngür ağladı. Kendi kendine dedi: “Be hey miskin kulluğu bu köleden öğren. Sen hiç ömründe Allah’a karşı böyle kul olabildin mi?”

Kimin kestiği hayvan yenir, kimin kestiği yenmez?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık