Sayfa Yükleniyor...
Mezarın üzerine su dökmenin dinen bir sakıncası yoktur. Bilakis mezarın üzerinde bulunan ve ölüye bir faydası olacağı umut edilen bir ağacın ya da çiçeğin sulanması dinen hem caizidir hem de sevaptır. Sulanan bu ağacın ya da yeşilliğin de ölüye bir faydası olacağı da umulur.
Nitekim sevgili Peygamberimiz bir mezarlığın yanından geçerken bir inilti sesi duymuş bunun üzerine bir dal istemiş. Getirilen bu dalı o mezarda yatan kimsenin kabrine dikmiş. Ve umulur ki ona bir faydası olur demiştir.
Dolayısıyla mezarı sulamak ya da üzerine ağaç veya çiçek dikmek, diktiğimiz bu yeşilliği de sulamak dinen caiz ve sevaptır.
Koca hanımına bayramda anne ve babasını ziyaret etmesini yasaklayabilir mi?
Kocanın, hanımını anne ve babasına gitmesine engel olması dinen uygun değildir. Böyle bir engelleme hakkı yoktur. Zira akrabalarla bağı kesmek dinen yasaklanmıştır. İslam dini, anne ve babaya iyiliği emreder. Bu emre engel olmak ise büyük günahlardandır.
Ramazandan kaza orucu kalan kişi şevval ayında kaza orucu mu nafile orucu mu tutmalı?
Oruç, namaz gibi dinin farz kıldığı ibadetleri yerinde ve zamanında yerine getirmek gerekir. Bir özür olmadan bunları sonraya, kazaya bırakmak dinen büyük bir günahtır. Fakat bir özür varsa özre binaen geciktirilebilir.
Ama özür ortadan kalkınca en yakın zamanda kaza etmek gerekir. Oruç borcu olan (hastalıktan, yolculuktan) Ramazan ayının bitmesi ile bayramdan sonra bunları kaza etmesi gerekir.
Şayet kaza etmeden ölürse ahiret gününde bunlardan sorulur. Allah affetmezse azapta görür.
Buna göre kaza borcu olan kimse sorumlu olmadığı ve ahiret gününde azap görmesine vesile olmayacağı nafile orucu tutacağına, üzerinde borcu olan kaza orucunu tutmalıdır. Kaza oruçları bitince istediği kadar nafile orucu tutabilir.
olduğu için Müslümanlar zekat ödemeyi bu aya denk getirmektedirler.
Günün Ayeti
Sana ölüm gelinceye kadar rabbine ibadet
(Hicr, 15/99)
Günün Hadisi
“Bir kimsenin Müslüman kardeşiyle üç günden fazla küs durması helal değildir.”
Müslim, “Birr”, 8.
Günün Sözü
Nice sevinçler vardır ki, sonları keder; nice hüzünler vardır ki, sonları kurtuluştur!
Ebû Bekr-i Dükkî
Günün Duası
Allah'ım bayramı bize, ailemize ve ümmeti İslam'a hayırları vesile eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Sıla-i Rahim Nedir?
Akrabayı, yani ana, baba, dede, çocuklar ve torunları; süt ve evlilik yoluyla olan yakınları ziyaret etmek, gözetmek ve onlara yardım etmek demektir.
Günün Nüktesi
Niçin ağlıyorsun?
Bir keresinde Hz. Ömer Peygamberin evine gitmişti. Evine gittiğin de Allah Resulü peygamberimiz bir hasır üzerinde yatmakta olduğunu gördü, öyle ki Hasır Resullullah’ın vücudunun belli yerlerinde çukur, çukur iz bırakmıştı, bu hali gören Hz. Ömer başladı ağlamağa, Hz. Ömer’in ağladığını gören
Peygamber efendimiz sordu
– Niçin ağlıyorsun ya Ömer?
Hz. Ömer cevaben dediler ki:
– Niye ağlamayım ki, ey Allah’ın Resulü. Kisralar ve Kayserlerin çokça nimetleri vardır. Onlar rahat yatakların da yatarlar. Siz ise kuru bir hasır üzerinde yatıyorsunuz. Halbuki siz ki, Allah elçisisiniz. Onlar ise Allah‘ın düşmanları. Ey Allah’ın Resulü, müsaade buyursanız da altınıza yumuşak bir şeyler sersek.
Hz. Ömer’in bu sözlerini dinleyen Peygamber Efendimiz, şöyle bir cevapta bulundu:
– Ya Ömer bizim kalplerimiz yalnızca Allah sevgisi ile huzur, rahatlık bulur. Bu durum geçici bir yaşam öyle bir saltanata, debdebeye değmez. Bir insanoğlu, bir parmağını denize daldırmış olsa, ondan ne kadar su alabilir ki?
İşte deniz suyuna nispetle bu parmakta ki ıslaklık ne ise, ahiret hayatına nispetle dünya yaşamı da odur. Yazık o, kimselere ki ahiret hayatına nispetle dünya hayatı bu olduğu halde yine de kalplerini mal ve mülk dünya sevgisiyle dolduruyorlar da Allahı unutuyorlar.