2

Müslümanların en hayırlı günü olan cuma gününde çalışmada bir sakınca var mı?


  • Oluşturulma Tarihi : 03.02.2018 06:46
  • Güncelleme Tarihi :

Yapılan iş meşru olur ve bu iş ibadetlere de engel olmazsa çalışmak İslam dinine göre bir ibadettir. Fakat yapılan iş meşru olsa dahi ibadetlere engel oluyorsa namazlar, oruçlar, ya da başka ibadetler aksıyorsa o zaman dinen harama düşülmüş olunur. Cuma gününde çalışmak da böyledir. Cuma gününde çalışmakta dinen bir sakınca yoktur. Cuma Müslüman’ın önemli günlerinden birisi olmakla beraber, haftanın en hayırlı günü olmakla beraber, cuma gününde çalışmakta dinen bir sakınca yoktur. Ancak Müslüman kimse cuma günü çalışıp cuma namazını kılmıyorsa o zaman günaha düşmüş olur.

Nitekim Allah’u Teala bu hususta Kur’an-ı Kerim’de mealen şöyle buyurmaktadır: “Ey iman edenler! cuma günü namaz için çağrı yapıldığı zaman hemen Allah’ın zikrine koşun ve alışverişi bırakın. Eğer bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır.”

Buna göre cuma günü çalışmakta dinen bir sakınca yoktur. Ancak cuma namazını kılmakla yükümlü olan kişilerin cuma vaktinde alışveriş yapmaları ve çalışmaları caiz değildir. Fakat cuma namazı kılmakla yükümlü olmayan kişilerin alış-veriş yapmasında ve çalışmasında dinen bir sakınca yoktur.

Ancak cuma namazını kılmakla mükellef olan satıcının iş yerinde cuma namazı kılmakla yükümlü olmayan birisini istihdam etmek suretiyle iş akışının devamını sağlamasında dini açıdan bir sakınca yoktur.

Camiye abdestiz girmek caiz mi?

İslam inancına göre temizlik imandandır. Abdestte bir temizlik olduğuna göre her daim temiz olmak yani abdestli olmak güzel bir davranıştır ki Hz. Peygamberin de tavsiye ettiği bir sünnettir. Camiiler de ibadet mekanlarımızdır. Bu güzel mekanlara girerken temiz, saygı ve tevazu ile ziyaret etmek Müslüman’a yakışan bir davranıştır Aynı zamanda her camiye girdiğimizde “tahiyyatul mescit” namazı dediğimiz iki rekatlık bir namazı da kılmak sünnettir. Bu sünnet namazını da kılabilmek için abdest şarttır. Dolayısıyla camiye abdestli girmek hem temizlik, hem saygı babından, hem de en az kılınacak iki rekat namaz için gereklidir. Ancak abdestsiz de camiye girmenin bir sakıncası yoktur.

Mazereti bulunmadan namazı terk eden dinden çıkar mı? 

Namaz ibadeti inançtan sonra sorumlu olduğumuz ilk ibadettir. Ahiret gününde de hesabını vereceğimiz ilk ibadettir. Dolayısıyla hiçbir mazereti olmadığı halde namazı terk eden kimse büyük bir günah işlemiş olur. Ama büyük günah işledi diye kafir olmaz ve İslam’dan çıkmaz.

Ehl-i sünnet inancına göre iman, kalben onaylama ve kabullenmedir, bu ortadan kalkmadıkça insan kafir olmaz; yani dinden çıkmaz. Namaz kılmada inanç meselesi olmadığından ibadet olduğundan onu kılmamak Müslüman’ı kafir yapmaz. Ama Müslüman bir kimse her zaman ve her şartta namazını kılmalıdır. Asla ama asla ihmal etmemelidir.

Günün Ayeti

Ey akıl sahipleri ibret alınız. Haşr, 59/2

Günün Hadisi

Üç şey vardır ki, onlar kimde bulunursa, Yüce Allah onu her yönüyle himayesi altına alır ve onu cennetine koyar: Zayıfa merhamet, anne babaya şefkat, emri altındakilere iyilik. Tirmizi, Sıfatü’l- Kıyame, 48.

Günün Sözü

Kötü tohumdan iyi meyve hasıl olmaz. Sadi

Günün Duası

Allah’ım rızkımızı bereketlendir ve rızkımızı azaltacak işlerden bizi uzak tut.

Bunları biliyor muyuz?

Kısas nedir?

Yaralama, sakatlama ve öldürme suçlarında uygulanan ve genellikle misilleme esasına dayanan ceza demektir. Kur’an-ı Kerim’de, “Ey inananlar! Öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı. Hür ile hür, köle ile köle, kadın ile kadın. (...) Ey akıl sahipleri! Kısasta sizin için hayat vardır. Artık Allah’a karşı gelmekten sakınırsınız.” Bakara, 2/178-179

Günün Nüktesi

Bir Aşk Efsanesi…

Büyük aşk efsanelerinden birisi de Ferhat ile Şirindir.

Ferhat, Persler döneminde yaşayan ve nakkaşlık yapan yakışıklı, yapılı bir gençtir.

Sultan Mehmene Banu’nun kız kardeşi Şirin için yaptırdığı köşkü süslemesi için Ferhat’a görev verilir. Ferhat bu işlerle iştigal ederken Şirin’i görür ve birbirlerine sevdalanırlar.

Amasya Sultanı Mehmene Banu’ya, kız kardeşi Şirin için, dünürcü gönderir Ferhat. Sultan; Şirin’i vermek istemediği için olmayacak bir iş ister delikanlıdan. “Şehre suyu getir, Şirin’i vereyim” der, demesine de su, Şahinkayası denen uzak mı uzak bir yerdedir.

Ferhat’ın gönlündeki Şirin aşkı bu zorluğu dinler mi? Alır külüngü eline, vurur kayaların böğrüne böğrüne. Kayalar yarılır, yol verir suya. Zaman geçtikçe açılan kayalardan gelen suyun sesi işitilir sanki şehirde.

Mehmene Banu, bakar ki kız kardeşi elden gidecek, sinsice planlar kurarak bir cadı buldurur, yollar Ferhat’a. Su kanallarını takip edip, külüngün sesini dinleyerek Ferhat’a ulaşır. Ferhat’ın dağları delen külüngünün sesi cadıyı korkutur korkutmasına da, acı acı güler sonra da. “Ne vurursan kayalara böyle hırsla, Şirin’in öldü. Bak sana helvasını getirdim” der. Ferhat bu sözlerle beyninden vurulmuşa döner. “Şirin yoksa dünyada yaşamak bana haramdır” der. Elindeki külüngü fırlatır havaya, külüng gelir başının üzerine bütün ağırlığıyla oturur. Ferhat’ın başı döner, dünyası yıkılmıştır zaten “ŞİRİN !” seslenişleri yankılanır kayalarda.

Ferhat’ın öldüğünü duyan Şirin, koşar kayalıklara bakar ki Ferhat cansız yatıyor. Atar kendini kayalıklardan aşağıya. Cansız vücudu uzanır Ferhat’ın yanına.

Su gelmiştir, akar bütün coşkusuyla, ama iki seven genç yoktur artık bu dünyada. İkisini de gömerler yan yana.

 

Müslümanların en hayırlı günü olan cuma gününde çalışmada bir sakınca var mı?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık