Sayfa Yükleniyor...
İnsanlara zarar vermediği sürece karıncaların öldürülmeleri uygun değildir. Bu sebeple insanlar, karıncaların olduğu yerlerde onlara zarar vermemek için oldukça itinalı davranmalıdırlar. Ancak karıncalar, bulunduğu yerde, insanlara doğrudan ya da dolaylı bir şekilde zararlı hale gelmişlerse öldürülmeleri caizdir. Örneğin: Eğer ki karıncalar mutfağa girmiş yemeğin içeceğin içine düşecek duruma gelmişse öldürülmelerinde dinen bir sakınca yoktur.
Üzerinde insan resmi bulunan elbise ile kılınan namaz geçerli olur mu?
Resimli elbise giymek mekruh görülmekle beraber resimli elbise ile namaz kılmak mekruh olmakla beraber bu namaz geçerlidir. Aynı şekilde insan veya hayvan resmi bulunan yaygının üzerinde namaz kılmakta da bir sakınca yoktur. Çünkü resimli yaygının ayaklar altında olması resimlere değer vermeme anlamına geldiğinden caiz görülmüştür. Yine bu resimler baş hizasından daha yukarıda kişinin hizasında ve önünde asılı olarak bulunduğu bir yerde namaz kılmakta mekruh kabul edilmiştir. Çünkü bu resimler hem kişinin huşunu götürür hem de dikkatini dağıttığından iyi görülmemiştir.
Fidye namaz borcunu düşürür mü?
Herhangi bir sebeple vaktinde kılınmayan ve böylece yükümlünün zimmetine borç olarak geçmiş bulunan namazların bir tek ödeme yolu vardır, o da kılamadığımız namazları kılmaktır. Yani kaza etmektir. Bundan başka namazın zimmetten düşürülmesi için bir yol yoktur. Namaz, tutulamayan oruçlar gibi değildir. Oruç için fidye verilmesi hakkında Kuran’da ayet vardır. Fakat kılınmayan namazlar için fidye verileceğine dair Kur’an-ı Kerim’de bir ayet yoktur. Dolayısıyla hangi sebeple kazaya kalmış olursa olsun vaktinde kılınmamış bir namazın borcundan kurtulmak için illaki onu kaza etmek gerekir. Fidye veya para vermek ya da başkasına kıldırmak şekli ile bu namaz borcu ödenmez.
Bitkisel hayatta olan kimsenin hayatına son vermek caiz mi?
İyileşme ümidi büsbütün kaybolduğu doktorlar heyetinin kararı ile belirlenmiş olan hastanın daha fazla acı çekmesin diye akrabalarının isteği ile hayatına son verilmesi dinen uygun değildir. İster yeni doğmuş bir çocuk, ister ileri yaşta bir yaşlı olsun, isterse ölüm döşeğinde olan hasta olsun, canları çıkıncaya kadar bunların tam bir yaşama hakları vardır. Böyle bir insanı öldürenle sağlıklı bir kişiyi öldüren arasında fark yoktur.
Hayat sıkıntılarla doludur. Hayatından büsbütün ümit kesilmiş nice hastaların iyileşip aramızda yaşamaya devam ettiğini çoğu zaman görmekteyiz. Hastalık, darlık ve acı olaylar insanlar içindir. Bunlara karşı sabretmek ve ümidi yitirmemek gerekir. Ayette şöyle buyrulmuştur: “Allah sabredenlerle beraberdir.” (Bakara 2/153)
Günün Ayeti
“Kim Allah’a karşı gelirse Allah’ın azabı şiddetlidir.”
Haşr, 59/4.
Günün Hadisi
Doğruluk iyiliğe götürür. İyilik de cennete götürür.
Buhârî, “Edeb”, 69.
Günün Sözü
Nefse kolay ve tatlı gelen şeyi saadet zannetmemeli, nefse güç ve acı gelenleri de felâket sanmamalıdır.
İmâm-ı Rabbânî
Günün Duası
Allah’ım hesabını veremeyeceğimiz hiçbir malı, makamı, sözü ve cümleyi bize nasip etme.
Bunları biliyor muyuz?
Mahkeme-i Kübra Nedir?
En büyük mahkeme, ahirette bütün insanların amel defterlerinin tartıldığı ve dünyada yaptıklarının hesabını verecekleri yer.