Ramazan ayında tutulamayan oruçlar istenildiği zaman kaza edebilir mi?


  • Oluşturulma Tarihi : 06.05.2021 07:25
  • Güncelleme Tarihi :

Zamanında tutulmayan ya da tutulamayan oruçlar her zaman kaza edilebilir. Kişi fırsat bulduğu anda hemen kaza etmelidir. Bu oruçları imkan bulup da daha fazla geciktirmek uygun değildir. Hanefi mezhebinde bu oruçları sadece kaza etmek kafidir. Şafii mezhebinde ise gelecek Ramazana kadar kaza edilmezse, hem oruç tutmak, hem de fidye vermek gerekir.

Toz, duman gibi şeyler oruca zarar verir mi?

Umumi belva kabilinden olup kaçınılması mümkün olmayan, rüzgarın kaldırdığı toz, yanan ocaktan çıkan duman, arabadan çıkan egzoz dumanı, elenen veya öğütülen unun ve benzeri şeylerin oruca bir zararları yoktur. Çünkü bunlar devamlı olarak insanlar tarafından karşılaşılan ve sakınılması mümkün olmayan şeylerdir.

İhtiyaç sahiplerine verilen gıda kolisi zekat sayılır mı?

Zekat, para olarak verilebileceği gibi aynı zamanda gıda veya benzeri bir madde olarak da vermek caizdir. Dolayısıyla Ramazan kolisini zekat olarak vermek dinen caizdir. Verilen yardım kolilerini zekata saymada bir sakınca yoktur. Ancak zekat malı fakirlerin bir hakkı olduğundan onu fakirlere ulaştırmak zekat verene farzdır.

Babadan kalan miras zekata dahil edilir mi?

Babadan ya da bir başka akrabadan kalan miras Hanefi mezhebine göre hemen zekata dahil edilir. Yani zekat veren bir kimseye zekatını çıkaracağı vakit bir akrabasından miras kalsa o gelen mirasın parasını zekatına dahil eder. Gelen mirasın üzerinden bir yıl geçmesi gerekmiyor. Ancak Şafii mezhebine göre zekat çıkaran kişiye böyle bir miras gelse gelen mirasın üzerinden bir yıl geçtikten sonra onun zekatını çıkarır.

Tövbe edildiği halde affedilmeyen günah var mı?

İslam dini, inanç, ibadet ve muamelat olmak üzere üç kısımdan oluşur. İnanç kısmını inkar etmek yani imanının altı esasından birini Allah’ı, Peygamberi… inkar etmek küfürdür dinden çıkmadır. Diğer konularda haddi aşmak ise günahtır. İçki içmek, namaz kılmamak, yalan söylemek… gibi. Kişi kafir olmadıkça günah işlemekle dinden çıkmaz. Küfür dışında günah işleyen kişi, ne kafir ne de münafık olur, imandan çıkmaz. Ama günahkar olur. İşlediği günahın büyüğüne göre de asi olur. Bu anlamda ibadet ve muamelat kısmında işlenen günah insanı kafir yapmaz günah işlendiğinde tövbe etmek gerekir. Tövbe edildiğinde de günahın işlenmemiş gibi affedileceğine inanırız. Çünkü Allah, Kur’an-ı Kerim’de günah işleyenleri “Ey iman edenler, samimi bir tövbe ile Allah’a dönün” (Tahrim, 66/8) hitabı ile tövbeye ve halis bir pişmanlığa çağırmaktadır. İmanlı olmak kaydı ile işlenen günah tövbe edilmekle silinir ama dinden çıkmayı gerektiren bir fiil işlenmişse yani Allah, Peygamber, Ahiret, Kader… inkar edilmişse bunun tövbesi öncelikle tekrar imana ve İslam dönmek için iki şahadeti getirmektir. Ondan sonra tövbe ve istiğfar etmektir. Var olan kul hakkını affettirmek için de tövbe etmek yetmez. Çünkü tövbe etmekle kul hakkının sorumluluğundan kurtulmaz. Bunun için de hak sahibinin hakkını ödemek ve helalleşmek gerekir.

Günün Ayeti

Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir. Bununla birlikte, gönülden kim bir iyilik yaparsa (mesela fidyeyi fazla verirse) o kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır. Bakara, 2/184.

Günün Hadisi

Oruç perdedir. Biriniz bir gün oruç tutacak olursa kötü söz sarf etmesin, bağırıp çağırmasın. Birisi kendisine yakışıksız laf edecek veya kavga edecek olursa “ben oruçluyum!’’ desin (ve ona bulaşmasın). (Buhari, “Savm”, 2.)

Günün Sözü

Müslümanlık görünmek değil, olmaktır. (Aliya İzzetbegoviç)

Günün Duası

Ya rabbi tuttuğumuz orucu kıldığımız namazı verdiğimizi sadakayı riyakarlıktan uzak eyle bize şefaatçi eyle.

Bunları Biliyor Muyuz?

Takva Nedir?

İman edip emir ve yasaklarına uyarak, Allah’a karşı gelmekten sakınmak, dünya veya ahirette insana zarar verecek ilahi azaba sebep olabilecek inanç, söz, eylem, davranış ve günahlardan sakınmak demektir.

Günün Nüktesi

Deniz Köpüğü Kadar Günah…

Bir gün başta Ebu Zer olmak üzere Muhacirlerin fakirleri Peygamberimize gelerek şöyle dediler: “Ya Resulallah! Varlık sahipleri yüksek dereceleri ve daimi nimetleri alıp gittiler. Çünkü onlar da bizim gibi namaz kılıyorlar, oruç tutuyorlar. Ancak onlar sadaka veriyor biz veremiyoruz, onlar köle azad ediyor, biz edemiyoruz.” Peygamberimiz onlara şu müjdeyi verdi: “Ben size bir şey öğreteyim mi? Onunla sizi geçenlere yetişir, sizden sonrakileri de geçersiniz. Hem hiçbir kimse sizden daha faziletli olamaz; meğerki sizin yaptığınız gibi yapmış olsunlar. Her namazdan sonra otuz üç kere ‘Sübhanallah’, otuz üç kere ‘Elhamdülillah’, otuz üç kere ‘Allahu ekber’ derseniz tamamı doksan dokuz eder; yüzün tamamında da ‘Lailahe illallah vahdehula şerike leh, lehü’l- mülkü velehü’l- hamdü ve hüve ala külli şey’in kadir’ derseniz, günahlarınız denizin köpüğü kadar da olsa bağışlanır.” Müslim, “Mesacid”, 146.

Ramazan ayında tutulamayan oruçlar istenildiği zaman kaza edebilir mi?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yazarımız Kim ?

Doç. Dr. Zeki Uyanık