Öncelikle şunu bilmek gerekir ki alış verişi cazip hale getirmek için meşru olmak kaydı ile verilen her şey dinen caizdir. Bu anlamda promosyon sürümü artırmak için satılan malla beraber ilave olarak para, eşya ve benzeri bir şeyi bedava olarak müşteriye vermektir. Herhangi bir şart olmaksızın ve verilen promosyon meşru olmak kaydıyla satışla beraber promosyon verme de bir sakınca yoktur. Çünkü alıcı neye para verdiğini, satıcı da neyi pazarladığını bilmektedir. Örnek olarak; televizyon telefon verilmesi gibi bir alışveriş dinen sakıncalı değildir. Burada en önemli nokta; alıcıyı aldatacak bir unsura yer verilmemesidir
Boyunda üzerinde Allah’ın adı bulunan bir kolye ile lavaboya girmek caiz mi?
Üzerinde Allah’ın isminin yazılı bulunduğu bir künye, kolye ya da yüzükle helaya girmek mekruhtur. Çünkü Allah’ın yüce olan adının böyle bir mekânda bulunması o isme bir saygısızlıktır. Onun için helaya girileceği vakit elde, boyunda, bilekte… Allah’ın ismi yazılı bir cisim varsa çıkarmak gerekir. Ya da onu örtmek veya cebimize koymamız gerekir.
Yanılarak tahiyyatı okumaya besmele ile başlamak namaza bir zarar verir mi?
Sevgili Peygamberimiz bütün hayırlı işlerinizde besmele ile başlayınız diyor. Dolayısıyla her hayırlı işe, namaza, abdeste, yemeğe... Başlarken besmele ile başlamak hem bir hayırdır hem de efendimizin sünnetidir. Aynı şekilde namaza başlandığında besleme ile başlamak bir sünnettir ve bir hayırdır. Ancak ehiyyatunü ve salli barik dualarını okurken besmele çekmek gerekmez. Çekilirse de namaza bir zarar vermez. Ama efendimiz namaz kılarken tehiyyatta besmele çekmediğine göre biz de çekmemeliyiz.
Ölü yemeğinin İslam’da yeri var mı?
İslâm’da, Peygamber Efendimizin sünnetinde ve İslâm âlimlerinin tatbikatında “ölünün yedinci, kırkıncı, elli ikinci gecesi” gibi bir âdet ve ibadet şekli yoktur. Bu yemek ya da anma diğer kültür ve inançlardan Müslümanların hayatına sokulmuş bir adettir. Bu yemeğin İslam’da yeri olmamakla beraber her zaman ve her gün ölülerimiz için yemek verebilir. Mevlitler dualar, Kur’an-ı Kerim okunabilir. Ancak bunu belli bir güne hasretmek doğru değildir. Bu okuduklarımız onların ruhunu serinletecek, kabirlerini nurlandıracak, varsa üzerlerindeki kabir azabını hafifletecektir diye temenni ederiz.
Günün Ayeti
Eğer inkâr ederseniz, şüphe yok ki Allah’ın size ihtiyacı yoktur. Bununla beraber kulları hesabına küfre razı olmaz. Eğer şükrederseniz sizin hesabınıza ona razı olur. Hiçbir günahkâr da diğerinin günahını çekecek değildir. Sonra dönüşünüz, Rabbinizedir. O vakit, O size bütün yaptıklarınızı haber verecektir. Çünkü O, bütün kalplerin özünü bilir.
Zümer, 39/7.
Günün Hadisi
“Kim alacağının vâdesi geldikten sonra tehir ederse, tehir ettiği müddetçe, her geçen gün (alacağı mal kadar) sadaka yazılır.”
İbn-i Mâce, “Sadakât”, 14.
Günün Sözü
Günah ve dünya sevgisiyle hastalanan kalblerinizi, dünyadan soğuyarak ve günahları terkederek tedâvi ediniz.
Ahmed bin Ebü’l-Havârî
Günün Duası
Allah’ım bugün dünyam ve ahiretim için hayırlı olan ne varsa onu bana nasip eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Nübüvvet Nedir?
İnsanları Allah’ın beğendiği yola kavuşturmak, onlara doğru yolu göstermek için Allah tarafından seçilmiş kimselere verilen peygamberlik vazifesi demektir.
Günün Nüktesi
Evlerimizin Sınırı...
Küfe’li biri, bir gün Hz Ali’ye gelir ve yeni satın aldığı evin akdini (tapusunu) daha bereketli olur inancıyla eli ile yazmasını ister. Hz. Ali kâğıt kalem ister, kâğıt kalem gelir ve Hz. Ali akdi şöyle yazar:
Rahman ve Rahîm olan Allah’ın adıyla, Hamd âlemlerin rabbi olan Allah’a mahsustur. Salât ve selâm Rasulullaha ve âli’ne ve ashabına olsun.
Bütün bunlardan sonra derim ki: Bir ölü bir ölü’den bir ev satın almıştır. Bu ev günahkârlar mahallesinde, gafiller sokağında bulunmaktadır, evin dört cephesi ve dört hududu vardır.
Bir tarafı ölüme, bir tarafı kabre, bir tarafı sırat köprüsüne, dördüncü tarafı da ya cennete ya da cehennem’e bakıyor.
Bunu duyan yeni ev sahibi Hz. Aliye şöyle dedi:
Bu yeni aldığım ev ‘in komşuları ve hududu bunlarsa, şahit ol ya Ali bu evi ben fakirlere vakfediyorum.