Sayfa Yükleniyor...
Salı günü Dünya İnsan Hakları Günü. İnsan haklarının ayaklar altına alındığı bir dünyada insan hakları günü kutlamanın çok ironik olduğunu düşünüyorum. Fakat işin bir diğer boyutu da yılda bir gün de olsa insan haklarının önemine binaen bir yerlerde insan haklarının önemine dair bir şeyler konuşan insanların olması nedeniyle bütünüyle önemsiz diyemiyorum.
İnsan Hakları Günü, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 10 Aralık 1948 tarihinde İnsan Hakları Evrensel Bildirgesini kabul etmesi, insan haklarının uluslararası düzeyde korunmasına yönelik önemli ilk adımı olması nedeniyle, 10 Aralık tarihi bütün dünya ülkelerinde “İnsan Hakları Günü” olarak kutlanıyor.
İkinci Dünya Savaşı’nda yaşananlar, insan hakları kavramının bu savaşta ayaklar altına alınması nedeniyle savaş sonrası dönemde insan haklarını yeniden gündeme getirmişti. Birleşmiş Milletler harekete geçerek, yaşadığımız dünyada insanların aslında kaynakları adilce bölüşüp, kardeşçe yaşaması gerektiğini hatırlatmak istedi.
Fakat 76 yıldır ne yazık ki böyle bir şeyi göremedik. Ne insan hakları yeterince önemsendi ne de bu konuda devletler bencilce tutumlarından vazgeçti. Sömürgeci anlayış, zayıf devletlerin kaynaklarını tüketmek için farklı isimlerle yeniden görevine devam etti. İnsanlar Afrika’da yetersiz beslenmekten ölmeye devam etti ve halen de milyonlarca insan Afrika’da açlıkla mücadele ediyor. 1948’den sonra savaşlar da durmadı. Bölgesel çatışmalar ve savaşlar neticesinde yine milyonlarca insan hayatını kaybetti. İnsanlık adına çaba gösteren çok fazla devlet olmadı. Her ülke bir şekilde kendi çıkarlarına odaklandı. İpin ucunun kendisine dokunduğunu gören bazı devletler ise insan hakları beyanları verip, kendi çıkarlarını korumak istedi.
Fakat şu net bir şekilde belli ki; bu konuda bilinçli olanlar insan hakkı denilen bir kavram olduğunu unutmamak ve unutturmamak için mücadelesine devam etmelidir. İnsanın beraberinde taşıdığı vicdan duygusu onu dengede tutan taşıdığı en değerli varlığıdır. Vicdanının sesini bastırmayan, insanın yaşama hakkına saygı duyan nesiller yetiştirmeliyiz. Ancak bu şekilde insan hakları kavramının önemini tüm dünyaya gösterebiliriz. İnsanların yaşama hakkına, beslenme hakkına, sağlık hakkına saygılı, bu hakları koruyan nesillerle bu bencillikten kurtulabiliriz. Topyekün bir mücadele gerekli. Umarım ileride insan haklarına saygılı ve koruyan nesiller yetiştirebiliriz…