Eğitim ve İşgücü; Başarı


  • Oluşturulma Tarihi : 23.10.2016 08:29
  • Güncelleme Tarihi :
Eğitim ve İşgücü; Başarı yazının resmi

Güncel haberleri takip edenler rast gelmiştir, Aselsan ürettiği TORK (Torpidoya Karşı Torpido), ASELSAN Intersept Sonar Sistemi (ASIST) ve SONOBOY’u Paris’te tanıttı. Burada en çok dikkat çekici olanı su altı silahı olan TORK… Aselsan Türkiye’de ve dünyada ismini duyurmuş çok başarılı işlere imza atan, savunma sanayiinde önde gelen bir şirket. Kendi kaynakları ile üretti bu yeni teknolojik ürünler takdire şayan. Savunma sanayisinde adını duyuran Aselsan gelişime ve yeni fikirlere açık olduğunu, Ar-Ge’ye verdiği önemi bir kez daha açıkça gösterdi. Nitekim üretimin ve gelişimin birinci kriterinin Ar-Ge’ye yatırım olmak olduğunu unutmamak gerekir. Bunun için konusunda uzman ve nitelikli iş gücüne ihtiyaç vardır. İşçisine yeterli motivasyonu sağlayan bir şirket her zaman kalkınır.

Asıl değinmek istediğim konu aslında eğitim, iş gücü ve nitelik. İnsana ve eğitime değer veren Vehbi Koç’un şu sözünü anımsamadan geçemeyeceğim; Sermaye bulunur, makine alınır, teknoloji transfer edilir; fakat iyi eğitilmiş insan gücü yoksa netice almak zordur… Şunu unutmamak gerekir; nitelikli insan kolay yetişmez. Şirketlerin iş başvurularında istediği kriterlerin başında deneyim gelir. 5 yıl deneyim sahibi olsun, yaşı otuzu geçmesin, İngilizce ve Almanca çok iyi düzeyde bilsin vs. liste uzar gider. Şimdi düşünmek gerekir. Bir öğrenci lisansını bitiriyor. Sonra başvuru yapıyor. Deneyimi yok, kabul edilmiyor. Sanıyor ki nitelikli olmadığım için kabul edilmedim. Sonra yüksek lisansa başlayıp kendimi geliştireyim diyor. Ve birçok projede yer alıyor, konferanslara katılıyor. Mezun oluyor ve tekrar başvuru yapıyor. Karşısına çıkan sonuç yine aynı; deneyimsizsin… Bu şirket o kişiyi lisanstan ilk mezun olduğunda alsaydı eğer iki yıl deneyimi olacaktı. O zaman neden almıyorsun, şimdi neden kaçıyorsun? Eli taşın altına koymak gerekir. Bir yerlerde tanıdığı olmayan insanlar boşta geziyor. Sevmediği işlerde çalışıyor. Yanlış yapılan birçok şey var. Bir tek şirketler için bunu düşünmüyorum. Üniversite sistemlerinde de hatalar var. Eğitimi tamamlamadan sadece teorik değil deneysel olarak da eğitilmek gerekiyor. Üniversiteler şirketlerle anlaşıp birinci sınıftan itibaren öğrenci hem çalışacak hem öğrenecek hem okuyacak.

Yüksek lisansımı devam ettirdiğim üniversitede bir firmanın konferansına katıldım. Lisansta okuyan bir öğrenciyi almışlar yanlarına ve sıfırdan ona bir şeyler öğretmişler. Şimdi de yüksek lisans için teşvik ediyorlarmış. Takdir ettim. Duygulandım. İnşallah devamlarını da görür, duyarız. 

Eğitim ve İşgücü; Başarı
Elif Yılmaz Pekçalışkan
Yazarımız Kim ?

Elif Yılmaz Pekçalışkan