Her gün yeni bir haber ortaya çıkıyor. Kimi haberler gazeteciler tarafından ve kimileri de sosyal medyadan yansıyor topluma. İktidar, muhalefet belediyeleri fark etmiyor herkes milletin malını götürme peşinde. O kadar büyük götürüyorlar ki mal varlıklarını gayrimenkul yapsak en az yüz daireden aşağı düşmez. En küçük beldeden ve en büyük ile kadar, belediye başkanları boş durmuyor(!) Sadece başkanlar mı? Tabi ki hayır! Yardımcıları ve onların da yardımcıları, fen işlerindeki memurlara kadar yolsuzluk başını almış gidiyor
Yolsuzluğun yanında bir de fuhuş ve iş arayan karşı cinslerle arkadaşlık olayları da ortalığa saçılmış durumda. Müteahhitlere peşkeş çekilen arsalar ve toprak, imar değişiklikleri ise kanunsuzluğun kanun olduğu bir düzene mi girdik diye insanı düşündürüyor. Öyle olaylar kulağıma geliyor ki inanın bunları açıklamaktan bile utanıyorum. İzmir’deki belediyelerde parti fark etmeksizin rezilce olaylar dönüyor ve bu durum başını almış gidiyor, sadece İzmir’de değil tüm ülkeye yayılmış durumda. Koltuğa gelenin lord olduğu bir sistem(!)
Eskiden beri dikiş tutmadı bu ülke; sürekli yolsuzluk, hırsızlık ve kanunsuzluklar bitmedi ve bitmeyecek gibi. Toplum ise kendine haline bırakmış her şeyi, kendinden vazgeçmiş ne olursa olsun havasında. Çünkü cumhuriyet kurulduğundan beri bu sistem devam ediyor ve sürekli aynı nizam, farklı kişilerin elinde değişiyor ama yol aynı. Belgeler ortaya saçılıyor ama belediyeler için kimse harekete geçmiyor. Şimdi de adalet saraylarında avukatların çantalarla gezdiği konuşuluyor, masa altından değil de artık masa başında pazarlık yapıldığı ise konuşulanlar arasında.
Özellikle Twitter (X) uygulamasında birkaç anonim hesabın paylaştıkları ise kirliliğin ne kadar yüksek seviyede olduğunun kanıtı şeklinde. Özellikle de belediyeye alımlarda eskiden görülen FETÖ bağlantısı ise şimdi de başka cemaat ve vakıflara kaymış durumda. İdeolojiye göre farklılık gösteren bu durum ise çürümüşlüğün kanıtı. Örneğin İzmir’deki işçi alımlarında, başka fikri savunan vatandaşlar alınmaz ve kendi ideolojisine yakın vatandaşlar alınması herkesin dilinde. Yanlış anlaşılmasın sadece İzmir değil, Erzurum için de aynı durum geçerli veya başka iller içinde.
Kumar ve fuhuş bataklığına giren belediye başkanları, bunları şantaj için kullananlar olduğu öne sürülüyor. Hatta bir tane değil, birkaç tane karşı cinsle münasebeti olanlar da var(!) Birlikte oldukları insanlara, yatlar ve karlar da alınıyor, herkesin malumu ama işte bunları sorgulayacak kanun ve nizam gerekli. Umarım bir gün bunların hepsi araştırılır ve daha da bilmediğimiz konular ortaya çıkar, ayrıca hepsi kanun ve adalet önünde hesap verir çünkü üzerinde oyun oynadıkları paralar, milletin parası.