Beşiktaş dün akşam yine bize bir futbol resitali izlettirdi. Uzun bir aradan sonra sahalara dönen Beşiktaşın bıraktığı yerden devam ettiğini gördük. Kar nedeniyle iki maçını oynayamayan ve Fenerbahçenin 5 puan gerisine düşen Beşiktaş için basında sürekli, psikolojik olarak etkileneceği, söylentisi vardı. Bazıları tarafından da bilinçli olarak işlenen bu durumun Beşiktaşı hiçbir şekilde etkilemediğini gördük.
Beşiktaş müthiş bir futbol oynama isteğiyle mücadele etti. Hep öne doğru oynama isteği farklı bir skorunda ortaya çıkmasını sağladı. Maçın 4-0a gelmesi bile Beşiktaşlı futbolcuların isteklerinde hiç bir azalmaya neden olmadı. Bu takımın oynadıkları futboldan zevk alma durumu şampiyonluğun anahtarını oluşturuyor. Beşiktaşı izlemek sadece o takıma gönül verenleri değil futbol izleyicilerinin hepsine zevk veriyordur.
Beşiktaş adına dün her şey mükemmeldi diyebiliriz. Rhodolfonun sezonu kapatması ise gecenin en üzücü olayıydı. Ersanı da Çine satan Beşiktaş Rhodolfoyu da kaybedince savunma göbeğinin ikisini de değiştirmek zorunda kaldı. Şampiyonluğa giden takımlar için en önemli mevki savunmanın göbeğindeki oyunculardır. Beşiktaş ikinci yarıyla beraber bu iki oyuncuyu da değiştirmiş oldu ve gelen oyuncular Beşiktaşı ve en önemlisi birbirlerini tanımıyorlar. Kafamdaki en önemli soru işareti Beşiktaş için savunma göbeği olacak. Erteleme maçlarında bu ikilinin de oynayamayacağını düşünürsek büyük bir sorun Beşiktaşı bekliyor diyebiliriz. Rhodolfo sakatlandıktan sonra Ersan neden satıldı diye bazıları soracaktır. Ben Ersanın satışının doğru olduğunu düşünüyoruz. Asıl yanlış Franconun gönderilmesiydi. Geçen yıl takımın tüm maçlarında forma giyen bir oyuncunun böyle kolay gönderilmemesi gerekiyordu. Şimdi Beşiktaş elinde sadece iki stoperle kalakaldı.
İsmail için ayrı bir parantez açmak istiyorum. Futbolu mükemmele yakındı. Bitmek bilmeyen enerjisi, presi, hücuma katkısı, savunmada duruşu her şeyiyle İsmail maçta, bir sol bekin nasıl olması gerektiğini gösterdi. Uzun süren sakatlıklarla boğuşan İsmailin, Şenol Güneş ile yeniden doğuşunu izliyoruz.
